English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / Is she in

Is she in traduction Turc

9,218 traduction parallèle
And is... What position is she in?
Yatış şekli nasıl?
Who is this Vicky woman, and why is she in charge?
Vicky denen kadın da kim? Neden soruşturmanın başında o var?
Ramona Royale- - is she in?
- Ramona Royale, içeride mi?
" Is she in there? Is she in there?
"O içeride mi?" "O içeride mi?"
My guess is she was stored in a semi-public place.
Sanırım yarı halka açık bir yerde tutulmuş.
She is not dealing with this death in a normal way.
Bu ölümü normal bir şekilde karşılamadı.
I- - Unless I sound like Lana, who is- - hang on- - looking around the position, and she is... not in position.
Lana ile ilgisi yoksa. Bekle, etrafıma bakıyorum ve... -... şu anda pozisyonunu almadı.
What the- - Well, she's not in here, which is where you also shouldn't be!
Kendisi burada değil ki burası senin de olmaman gereken yer.
She got those documents by convincing them to let her in, and that is not a crime.
O dosyaları iceri girmeye ikna ederek aldı, bu da bir suc degil.
- Is she still in the hospital?
- Hâlâ hastanede mi?
- Why is she even in this briefing?
Tanrım. Onun bu brifingde ne işi var?
I look at her and I can tell you with 100 % certainty that she is a married mother of three who was raised in the Mississippi Delta, she's worked and lived here for five years, and she plays the cello.
Ona bakıp Mississipi'de büyümüş üç çocuk annesi olduğunu ve burada beş yıldır yaşadığını, çello çaldığını görebiliyorıum.
All right, good. Tell her she better be quick,'cause once that pep rally starts, not even Jones'ego is gonna be able to keep that gym full of kids safe.
Güzel ona söyle çabuk olsun çünkü maç partisi başlayınca Ezekiel'in egosu bile canavarı o çocuklardan uzak tutmaya yetmez.
Now I know everyone is upset about these strangers in our midst, but I assure you, Sheriff Baird is... Ah! Well, here she is now.
Aramızdaki yabancılar yüzünden tedirgin olduğunuzu biliyorum ama Şerif Eve Baird kesinlikle Eve de geldi.
She is a human, like the rest of us, flaws and all, Not some infallible supercop Who swoops in every time to save the day.
O da hepimiz gibi hatalarıyla kusurlarıyla bir insan her defasında ani bir saldırıyı önleyip günü kurtaran bir süper polis değil.
She's in business with Samaritan's sock puppet?
Samaritan'ın kuklasıyla mı iş yapıyor?
Confounding, yet captivating, she's a singular woman and the world is far more interesting with her in it.
Şaşırtıcı, büyüleyici, eşsiz bir kadın ve dünya onunla birlikte çok daha ilgi çekici bir yer.
If she's the one playing the guitar, you might want to suggest that a tuning is in order.
Eğer gitarı çalan oysa akort etmesini tavsiye edebilirsin.
Real is when someone finds out that you're in the hospital and drops everything because she doesn't want you to be freaked out and alone.
Gerçek, birinin hastanede olduğunu duyduğu zaman yalnız kalıp korkmanı istemediği için her şeyi bırakıp sana koşması demektir.
Marta is in this condition because she couldn't separate Her emotions from the sample that she stitched into.
Marta duygularını, ilmeklediği örnekten ayıramadığı için bu durumda.
( Mutters The girl in 6C is tipping the pizza delivery guy, and she...
6c'deki kız pizzacı çocuğa bahşiş veriyor ve...
She says every time she looks at me, all she can see is Fievel Mouskewitz singing "There Are No Cats in America."
Bana her baktığında tek gördüğünün Fievel Mousekewitz'in "Amerika'da Hiç Kedi Yok." söylemesi olduğunu söylüyor.
Sally Langston is a dog who won't stop digging until she's sure there aren't any bones buried in your backyard.
Sally Langston tam bir köpek.Arka bahçesinde gömülü bir kemik olduğunu görene ve bunu bulana kadar durmayacak.
The best part of my day is having a coffee with her in the break room, and it wasn't that long ago that she was sitting at the breakfast table eating heart-shaped waffles that I made for her.
Günün en güzel kısmı, onunla dinlenme odasında kahve içmek. Kahvaltı masasında oturup ona yaptığım kalp şekilli waffleları yediği günlerin üzerinden de çok geçmiş değil.
Everyone thinks Beth is so great, but I think she's crazy.
Herkes Beth'in çok iyi biri olduğunu düşünüyor ama bence çatlağın teki.
Truth is, Daniel believes that she belongs with him... not you.
Gerçek şu ki, Daniel Kate'in kendisiyle birlikte olması gerektiğini düşünüyor.... Seninle değil.
Living in the country like this. She is sold to the Qing Dynasty at a very young age.
Zavallıcık rızası olmadan Çin'e satılıyor.
I have been listening to Elizabeth Keen describe the work of your task force, and I have many questions, but it's safe to say there's only one I need to put to you, and that question is, as her boss, can you tell me if Agent Keen was on that boat, the Phoenix, in her official capacity as an FBI agent, or was she there, as appears far more likely to me, for personal reasons that had nothing to do with the work of your task force and the FBI?
Görev gücünüzün yaptığı işi açıklarken Elizabeth Keen'i dinliyordum ve çok sorum var ve bu soruları sadece size sormam gerektiğin söylemek güvenli olur ve bu soru da, patronu olarak Ajan Keen'in o gemide, Phoenix'de resmi hüviyetli FBI ajanı olarak mı yoksa, bana öyle geldiği gibi, görev gücünüzün ve FBI'ın hiçbir ilgisi olmayan kişisel nedenler ötürü mü orada olduğunu söyleyebilir misiniz?
It's proof that she's trying to cover up the truth, Your Honor, and the truth is that Elizabeth Keen killed Eugene Ames.
Bu, gerçeğin üstünü kapatmaya çalıştığının bir kanıtı, Sayın Yargıç. ... Elizabeth Keen'in, Eugene Ames'i öldürdüğü gerçeğinin.
Why is she just standing there, out in the open like that?
Neden öyle ayakta ve açıkta duruyor ki?
And Iris here is the key. Nobody gets closer to The Countess than she does.
Iris de bu işin anahtarı kimse Kontes'in yanına onun kadar yaklaşamaz.
You tell me where she is or your dreams are just that.
Bana Alex'in nerede olduğunu söyle yoksa hayallerin bununla sınırlı kalır.
I tried using my free period but she's still in the ICU and no one outside family is allowed in.
Ders yokken gidip görecektim ama hala yoğun bakımda. - Ailesi dışında kimse giremiyor.
Our victim comes in to enjoy a glass of wine when the attacker jumps out of the bathroom, where he or she has been hiding, hence why the door is ajar.
Maktul, bir bardak şarap için gelmişken saldırgan saklandığı banyodan fırlıyor, kapının açık olması da o yüzden.
First thing in the morning, she's gonna visit with her pediatrician.
Sabah ilk iş olarak pediatriste muayene olmaya gidecekler.
She probably got clued in to his line of work.
Ne iş yaptığını öğrenmiş olabilir.
"What is she doing out on the roof in her nightie?"
Diye düşünmek geçmemişti.
Well, the truth is, she embezzled several million dollars, and she's in jail.
Gerçek şu ki zimmetine birkaç milyon dolar geçirdi ve şu an hapiste.
One of the speculations is that if it was somebody that liked her, they wouldn't want her lying around in her house. You know, if she had to die, she shouldn't die...
Yorumlardan biri de, onu seven birinin evde o halde yatmasını istemediği için bunu yazdığı... eğer ölecekse bu şekilde ölmesin gibisinden.
Which is exactly what I told Victoria when she dropped in yesterday.
Dün uğradığında Victoria'ya da aynı şeyi söyledim.
Which is why she ditched you and jumped in bed with Wyatt.
Bu yüzden seni bıraktı ve Wyatt'ın koynuna atladı.
She is a tool to get Stefan's humanity back because there is no doubt that he and Caroline are fangs deep in bodies right now, so the sooner we get our supernatural born killers out of circulation, the better.
Çünkü şüphe yok ki o ve Caroline köpek dişlerini insanlara saplıyorlar. İyisi mi biz bir an önce doğaüstü katillerimizi sirkülasyondan kurtaralım
No. She was trapped in a 1903 prison world, where Kai is currently trapped.
Hayır, 1903 esir dünyasında tutsaktı ki şu an Kai orada tutsak.
She is interested in communication or investigation Sidorov.
Sidorova'yı bulmak umurunda değil.
.. and she confirmed what she had told your son, which is that she believes... you buried a body in Woodland at the bottom of your garden sometime in the late part of 1978.
Eşiniz de oğlunuza söylediği şeyi onayladı. O da 1978'in son çeyreğinde, bahçenizin dibindeki ağaçlık alana ceset gömdüğünüze inanıyor.
But Annika Melander... There's nothing here that tells us where she is.
Ama burada Annika Melander'in nerede olduğunu gösteren hiçbir şey yok.
My sister is a model in Poland and she has a hook.
Kardeşim Polonya'da manken onun da bir kancası var.
Is she so frightening that she'd make your teeth chatter in fear?
- Kadının korkusundan dişlerin mi titriyor?
Being a mother is the hardest job in the world, and she...
Anne olmak dünyanın en zor işi, ve o...
She is born in the earth's womb and destined to rule forever.
Sonsuza dek yönetmek için doğanın rahminde doğulur.
And you think the bag Rios made is in that dump, that she gave Niels a different bag?
Yani sence Rios'un verdiği serum çöpte ve Niels'e farklı bir serum verdi öyle mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]