I thought traduction Turc
179,668 traduction parallèle
I thought you were dead!
Öldüğünü sandım! Tanrım!
I thought you'd like to breathe the night's air.
- Akşam havasını solumak istersin diye düşündüm.
- I thought I saw him...
- En son hayal meyal- -
I thought I could hear the music.
Ben müzik dinlemek düşündüm.
Then I thought maybe they were saying "goatsing," like, [ tune of "The Star-Spangled Banner" ] ♪ Baa-ba-ba, ba-ba-ba-baa ♪
Belki de, yüz ver-mele diyorlardır diye düşündüm. Böyle... Yok, biraz saçma oldu.
I thought there was someone else.
Başkasının olduğunu sanıyordum.
Come on, I thought we were in the same boat.
Haydi ama, aynı gemide olduğumuzu sanıyordum.
I thought you were my friend.
- Arkadaşımsın sanıyordum.
I thought the cruise wasn't over for another two months.
Gezinin iki ayı var sanıyordum.
- I thought you were my boyfriend.
- Sevgilimsin sanıyordum.
I thought we were friends.
Arkadaş olduğumuzu sanmıştım.
I thought there were another 16 doses.
Sizde daha 16 doz vardı.
I thought they just breathe fire on each other?
Bana ejderhalar ateş püstürküyor gibi gelmişti?
I thought Jamie and I were exclusive.
Jamie ile ilişkimizin eşsiz olduğunu hayal ediyordum.
I'm on my own. I thought Jamie was going to change that.
Jamie'nin bunu değiştireceğini sanmıştım.
I thought I was finally dating a nice guy for once.
Sonunda adam gibi bir adamla çıktığımı sanmıştım.
I thought Jamie and I were in love.
Jamie ile aşığız sanıyordum.
I thought I was the only one.
Tek ben olduğumu sanıyordum.
I thought it was going good.
- İyi geçtiğini sanmıştım.
I thought I'd bring it in.
İçeri alayım dedim.
Yeah, I thought it would be some incentive there for people to come forward, you know, with any information.
İnsanların bir bilgiyle öne çıkması için bir teşvik olabilir diye düşündüm.
I understand that eventually I can be too much for most humans, but I thought... I thought that... you were different.
Önünde sonunda çoğu insan için fazla gelebileceğimin farkındayım, fakat senin senin farklı olduğunu sanmıştım
I thought that we were friends.
Arkadaşız sanmıştım.
I thought we were friends.
Arkadaşız sanmıştım.
Page 23... the page that magically appeared to me with what I thought could be an ending to my story with Robin... a happy... ending.
Önümde sihirli bir şekilde beliren ve... Robin'le hikayemizin sonunu... mutlu sonu... gösterdiğini düşündüğüm sayfa.
That is what I thought that we were together.
Bu yüzden beraber olduğumuzu sanıyordum.
I thought there were things they wouldn't do.
Yapacakları şeylerin de bir sınırı vardır diyordum ben.
I thought he spent all his time playing games on the computer.
Bütün zamanını bilgisayarında oyun oynayarak geçirdiğini sanıyordum.
And I thought studying was the key to success.
Ben de başarının anahtarı sıkı çalışmak sanardım.
Ah, just what I thought.
Tam da tahmin ettiğim gibi.
Just what I thought.
Tahmin ettiğim gibi.
And... they took my purse, and... I thought they were going to- -
Çantamı aldılar ve sandım ki bana...
I thought that's what they like to talk about.
Bundan konuşuyorsunuz sanıyordum.
I thought that maybe...
Dedim ki, belki de...
I thought I was gonna get fired the other day.
Geçen gün kovulacağımı sandım.
I thought they had a fight or something, but I guess it's more serious than that.
Kavga falan ettiler sanıyorum ama daha ciddiymiş galiba.
I'm glad you thought of me.
Aklına geldiğime sevindim.
Thought I sent you to Birmingham for a packet of crisps.
Seni bir paket cips için Birmingham'a yolladım sanıyordum.
Oh, I'm sorry, I just thought I was tweeting...
- Pardon ya, tweet atıyorum sanmıştım.
I thought...
Ben...
That's what I thought.
Ben de öyle sandım.
I guess I never really thought about it.
- Galiba bunu hiç düşünmedim.
I actually thought it would be tougher to take you down.
Aslında seni indirmek daha zor olur diye düşünüyodum.
I'd have thought that was obvious.
- Bence baya belli.
I know you thought you were helping your wife.
Karına yardım ettiğini düşündüğünü biliyorum.
♪ Oh I can't just the thought of you ♪
♪ Oh, seni hayal edemiyorum... ♪
I never thought we'd make it.
Başaracağımızı sanmıyordum.
I just never thought...
Hiç aklıma...
I always thought you were the one person on my side.
Benim tarafımda olan tek kişi olduğunu sanıyordum.
I knew America did terrible things, but I never thought- - I mean, people's food.
Amerika'nın feci şeyler yaptığını biliyordum ama aklımdan geçmezdi... İnsanların yiyecekleri yahu!
I think it's more... there's a part of me... that I have never thought about.
Bence daha çok içimde önceden düşünmediğim bir parçam varmış sanki.
i thought you were mad at me 17
i thought you loved me 27
i thought you were sleeping 18
i thought you'd never ask 124
i thought you were my friend 71
i thought you were 177
i thought i did 154
i thought so 720
i thought it was you 92
i thought i was going to die 44
i thought you loved me 27
i thought you were sleeping 18
i thought you'd never ask 124
i thought you were my friend 71
i thought you were 177
i thought i did 154
i thought so 720
i thought it was you 92
i thought i was going to die 44