I think you are traduction Turc
5,976 traduction parallèle
I think that all of this is an act, and I think you are some kind of spy working for Amir and the Iranian government.
Bence tüm bunlar bir rol ve sen, Amir ve İran Hükümeti için çalışan bir casussun.
Well, I think you are, um...
Bence sende...
Okay, I think you are being a little un...
Tamam, bence sen biraz ma...
I think you are off.
Sanırım yanılmışsın.
And I think you are the only one who can help.
Ve bence bana yardım edebilecek tek kişi sizsiniz.
Yes, I think you are.
Evet bu fikirdeyim.
Well, I think you are very brave.
Bence çok cesursun.
I think you are blinded by your prejudice.
Önyargılarının seni kör ettiğini düşünüyorum.
I think these cities are the center of an international crime syndicate, and I'd like to know where you fit into this organization.
Bence bu şehirler, uluslararası bir... şuç şebekesinin merkezleri. Ve benim bilmek istediğim... bu şebekenin neresinde senin olduğun.
The truth is, I don't think you are a genius.
İşin aslı ise, senin bir dahi olduğunu düşünmüyorum.
I don't think you realize how close you are to actual flames.
Alevlere ne kadar yakın olduğunuzu anlamadınız sanırım.
Merle, I know that after talking to Jay, You think that there are better things out there for you.
Merle, Jay'le konuşunca anladım ki seni daha iyi şeylerin beklediğini düşünüyormuşsun.
I know you won't take it... .. because you think you are better than me.
Almayacağını biliyorum çünkü benden daha iyi olduğunu düşünüyorsun.
I think we should go with this company,'cause their delivery service reviews are awesome and you know, Gibbs will be in Stillwater in like 48 minutes.
Bence bu şirketle gitmeliyiz, çünkü teslimat servisi yorumları mükemmel ve biliyorsunuz ki Gibbs 48 dakika kadar bir sürede Stillwater'da olacak.
Who do you think you are, telling me how I should act?
Neden bana engel oluyorsun?
- Oh, okay. - Valerie. I think people are going to see you in a whole new light when this show premiers.
Valerie bence bu dizi başladığında insanlar senin bambaşka bir yanını görecek.
I don't think you are doing fine.
İyiymiş gibi görünmüyorsun.
In some ways, I think you guys are the long-term relationship I was destined for.
Bazı yönlerden sanırım siz kaderimdeki uzun süreli ilişkimsiniz.
I think you're going to like the direction things are going.
Olayların gidişatından hoşlanacağını düşünüyorum.
You are her hero, I think.
- Sanırım onun kahramanı sensin.
I mean, there are various ways of looking at it, but I think the right decision was that we should not have people projecting things, using our facade as a billboard, if you like, because it diminishes the impact of any occasion
Konuya farklı açılardan bakmak mümkün. Bence doğru karar şudur : Başkalarının bizim binamızın cephesini ilan panosu olarak kullanıp bir şeyler yansıtmasına izin vermemeliyiz.
I don't know what you think, but for me, it's really great to have mysteries and questions hanging over paintings that are 500 years old.
Siz ne düşünürsünüz bilmem, ama 500 yıllık resimlerin etrafında gizemin ve soru işaretlerinin olması bence muhteşem bir şey.
So wherever you see this substitute a darker value, I think all kinds of things start falling into place about the way the elements are modelled and where they are in relation to one another.
Bunu gördüğünüz her yerde daha koyu bir ton olduğunu düşündüğünüzde resimdeki unsurların tasarımı ve bu unsurların birbirine karşı konumlanma biçimine dair her şey yerli yerine oturmaya başlıyor.
She says that preschool is more important than college, but, you know, I didn't go to either one, and I think I turned out fine, so what are you gonna do?
Kreşin, üniversiteden daha önemli olduğunu söylüyor. İkisine de gitmedim ama ve bence güzel bir son getirdim. N'aparsın ki?
And I don't think you are either.
Ve senin de.
Every day I think you can't impress me more, yet, here we are.
Her geçen gün beni daha da etkiliyorsun.
I think these movies are about how one moment could change your entire life, you know?
Bence bu filmler bir anın tüm hayatını nasıl değiştirebileceğiyle alakalı, anlatabiliyor muyum?
Well, if you two are done conspiring, I think we should get back.
Komplonuzu bitirdiyseniz, işe dönmemiz lazım.
I fear it being confused with... Good. What are you think...
- Korkarım karışıklık yaratabilir.
We are gonna get out of your hair now, but listen, I think you should give me a call.
Şimdi başından gidiyoruz. Ama bir ara beni ara. Sanırsam bana bir yemek borcun var.
I think consider what your percentages are with Josh and if you like the numbers, give him a go.
Bence Josh ile olan yüzdelerini düşün. Rakamlar hoşuna giderse ona şans ver.
You think I don't know who you are?
Kim olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun?
You think I don't know who you are?
Senin kim olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun?
In fact, I think you KNOW they are.
Hatta siz onları tanıyorsunuz bile.
I think the people he works with are, and if you can get him into custody, we can have those names.
Bence çalıştığı insanlar bağlantıya geçti ve eğer onları gözaltına alabilirseniz onların isimlerini ele geçirebiliriz.
I can tell when something's bothering you. I don't think the Holts are gonna take what I did lying down.
Bence Holt'lar yaptığımı yanıma bırakmayacaklar.
I don't think they know who you are.
Kim olduğunu bildiklerini bile sanmıyorum.
I think you forget to whom you are speaking, father.
Sanırım, kiminle konuştuğunu unuttun baba.
If I tell the judge you think people are trying to talk to you through a TV that's not even connected, what do you think she's going to say?
Eğer yargıca bağlı olmayan bir televizyonda insanların seninle konuşmaya çalıştığını söylersem sence ne der?
You are right, and in fact, I think that, because you and Louis see eye to eye on this case, that you should work together, and I should bow out.
Haklısın ve işin gerçeği bence sen ve Louis bu davada hemfikirsiniz ve ikiniz birlikte çalışmalı, bense aradan çekilmeliyim.
And when I read it, I think about how brilliant you are.
Ve okuduğum zaman ne kadar harika olduğunu düşünüyorum.
I don't know who you are or what you think you're doing, but I guarantee you're going to regret this.
Kim olduğunu ya da ne yapmayı düşündüğünü bilmiyorum ama buna pişman olacağını garanti ederim.
- Are you going to the picnic at Canningford Grange on Saturday? - I think I might.
- Cumartesi günü Canningford Grange'daki pikniğe gidecek misiniz?
You are an old dear if you think I don't know what you're talking about.
Eğer neden bahsettiğini bilmediğimi sanıyorsan, çok eski kafalısın.
Since you and I are both reluctant to go, I think I've come up with a perfect way for us to enjoy it.
Senle ben gitmek istemediğimizden bunu eğlenceye çevirmemiz için harika bir yol bulmuş olabilirim.
Okay, look, I know what a good person you are, but sometimes people think you might come off a little harsh.
Tamam, iyi birisi olduğunun farkındayım ama bazen insanlar biraz kırıcı olduğunu düşünüyor.
I think you and Tom are making a huge mistake. About what?
Bence Tom ve sen çok büyük bir hata yapıyorsunuz.
No. But I do think there are things you're not tellin'us, and I know you tried to run during'the gathering'.
- Hayır ama bize söylemediğin şeyler olduğunu düşünüyorum ve toplanma sırasında kaçmaya çalıştığını biliyorum.
The bad guys are getting smarter. And I can't train my agents to think like you do.
Kötü adamlar gittikçe akıllanıyor ve ben ajanları sizin gibi düşünmesi için eğitemem.
I think the Winchesters are a bad influence on you.
Winchesterlar seni kötü etkiliyor.
You know... And I'm just spitballing here, but maybe... you are not as good as you think you are.
Burada tükürük topu oynuyorum gibi ama belki sen sandığın kadar iyi değilsin.
i think 9249
i think i love you 73
i think i'm losing my mind 16
i think i'll pass 77
i think so too 125
i think so 3742
i think it's time 86
i think i'm in love 61
i think i'm going crazy 20
i think i'm gonna pass 18
i think i love you 73
i think i'm losing my mind 16
i think i'll pass 77
i think so too 125
i think so 3742
i think it's time 86
i think i'm in love 61
i think i'm going crazy 20
i think i'm gonna pass 18