English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I saw the video

I saw the video traduction Turc

133 traduction parallèle
I saw the video footage of the incident. It wasn't a prank played by another person.
Bütün cankurtaranlar şaka yapan birinin olmadığını söyledi.
I saw the video of your prison break. Sensational.
Seni hapishaneden kaçarken izledim, inanılmazdın.
- I saw the video.
- Kaseti izledim.
- I saw the video, bitch.
- Videoyu gördüm pislik.
He only performs to beatles songs, and I saw the video, and it's absolutely thrilling.
Sadece Beatles şarkıları söylüyorlar ve birkaç videolarını izledim.
I saw the video, too.
Videoyu ben de gördüm.
Yeah, I saw the video.
Evet, videoyu gördüm.
I saw the video, and--and the video, your honor- - the video proves that Jerry- - your honor, Jerry is a man. I did your honor.
İzledim Sayın Yargıç.
I called you because I saw the video.
Seni aradım, çünkü videoyu izledim.
I saw the video surveillance camera... And it seems that you spoke with my son... As if to comfort after the accident...
Gözetleme kameralarından çıkan videoyu izledim ve görünen o ki oğlumla konuşmuşsun sanki kazadan sonra onu rahatlatmaya çalışmışsın?
- Um.... - I saw the video.
Videoyu izledim.
I turned on the video control unit, saw what was happening.
Güvenlik kameralarını çalıştırdım, olanları gördüm.
I saw a videotape of Curtis in the Barcelona airport.
Curtis'in Barcelona havaalanındaki video kaydını gördüm.
And your show is the most amateur video I ever saw.
Ve senin programın şimdiye kadar gördüğüm en amatör çekimdi.
- No. I was in the video store trying to get a video, but, you know, I get embarrassed because my neighbor saw me there.
Yani bir videocuya gitmiştim, ve filmlere bakıyordum komşulardan bazıları da tesadüfen oradaydı ve bilirsin utandım.
I just saw the bank video.
- Banka kayıtlarını gördüm.
I don't know why... but even Asakawa's son saw the video.
Neden bilmiyorum... Ama Asakawa'nın oğlu da videoyu gördü.
I saw a weird video the other day.
Geçen gün garip bir video izledim.
Last time I saw her, Ms Asakawa asked me about the video.
Onu son gördüğümde bana videoyu sordu.
- That's what I saw on the video.
- Kasette görmüştüm bunu.
I saw the Series 7500 video surveillance system you suggested.
Önerdiğin gözetim sistemi videosunu inceledim.
I saw it on the video in the court.
Onu mahkemede ki video da izledim.
A while back, I saw something weird in the video store.
Bir süre önce, video dükkanında garip bir şey gördüm.
I was wondering if- - We just saw the video,
Vidyonu az önce izledik ve...
So I drew a little off of Dr. C's pipe... and... that's when I saw the guy in the video... the one getting gang-banged.
Ben de Dr. C'nin potundan bir nefes çektim ve sonra videodaki, toplu tecavüze maruz kalan kişiyi gördüm.
I saw the pictures. I saw, you know, the time-lapse video.
Resimlerini gördüm, video kaydını.
I know that you saw the video with Ethan.
Ethan'ın görüntülerini gördüğünüzü biliyorum.
I guess it was the first time I saw a Madonna video.
Sanırım ilk Madonna klibini izlediğimde.
You said you saw mr. Echolls and ms. Kane having sex on the videotape.
Bay Echolls ve Bayan Kane'i video kasette seks yaparken gördüğünüzü söylediniz.
The massacre in Gwangju, I saw it on video, made by NHK.
Gwangju'da yapılan katliamı NHK kanalından izledim.
I saw the pregnancy video you guys did online.
Hamileyken çektiğiniz filmi internette izlemiştim.
- I think I saw him in the video.
- Sanırım onu videoda gördüm.
Uh, one of the assistant coaches saw
Yardımcı koçlardan biri Walt Riggins'i video odasına girerken görmüş.
Well, I'll tell ya, we had a coach over at the school and he saw you walk out of the, uh, the AV room.
Koçlarımızdan biri seni video odasından çıkarken görmüş.
YOU KNOW WHAT, DAD? WHEN I SAW YOU AT THE VIDEO STORE TONIGHT, I WAS JUST GOING TO PRETEND LIKE I DIDN'T SEE YOU AND KEEP WALKING.
Bak, baba, seni videocuda gördüğüm zaman seni görmemiş gibi yapıp yürümeye devam edecektim ama sonra düşündüm ki...
When she and Ram saw the video I made with Aidan, - they offered me a deal at Penetrate.
Kimber ve Ram, benim Aidan'la çektiğimiz filmi görünce bana bir sözleşme önerdiler.
I saw the video.
- Videoyu izledim.
I saw it on the video.
- Aracı videoda gördüm.
- I saw a video of what went down at the party last night.
Dün gece partide olan şeyin bir videosunu gördüm.
Oh, I know, I saw the police video.
Biliyorum, polis videosunu gördüm.
I recognized the face as soon as I saw it on the phone video.
Telefon görüntüsünde o yüzü görür görmez tanıdım.
Look, I know what I saw in the video.
Bak, kayıtlarda ne gördüğümü biliyorum.
I just saw it on the video.
Şimdi görüntüleri izledim.
[Off] Saw the video I sent them the new Metro Sevilla?
Gönderdiğim yeni Seville metrosu videosunu izledin mi?
I saw him watching the film of that woman, Louise Mason... and Loker told me how she was a patient of Lightman's professor.
Onu, Louise Mason adlı şu kadının video kayıtlarını izlerken gördüm ve Loker bana, onun Lightman'ın profesörlerinden birinin hastası olduğunu söyledi.
I saw the ransom video.
Videoyu gördüm.
I bought those boat tickets the day i saw that youtube video.
Tekne biletlerini Youtube'daki o videoyu seyrettiğim gün aldım.
If the guy in her video is one of the men I saw in my vision, this is our best lead so far- - Our only lead.
Eğer videosundaki adam, benim öngörümdekiyle aynı kişiyse bu şu ana kadarki en iyi ipucu demektir. Tek ipucumuz.
I saw a video on the internet once where this guy...
Bir defasında internette bir video izlemiştim.
Listen, Sue, I'm headed for a ribbon-cutting ceremony at a sanctuary for orphaned koalas, but I heard my daughter Chloe laughing at something on the Internet the other day, and I saw your video.
Dinle Sue, öksüz kualaların barınağında kurdele kesme törenine katılacaktım ama geçen gün kızım Chloe'nin internette bir şeye güldüğünü duydum ve videonu gördüm.
But I saw your YouTube video, Sue, and I realized that now is the time to save it- - and possibly you.
Ama senin YouTube videonu gördüm Sue ve şimdi şarkıyı kurtarmanın vakti geldiğini anladım ve bir ihtimalle seni de.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]