No one knows why traduction Turc
165 traduction parallèle
Doors open and close, and no one knows why
Kapılar açılır, kapanır ve kimse sebebini bilmez.
No one knows why.
Kimse sebebini bilmiyor.
No one knows why she did it.
Kimse neden yaptı bilemiyor.
No one knows why it's luminous.
Neden ışık saçtığını kimse bilmiyor.
Don't you know? No one knows why anyone does anything.
Kimse kimsenin neyi, niçin yaptığını bilmez.
No one knows why.
Kimse nedenini bilmiyor.
No one knows why he has to die.
Hiç kimse neden ölmesi gerektiğini bilmez. Hiç kimse.
These impulses become pictures, the pictures become dreams, but... no one knows why we choose these particular pictures.
Bu impulslar resimleri oluşturur ve resimler de rüyaları, ancak kimse neden bu özel resimleri seçtiğimizi bilmez.
No one knows why.
Nedenini kimse bilmiyor
No one knows why the One God let the White-Eye take our land.
Neden Büyük Tanrı beyaz adamın topraklarımızı almasına göz yumdu bilinmez.
Be sure no one knows why you're there.
- Neden orada olduğunu kimsenin bilmediğinden emin ol.
And no one knows why.
Hiç kimse nedenini bilmiyor.
No one knows why it happens or doesn't.
Hiç kimse, neden olduğunu, veya olmadığını bilemez.
No one knows why some things work out and some things don't.
Kimse neden bazı şeylerin olduğunu, bazı şeylerinde olmadığını bilmiyor.
No one knows why.
Kimse bilmiyor, neden.
The same is true of many other island animals but no one knows why
Aynı durum diğer pek çok ada hayvanı için de söz konusudur ama kimse neden olduğunu bilmiyor.
Sometimes we see him sitting at the window, but no one knows why.
Bazen pencerede otururken görürüz, kimse nedendir bilmez.
And no one knows why.
Ve kimse nedenini bilmez.
Sometimes we see him sitting at the window, but no one knows why.
Bazan penceresinde dışarı bakar, ama kimse nedenini bilmez.
My husband's dead, and no one knows why.
Kocam öldü ama kimse nedenini bilmiyor.
But a few animals come up here, and no one knows why.
Ancak çok az canlı buraya kadar geliyor ve kimse neden olduğunu bilmiyor.
Your father, no one knows why, never got on that train.
Baban ise, kim bilir neden, trene binmedi.
No one knows why?
Kimse nedenini bilmiyor mu?
in a microt... and no one knows why.
Kimse nedenini bilmiyor.
No one knows why Silien shot her.
Kimse neden SiIien'in onu vurduğunu biImiyor.
No one knows why Silien shot her!
Kimse neden SiLien onu vurdu biImiyor
No one knows why Silien shot her.
Kimse siIien'in neden ona ateş ettiğini biImiyor.
the man has just decided to go to Kislovodsk... a trifling matter, it seems, but even this he cannot accomplish, because suddenly no one knows why, he slips and falls under a tram-car!
İnsan Kislovodsk'a gitmeye karar verebilir. Görünürde halledilmeyecek bir iş değil ama yine de bunu başaramaz çünkü anlaşılmaz bir biçimde birdenbire ayağı kayar ve bir tramvayın altında eziliverir.
That's why I fixed the lock so no one knows I'm in here.
O yüzden kimse burada olduğumu bilmiyor.
And why does it hold on? No one quite knows.
Kimse tam olarak bilmez.
"Why don't they come for me?" I kept thinking. " No one knows me.
Yani iş arkadaşlarım çok iyi, ama onlar... olayları benim gibi görmüyorlar.
But why? No one knows...
Kimse bilmiyor...
A guest running off, no-one knows where or why.
Misafir çekip gidiyor ve kimse nereye neden gittiğini bilmiyor.
No one knows where or why.
Nereye, niye gittiğini kimse bilmiyor.
That is why no one has ever returned from... behind the mountains of darkness, beyond the realm of knowledge... from this... unknown kingdom... whose name... no man knows.
Bu yüzden hiç geriye dönebilen olmamış karanlık dağların ardındaki, bilgi diyarının ötesinde yer alan ismi bilinmeyen... krallıktan adını kimse öğrenememiş.
No one knows any impediment why they may not be joined in holy matrimony.
Bu çiftin kutsal izdivacına engel bir durum varsa şayet...
No one knows why anyone does anything.
Kimse kimsenin ne yaptığını biImez.
No one knows where it came from or why it's here.
Hiç kimse nereden geldiğini ve neden burada olduğunu bilmiyor.
'No-one knows why.
Kimse nedenini bilmiyor.
No one quite knows why.
Ama hiç kimse nedenini bilmez.
No one really knows why some people are sensitive and some aren't.
Gerçekten hiç kimse hangi insanın hassas hangisinin olmadığını bilmez.
No body knows why any one loses his comfort.
kimse bilmez insan aşıkken neden rahatını kaybeder.
Quite why, no one knows, because it stops them tasting of apricots... and makes them taste like honey, and if you wanted honey, you'd just buy honey instead of... apricots.
Aslında kimse niye bu kayısı tadını bırakıp bal tadını almak istediğimizi bilmiyor. Yani bal isterseniz, sadece gidip alırsınız, kayısı almazsınız.
"No one knows how and why everyone is madly in love"
"Hiç kimse, nasıl olduğu ve herkesin, delice neden aşık olduğunu bilmez"
No one knows, why do you ask... you know, strange. Little town like mahopac, nobody knows.
- Tamam, Ellen Tenzer.
No one knows how or why a vent shuts off, but here, where billions of creatures once thrived, all that remains are great mounds of minerals.
Hiç kimse neden bu deliklerin kapandığını bilmiyor ama burada milyarlarca kez yaratıkların büyümesiyle bu büyük mineral kalıntılar ortaya çıktı.
Do you know why no one knows who I am?
Beni neden kimsenin tanımadığını biliyor musun?
No one knows exactly why.
Bunun nedenini hiçkimse bilmiyor.
No one knows why I survived.
- Kimse neden hayatta kaldığımı bilmiyor. - Bütün herşeye rağmen.
No-one knows why they appear in one world or another.
Kimse onların bir dünyada veya diğerinde neden göründüklerini bilmez.
" Now please don't ask why no one quite knows the reason.
" Şimdi, neden diye sormayın, kimse nedenini tam olarak bilmiyordu.
no one cares 99
no one is coming 18
no one 1789
no one else 150
no one leaves 33
no one is safe 26
no one knows 236
no one told me 33
no one will 35
no one can know 35
no one is coming 18
no one 1789
no one else 150
no one leaves 33
no one is safe 26
no one knows 236
no one told me 33
no one will 35
no one can know 35