My research traduction Turc
1,588 traduction parallèle
You've destroyed my facilities, ruined much of my research, but you cannot...
Tesislerimi yok ettiniz araştırmamın büyük kısmını berbat ettiniz ama siz...
Well, I've completed my research Into michael's test subjects
Michael'ın denekleri üzerindeki araştırmamı tamamladım.
I feel like you're being pressured into this because of my research.
Araştırmam yüzünden sana bunu zorla yaptırıyormuşum gibi hissediyorum.
She belittles my research.
Araştırmalarımı küçük görüyor.
A man who has others do my research.
Yerine çalışacak çok elemanı olan bir adam.
A tabloid magazine? I did my research.
Araştırmamı yaptım.
You're gonna change your tune once you see my research.
Araştırmamı gördüğünde bundan vazgeçeceksin.
He was becoming rich and famous Off of my research, my hard work.
Benim araştırmalarım, benim çalışmalarım sayesinde giderek zenginleşiyordu.
Why me? Because I did my research, and you're the best.
Çünkü araştırmamı yaptım ve en iyisi sensin.
The debt we got for my research funds... that you were repaying them.
Araştırmam için aldığımız borçları senin ödediğini.
I do my research too.
Ben de araştırmamı yaptım.
My research showed that... That arrhythmias can occur at a certain threshold. His appears to be between
Araştırma diyordu ki belirli sıcaklık düzeylerinde ritim bozuklukları görülebilir.
I did my research, Woodsy, before I bought the equipment.
Bu malzemeleri almadan önce bir araştırma yaptım.
In fact, in all my research, I found that he never missed a target.
Araştırmalarımda, hedefini asla ıskalamadığını gördüm.
Oh, hey! I wanted to talk to you. I've done my research...
Sana bahsettiğim konu hakkında, araştırmalarımı yaptım.
- He's helping me with my research.
- Araştırmamda bana yardım ediyor.
According to my research neither Justo nor any other Calderón was in this concentration camp.
Kaynaklarıma göre Mauthausen'da Justo Calderon diye biri yokmuş.
I did my research already, all right?
Ben bütün planı programı yaptım, tamam mı?
Now, if we sold one warhead on the black market, I could continue my research.
Eğer başlıklardan birini karaborsada satabilirsek araştırmalarım için...
During my research I stumbled onto the original thanatoscope built by Fumagalli itself and used in a German expressionist movie about his life, which was never completed.
Araştırmalarım sırasında Fumagalli'nin yaptığı orijinal tanathoscope konusunda yanıldım. Bu tanathoscope, Alman bir ekspresyonist tarafından Fumagilli'nin hayatının anlatıldığı... bir filmde kullanıldı ve film asla tamamlanmadı.
You've trusted my research before.
Önceden araştırmama güvenmiştin.
Alright, I've done my research. Her name's Ashley Higgins.
Pekâlâ... ben araştırmamı yaptım.
I've done my research, okay?
- Araştırmamı yaptım, tamam mı?
I told you, I did my research.
Sana söyledim, araştırmamı yaptım.
It was my hard work, my research, and you and Elliott make millions off it.
Benim sıkı çalışmamı, araştırmamı kullanarak milyonlar kazandınız.
My research was going nowhere.
Araştırmam ilerleme sağlamıyordu.
They're part of my research.
Araştırmamın bir parçası.
I'm gonna go back to the main cabin and pack up all my research.
Ana hücreye bütün araştırmalarımı toplamaya gideceğim.
Your scan data will be very helpful to my research.
Tarama sonuçların araştırmam için çok yararlı olacak.
Unacceptable.It baffles me why they don't simply let some of you go so that there's money available for my research.
Kabul edilemez. Sizlerden bazılarını şutlayıp benim araştırmama yeteri kadar para ayırmamalarına şaşıyorum.
My thought is we continue my research as aeam- - you know, Cooper-Smoot, alphabetical- - and when we win the Nobel Prize, you'll be back on top.
Benim düşüncem, araştırmama bir takım olarak devam edelim Cooper-Smoot - alfabetik sırayla - ve Nobel ödülünü kazandığımızda, tekrar en tepede olursunuz.
According to my research, most BASE jumpers have a standard glide ratio of two to one.
Araştırmama göre, çoğu paraşütçünün havada süzülme oranı ikiye bir.
You know, understandably, Helen Cole and the rest of the hospital hierarchy want nothing to do with this miracle so I brought my research home
Siz de gördünüz ki, Helen Cole ve hastane yönetimi, mucizeyle ilgili hiçbir şey yapmak istemiyor, ben de araştırmamı eve getirdim.
Ok, look, I did my research.
Tamam bak, araştırmamı yaptım.
- And I do my research!
- Araştırma da yaptım!
My bff who tears open my safe with her bare hands and burns all of my research?
En iyi arkadaşım kasamı açıp araştırmalarımı mı yakıyor?
My name is all over this research, Jason.
Bu araştırmamın her yerinde ismim var Jason.
When I sent that research to Pakistan, I was well aware of what it might do to my future.
Bu araştırmayı Pakistan'a yolladığımda, geleceğime ne yapabileceğinin farkındaydım.
I did a bit of research With my friends at Legal Aid
Avukat arkadaşlarıma danıştım
Over the years, I had developed dozens of cures for the Hulk, all failures, but with S.H.I.E.L.D.'s data and with my own research,
Yıllardan beri Hulk için hepsi başarısızlıkla sonuçlanan çok sayıda ilaç geliştirdim. Ama S.H.I.E.L.D.'ın verileri ve benim araştırmalarım ile bu canavardan ilacı geliştirebilirim.
You're my leading research scientist.
Sen benim araştırmadaki baş bilim adamımsın.
Mulder, I just found something in my stem-cell research.
Mulder, kök hücre araştırmamda bir şey buldum.
My mother's in gene research.
İzninizle.
Yeah, he helped me with research on my book.
Kitabımla ilgili araştırmalara yardım etmişti.
No, seriously, you are absolutely gorgeous, and, just purely for research purposes, is there anything I could say that would get you to come up to my room?
Hayır, gerçekten. Seni odama çıkmaya ikna edebilmek için söyleyebileceğim herhangi birşey var mı?
They're far more open minded than their predecessors,... and they've outsourced experimental research to my company.
Önceki yönetimlerden çok daha açık fikirliler. Deneysel araştırmaları da benim şirketime verdiler.
My lab works is in the field of sleep research.
Laboratuar çalışmalarım uyku araştırmaları alanında.
I studied a carnival for six weeks as research for my cultural anthropology dissertation, no one would tell me anything.
Kültürel antropoloji tez araştırması için altı hafta boyunca, bir karnavalda çalışmıştım kimse bana bir şey dememişti.
I'm having some difficulty bonding with a colleague at work... so I'm doing a little research to better understand... why my current friends like me.
İş arkadaşlarımla anlaşmakta biraz güçlük çekiyorum bu yüzden halihazırdaki arkadaşlarımın beni neden sevdiğini daha iyi anlamak için araştırma yapıyorum.
I was just doing market research, all right, checking out my competition.
Sadece pazar araştırması yapıyor, rakibimi kontrol ediyordum.
I'll be using my lunch break to do research at the clinic.
Öğle yemeği zamanını, klinikte araştırma yaparak geçireceğim.
research 180
my reputation 54
my regards 18
my responsibility 28
my resignation 17
my real name 23
my respects 59
my reputation 54
my regards 18
my responsibility 28
my resignation 17
my real name 23
my respects 59