I really tried traduction Turc
553 traduction parallèle
I really tried to, I wanted to tell her.
Gerçekten denedim, ona söylemek istedim.
" Believe me, I really tried.
" Bana inanın, gerçekten denedim.
I really tried to make that marriage work.
O evliliğin sürdürülmesi gerçekten çalıştım.
I mean, I really tried.
Yani, gerçekten denemiştim.
I really tried, to tell her... to come back in two or three days.
Ona iki üç gün içinde geri dönmesini söyledim. Elimden geleni yaptım.
I really tried.
Gerçekten denedim.
I tried, I really tried.
Denedim, gerçekten denedim.
I really tried, Susan... but it's getting close.
Denedim. Gerçekten denedim Susan ama gittikçe yaklaşıyor.
No, no, I mean I really tried.
Hayır, hayır, gerçekten denedim.
You wouldn't resist me... if I really tried, even if you love Andrea.
Ben senin karşında değilim... Eğer gerçekten denersen, hatta Andrea'ya aşık olsanda!
You know, I really tried.
Biliyor musun, gerçekten denedim.
Man, I tried. I really tried, but I was, like, average.
( Çavuş Dedektif Frank Arriola ) Denedim kanka, cidden denedim..
I really tried to hurt that kid, you know?
O çocuğa gerçekten zarar vermeye çalıştım.
I really tried.
Gerçekten denemiştim.
I really tried to do what he told me to do, but you know, I kept hearing that old music.
Gerçekten O'nun dediğini yapmaya çalıştım, ama. ... o eski sesi duymaya devam ettim.
I tried to be a good wife, I really tried. I'm sure you did. Six years.
Son zamanlarda aramızda küçük bir iletişim sorunu oldu.
I really tried.
Gerçekten yorgunum.
I really tried.
Gerçekten çabaladım.
I was really only thinking of myself when I tried to leave.
Gerçekten de yalnızca kendim için gidiyordum.
Oh, my dear, i've tried so many kinds, i don't really remember which this is.
O kadar çok çeşit denedim ki hangisi olduğunu hatırlamıyorum.
- I tried, I really did, but I just couldn't make it.
- Denedim, gerçekten. Ama başaramadım.
I've tried, really, I have.
- Denedim, gerçekten.
I don't really expect you to understand, but when we drove off the other night, all we did was kiss, because he never tried anything more.
Senden beni anlamanı beklemiyorum fakat geçen gece gözden kaybolduğumuzda sadece öpüştük, çünkü başka bir şeye hiç yeltenmedi.
I bet if you really tried you could learn how to do the laundry too.
Bahse girerim, gayret etsen, çamaşırları yıkamayı da öğrenirsin.
What I meant to say... was that if you really tried... you might perhaps go a bit further back than the field you were telling me about...
Demek istediğim... bir deneseniz bana anlattığınız araziden belki biraz geriye gidebilirdiniz...
- I've tried to make it work, really I have, but - - But what? I can't explain.
- Yürümesi için çalıştım, gerçekten denedim, ama- - - ama ne?
This man's really something He's different from the others I've tried my best, but still can't win over him
gerçekten yetenekli biri diğerlerinden çok farklı tüm gücümü kullanmama rağmen, mutlak zafer kazanamadım!
I'm Milos Hrma, I've tried to commit suicide because apparently I'm suffering from premature ejaculation, but that's really not so, even though all the time
Adım Milos Hrma. İntihara kalkıştım çünkü görünüşe göre erken boşalmadan acı çekiyorum ama devamlı olmasına rağmen çok acı çekmiyorum.
Well, perhaps I've never tried, really.
Belki de engel olmayı hiç denemedim gerçekte.
- And I tried to tell him that I wasn't really Sergeant Pinback, but I couldn't figure out how to make the helmet radio work.
Çavuş Pinback olmadığımı anlatmaya çalıştım ama... başlıktaki telsizi çalıştıramadım.
I... tried to keep an eye on him... but I didnt really think he would...
Ona göz kulak olmaya çalıştım. Ama gerçekten yapacağını düşünmemiştim.
- I've never really tried one before.
- Daha önce hiç içmemiştim.
See, I'm wondering if maybe I should have something I really love, or maybe it'd be better to have something I've never tried before.
Bak, merak ediyorum, gerçekten sevdiğim bir şeyi mi almalıyım ya da belki daha önce hiç denemediğim bir şey daha iyi olabilir.
I know, but he's supposed to be a really good carpenter. - He tried to attack me.
Biliyorum, ama çok iyi bir marangozmuş.
You know, Peg, I really tried -
Sen burada bekle.
You know, Peg, I really tried- -
Biliyor musun Peg, gerçekten denedim...
Well, I tried, I mean, I got as far as the hospital lobby, but you know, the smell of alcohol makes me really queasy.
- Sen ziyaret etmeyecek miydin? - Etmeyi denedim. Hastane lobisine kadar ulaştım da.
I tried, but he didn't really listen.
Denedim ama beni bir türlü dinlemedi.
I've tried'em all, I really have.
Ben bunların hepsini denedim. Ve gerçekten sonunda istediğimi buldum.
- I've tried really hard to keep this leg.
- Bacağımdan olmamak için çok uğraştım.
I tried to convince them it was female pattern balding- - that my hair fell out in the shape of an eye- - but I don't think they really bought it.
Kadın tipi kellik dedim. Saçlarım göz şeklinde dökülüyor dedim. Ama onları yine de inandıramadım.
I really, really tried.
Gerçekten, gerçekten denedim.
I mean, I tried this really strange blush on once and broke out in hives, but that was a long time ago.
Yani ben bir kez gerçekten garip allık denedim ve kurdeşen patlak verdi. Ama bu çok uzun zaman önceydi.
And I tried everything... except really listening.
Ve herşeyi denedim. Gerçekten dinlemek dışında.
I've never really tried it. Yeah?
Aslında hiç denemedim.
I tried to work it out, but the house really isn't big enough.
Bunu çözmeye çalıştım, ama ev yeterince büyük değil.
I filled my time playing dom-jot and tried not to think about how alone I really felt.
Zamanımı dom-jot oynayarak geçiriyor ne kadar yalnızlık çektiğimi düşünmemeye çalışıyordum.
She died for me, and I tried to tell her that I was sorry, but I don't think she'll ever really know.
Benim için öldü. Ona çok üzgün olduğumu söylemeye çalıştım, ama artık bunu hiç bilemeyecek.
I'm really sorry about before, but I tried to- - No, no, no.
Olanlar için çok üzgünüm, ama - -
And then I found, this is the really bizarre thing, the less I tried to take advantage of people, the more I got back.
En garibi de şu ki, insanları kazıklamadıkça karşılığını görmeye başladım.
- What if I tried really hard?
Ya çok çalışırsam?
i really appreciate it 275
i really do 1223
i really like you 290
i really miss you 52
i really love you 95
i really don't care 95
i really missed you 63
i really like it 60
i really don't know 273
i really don't understand 26
i really do 1223
i really like you 290
i really miss you 52
i really love you 95
i really don't care 95
i really missed you 63
i really like it 60
i really don't know 273
i really don't understand 26