English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / Imagine this

Imagine this traduction Turc

2,304 traduction parallèle
Imagine this world...
- Dünyanın ayaklarınızın altından kaydığını hayal edin.
Let's imagine this rug is the girl's home.
Bu halının kızın evi olduğunu tasavvur edelim.
Imagine this little headline :
Manşetleri düşünsene.
Can you imagine this at home?
Evde düşünsene?
Imagine this. Written by...
Düşünsene.. bunların yazılmaları..
I can imagine this to be some sort of board game. Players would get clues pertaining to certain suspects.
Bunun evde oynanan bir oyun olduğunu düşünün.
I imagine there are things in this very lab that are as mind-blowing as anything that I've experienced while tripping.
Sanırım bu laboratuvarda bir yolculuktan beklendiğinden çok daha aklı baştan alan şeyler olacak.
- If this is right, I can't imagine what wrong is in this town.
Bu doğruysa, bu şehirde yanlış olan ne, bilemiyorum.
Imagine if we worked on this at lucky peach, right?
Nesi var? Lucky Peach'te bunun üzerinde çalıştığımızı düşünün.
Well, deputy, as you can imagine, John Guidry is not entirely enamored of me at this moment.
Efendim, tahmin edebileceğiniz gibi, John Guidry şu sıralar benden pek hoşlanmıyor..
Can you imagine if you got this big-ass trophy just for announcing?
Sırf anons yaparak bu koca ödülü kazandığını düşünebiliyor musun?
Just imagine your enemies coming down the street for a drive-by and they don't know you've got this in your arms.
Düşmanlarının arabayla sana doğru geldiğini ve ellerinin arasında bunun durduğundan bihaber olduklarını hayal et.
Sweetie, this thing is so much bigger than you can even imagine.
Tatlım, bu iş hayal edebileceğinden çok daha büyük.
Well, this is outside of my area of expertise, but I would imagine your defence would include some sort of manipulation of computer imagery.
Bu benim uzmanlık alanımın dışında kalıyor ama ama bilgisayar görüntülerine müdahale edildiğinin savunma stratejinizde olacağını tahmin ediyorum.
Can you imagine going to the afterlife in this?
Öbür dünyaya bu şekilde gidebileceğini hayal edebiliyor musun?
You imagine what we would do with this?
Bununla neler yapabileceğini düşünebiliyor musun?
Now, can you imagine what a 125 gram hollow point is gonna do to this?
125 gramlığın burada açtığı delikle nasıl duracağını hayal edebilir misin?
In this line of work, you can't imagine the amount of guys who fall for their targets and then you've bought yourself a world-class headache.
Böyle durumlara kaç erkek düşüyor hayal bile edemezsin. - Gerçekten dünya çapında bir problem.
I... I can't even imagine where this was headed.
Bunun nereye gideceğini hayal bile edemiyorum.
Imagine our suffering multiplied, spread over this entire earth.
Öfkemizin çoğalıp tüm dünyaya yayıldığını düşün.
- It's this disgusting, horrible creature that's worse than anything you could ever imagine.
- Hayal edebileceğin her şeyden daha berbat, iğrenç, korkutucu bir yaratık.
Hard to imagine an unsub comfortable in this neighborhood also trolling East Cleveland.
Bir suçlunun hem bu bölgede hem de Doğu Cleveland'da bu kadar rahat olabileceğini hayal etmek zor.
My mum gave me this ring before I left. Imagine what she'd say.
- Ben ayrılmadan önce bu yüzüğü bana annem verdi.
Aldous carried this gavel for 20 years, calling order in every manner of court you can imagine.
Aldous bu yargıç tokmağını 20 yıl taşıdı, mahkeme düzenini düşünebileceğin her anlamda sağlamak için.
I can only imagine how difficult this all is for you.
Bunların senin için ne kadar zor olduğunu ancak hayal edebilirim.
Imagine how fast this is spreading...
Bunun nasıl hızla yayılacağını bir düşün...
Hard to imagine now, but one day, hopefully, this will all be one big city.
Hayal etmesi zor ama günün birinde umarım burada büyük bir şehir yükselecek.
You can't imagine how much of a stranger I felt in this house.
Bu evde ne kadar yabancı hissediyordum bilemezsin.
There's something in this world that will completely change our lives in London, make us more powerful than you can ever imagine.
Dinle beni Peter. Bu dünyada Londra'daki hayatımızı tamamen değiştirecek bir şey var.
I imagine you don't know why she's behaving like this...
Neden böyle davrandığı hakkında bir bilginiz yoktur sanırım.
Ma'am. I could never imagine that i would see you like this.
Madam, ben seni böyle görmeyi hiç düşünemezdim.
It's hard to imagine, but this thing...
Hayal etmek çok zor ama, bu şey önceleri...
I just can not imagine him alone in this house.
Onu bu evde yapayalnız tasavvur edemiyorum.
You've got to imagine that Hank Paulson didn't think he signed up for this when President Bush picked him to become Treasury Secretary.
Bir de Hank Paulson'un neler yaşadığını tahmin edin bu işi bunun içi imzalamadı Başkan Bush onu Hazine bakanlığına atadığında.
We need to just close our eyes like this and imagine what the picture could be, because Josef albers, a very famous abstract painter- - he said, "you only see truth through closed eyes."
Gözlerimizi aynen böyle kapatmalı ve resmin ne olabileceğini düşünmeliyiz. Çünkü soyut resmin öncülerinden ressam Josef Albers'in de dediği gibi ; "Sadece gözleriniz kapalıyken gerçeği görebilirsiniz."
And how does he imagine the pope will regard this betrayal?
Paki papa bu ihanet hakkında ne düşünücek?
I imagine him sitting in his cell, plotting every second of this escape.
Hücresinde oturup kaçışının her bir saniyesini planladığını düşünebiliyorum.
Imagine what we'd get for this house.
Bu evi kaça satardık hayal etsene.
Imagine my surprise this morning.
- Bu sabah ne kadar şaşırdım tahmin et.
I can't imagine how difficult this must be for you.
Bunun, senin için ne kadar zor olduğunu hayal edemiyorum.
You can't imagine how difficult this is, not only for me, for all of us.
Efendim, bu ilk saatler çok önemlidir. Eğer bunun sorumlusunun kim olduğununa dair fikriniz varsa... - Bir çok düşmanım var.
But, I imagine I would find my continued retirement more "attractive", if the Council were to agree to this friendly request.
Konsey bu dostane talebi kabul ederse devam eden emekliliğimin çok daha çekici olacağı kanaatindeyim.
But one thing I didn't imagine was that your buddy was here when all this went down.
Ama hayal etmediğim bir şey varsa o da kankanın tüm bunlar başladığında burada olduğu...
I can't even begin to imagine the process by which this happened.
Bu yapılan işlemi ben dahi hayal edemezdim.
Can you imagine how I felt the day we came upon this?
Bunun üzerinde olduğunuz gün nasıl hissedeceğinizi hayal edebilir misiniz?
It's hard to imagine Dr. King is involved in all this.
Dr. King'in tüm bu olanlar bir alakası olduğuna inanamıyorum.
Imagine how big hit this would be..
Burada güzel ve şık bir kokteylin nasıl havalı olacağını düşünsenize!
And I can't imagine what he would feel, Knowing that you're fighting over this baby.
Kavga ettiğiniz bilse ne hissederdi hayal bile edemem.
I can't imagine any trace evidence from a body could still be found after all this time.
Onca zamandan sonra cesede dair bir kanıt bulacağımızı sanmam.
They imagine it a treasure, and due to this illusion they miss it.
Bu hazineyi hayal edenler, bu hayal ile hazineyi kaçırıyorlar.
It's kind of like ; well imagine there's a highway full of Prius'and this is like a 1972 Station Wagon.
Bir bakıma otoyoldaki Prius gibi düşünün.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]