Night stands traduction Turc
183 traduction parallèle
I've played worse places in one-night stands.
Daha kötü yerlerde sahne almışlığım var.
The leftover pieces are all scattered somewhere between here and a thousand one-night stands.
Artan parçalarım bir sürü tek gecelik ilişkiler arasında kayboldu.
And then, one-night stands clear across country by bus.
Sonra bütün ülkeyi otobüsle dolaşıp yaptığımız tek gecelik gösterileri.
I've been on tour, you knew that. Mostly one-night stands, although we did have one ghastly week in Detroit.
Turnedeydim, biliyorsunuz Detroit'teki oyun korkunç geçti.
One-night stands.
Bir gecelik ilişkiler.
No more cheap hotels and one-night stands
# Artık ucuz otel yok, bir gecelik ilişki yok
One week was the ideal length I'd have liked my casual affairs to last, and not the one-night stands or endless ordeals they'd been till now.
Bu gündelik ilişkimin ideal süresi bir hafta olmalıydı. Şimdiye kadar bir gecelik ilişkiler de sonsuz çileler de işe yaramamıştı.
I'm generally unlucky, but I've had my share of one-night stands.
Ben de genelde şanssızım, ama bir gecelik ilişkilerim de olmadı değil.
Well, don't worry about me, Vicky boy. I know all about one-night stands.
Meraklanma Vicky, bir gecelik aşkları iyi bilirim.
He's lousy. He's been playing too many one-night stands. It's gone to his head.
Asıl işi boru tesisatı yapmak.
I'm through with one-night stands, though not for lack of offers.
Tek gecelik ilişkilerden bıktım artık gerçi hala teklifler almıyor da değilim.
Maybe I'm tired of one-night stands.
Belki bir gecelik ilişkilerden yoruldum.
No. It's been 15 one-night stands.
Hayır, on beş tek gecelik bir ilişki.
I've had seven lovers in my life, three of which were one-night stands.
Hayatımda 7 tane sevgilim oldu. Bunlardan 3 tanesi tek gecelikti.
No more one-night stands, baby.
Artık tek gecelik kalmalar yok bebeğim.
But by and large, just one-night stands?
Ama sıklıkla, tek gecelik ilişkilerdi herhalde?
It was like a series of one-night stands.
Arka arkaya yaşanan tek gecelik şeyler gibiydi.
A series of one-night stands?
Bir sürü günü birlik ilişki?
One of his one night stands phoned here and asked for him.
Tek gecelik sevgililerinden biri burayı arayıp onu istedi.
Do all your one night stands
Bütün tek gecelik ilişkilerin
Thanks for the invite, but I don't like one-night stands all that much.
Davet için teşekkürler, ama tek gecelik ilişkilerden pek hoşlanmıyorum.
Girls like that are just cheap one-night stands.
Kızlar sadece tek gecelik ucuz ilişkilerden hoşlanır.
She said she liked one-night stands even more than Ms. McBeal.
- Bir gecelik ilişkileri, Bayan McBeal'den bile daha çok sevdiğini söyledi.
She longed for the simple days of emotional unavailability and hot one-night stands.
Duygusallığın olmadığı sıradan günlerin ve ateşli, tek gecelik sekslerin özlemi içindeydi.
In these modern, hectic days of fast food... answering machines and one-night stands, people are getting angrier.
Abur cuburların, telesekreterlerin ve tek gecelik ilişkilerin olduğu bu modern zamanda, insanlar daha da öfkeli oluyorlar.
- 40 weeks ago, 280 one-night stands...
- 40 hafta, 280 tek gecelik ilişki...
And remember, ladies, one-night stands may be over by mornin', but syp hills lasts a lifetime.
Ve hatırlayın hanımlar, bir gecelik işler sabaha biter. Ama frengi, bir hayat boyu sürer.
Put it on the shelf with all your other one-night stands.
Bunu da rafta diğer tek gecelik ilişkilerinin yanına koy.
Maybe souvenirs from one-night stands with out-of-towners.
Belki de buralı olmayanlarla geçirdiği bir gecelik ilişkilerin hatırasıdır?
AND 182 ONE-NIGHT STANDS.
- Cher gibi! ( geylerin sevdiği bir şarkıcı )
You know what, from now on, it's just going to be one-night stands, casual sex, just a lot of close friends.
Biliyor musun? Bundan sonra tek gecelik iliskiler olacak. Siradan seks, ve bir sürü arkadas.
You know, now that I'm off relationships and just doing one-night stands.
İliskilerden biktim ve artik sadece tek gecelik iliskiler yasiyorum.
Trust me, Esther, one-night stands.
İnan bana, Esther... Tek gecelik iliskiler.
Tanya : ONE-NIGHT STANDS SEEM WEIRD TO ME.
- Bir gecelik ilişkiler bence tuhaf.
ALL YOUR ONE NIGHT STANDS CAN'T COMPARE WITH WHAT I GOT.
Senin tek gecelik ilişkilerinin hiçbiri, benim sahip olduğum şeyle kıyaslanamaz.
God, I miss one-night stands.
Tanrım, bir gecelik seksleri özlüyorum
So I can either be happily married to Sarah... or have 50 one-night stands.
Yani, ya Sarah'yla evlenip mutlu olurum... ya da 50 tane tek gecelik ilişkim olur.
You think it's easy playing One-night stands?
Bir gece için çalmayı kolay mı sanıyorsun?
Lots of one-night stands.
Genellikle tek gecelik ilişkilerdi.
One-night stands, kidnappings?
Tek gecelik ilişkiler, | kaçırmalar?
but fewer one-night stands now...
Ama artık daha az tek gecelik ilişki olacak.
I'll never forget those horrible one-night stands.
O korkunç tek gecelik gösterileri asla unutmayacağım.
- When the stands close up for the night.
- Bu gece!
He showed me how he stands in the night... like a frozen tango dancer... inhaling the cold, sweet breath.
Bana geceleri nasıl ayakta dikildiğini gösterdi... tıpkı donmuş bir tango sanatçısı... soğuğu içine çeken, tatlı bir nefes gibi.
We are in judgement over Brother Joseph, who went with a whore of this town last night, breaking his holy oath of obedience, desecrating his immortal soul, his position as a Jesuit, his place in the Church and all that that stands for.
Keşiş Joseph'i yargılamak için toplandık, dün gece şehirden bir fahişeyle giderek, kutsal itaat yeminini bozdu, ölümsüz ruhunu aşağıladı, bir Cizvit olarak mevkisine, kilisedeki konumuna ve temsil ettiği her şeye hakaret etti.
They say time stops at night... and everything stands still.
Derler ki gece olunca zaman durur ve hiçbir şey hareket etmezmiş.
Night's candles have burnt out and jocund day stands tiptoe on the misty mountain tops. "
Gecenin mumları söndü ve şen sabah ayak uçlarında durmakta, sisli dağ tepelerinde. "
- It stands a good chance they were there last night.
- Gece oraya uğramış olmaları kuvvetli ihtimal.
When Jordan would go out for the spotlight introduction, he would look up into the stands and he would realize... that there was at least someone up there that night... who had never seen him before, who would never see him again.
Jordan gündem tanıtımı için dışarı çıktığı zaman, standlara bakıp o gece orada onu daha önce hiç görmemiş... ve bir daha hiç görmeyecek en azından birkaç kişi... olduğunu farkederdi.
And then, last night, she stands me up to go on a date with him, right?
Dün gece onunla çıkmak için beni ekti.
The world stands still, day, night, wars, SGGSOHS...
Dünya öylece durdu. Gündüz, gece... savaşlar, mevsimler...
stands for 96
stands to reason 16
night 2638
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
stands to reason 16
night 2638
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
nighty night 21
night and day 58
nightcap 16
night shift 20
nightclubs 16
night moves 16
nighters 22
night vision 17
night after night 65
night kiss 26
night and day 58
nightcap 16
night shift 20
nightclubs 16
night moves 16
nighters 22
night vision 17
night after night 65
night kiss 26