No surprise traduction Turc
1,067 traduction parallèle
If you're conducting that kind of investigation then it comes as no surprise that Howard was with the CIA.
Bu tip bir araştırma yapıyorsanız Howard'ın CIA'le çalıştığına şaşırmamanız gerekir.
No... no surprise at all.
Hayır... Hayır sürpriz olmadı.
No surprise!
Hiç şaşırma!
Give it up, man - there's no surprise left in it.
Hepiniz teslim olun. Artık sürpriz şansınız kalmadı.
No surprise there.
Gerçi normal.
It's no surprise you're famed for your loyalty.
Sadakatinizle tanınmanız bizi şaşırtmadı.
It comes as no surprise that again this week... both Sunraider, the fiery red stallion from the West... and Cyclone, the sleek gray from the East... have won their races with ease.
Bu hafta yine olağan bir şekilde, Batı'nın atılgan kızıl aygırı Günhaydutu ve Doğu'nun besili kır atı Kasırga da yarışlarını kolaylıkla kazandı.
That's no surprise.
Şaşırmadım.
If he fooled them this long, no surprise he's done it again.
Bu kadar süre onları kandırdıysa, bunu da başarmasına şaşmamak lazım.
The numbat has an elongated nose and a long sticky tongue, like a pangolin, so it's no surprise to find that, like a pangolin, it feeds on ants and termites.
Keseli karıncayiyenin, pangolin gibi, uzun bir burnu ve yapışkan dili vardır. Onun da pangolin gibi karınca ve termitlerle beslendiğini görmek şaşırtıcı değildir.
She and her patient have fallen in love... and it is no surprise when she forsakes... the upwardly-mobile attorney Koslow... and announces wedding plans with Zelig.
O ve hastası birbirlerine âşık olmuşlardır. Dr. Fletcher'ın avukat Koslow'dan ayrılıp... Zelig'le evlenmeyi planladığını... açıklaması kimseyi şaşırtmaz.
Ain't no surprise tomorrow.
Yarına sürpriz yok.
This is no surprise since his vessel... was baited so easily with a simulated message.
Bu bir sürpriz sayılmaz, aracı aldanarak buraya indiğine göre.
It's no surprise you don't quite understand it, Hikaru but upcoming college entrance exams can make a student a lot more apprehensive.
Orası öyle de... Önemini anlamıyor olman pek şaşırtmadı Hikaru-chan ama üniversiteye giriş sınavları bir öğrenciyi oldukça kaygılandrabilir.
Even though it comes as no surprise to this commentator, the Indians have finished the regular season in a first-place tie with the New York Yankees on the strength of a 4-2 win over the White Sox in Chicago today.
Indians ( Kızıldereliler ) sezonu NewYork yankees'le eşit puanda birinci bitirdi Bugün de "White Sox" i Chicago'yu yendiler.
I'M SURE IT WILL COME AS NO SURPRISE TO YOU TO LEARN THESE BOOKS WERE PART OF A SHIPMENT THAT WAS HIJACKED YESTERDAY
Eminim bu kitapların dün B.Dalton'un yerinden çalındıklarını öğrenmek size şaşırtıcı gelmeyecektir.
But with you there's no surprise.
Ama seninle bir sürpriz olmaz.
That each individual coin spun individually is... as likely to come down heads as tails and therefore should cause no surprise each individual time it does.
Yani fırlatılan her bir madeni paranın tura olarak düşmesi yazı olarak düşmesi kadar muhtemeldir. Bu yüzden her seferinde şaşkınlık yaratmamalıdır.
I'm sure it's no surprise to you but Diane's officially turned down your agency.
Eminim senin için sürpriz olmamıştır ama Diane ajansınızı resmi olarak geri çevirdi.
I guess it's no surprise that the very same condition was called Post-Traumatic Stress Disorder.
"Travma-Sonrası Stres Bozukluğu."
The world's most decrepit room service waiter remembers nothing out of the ordinary about the night. No surprise there.
Dünyanın en eli ayağı tutmaz oda servisi elemanı olay gecesiyle ilgili hiçbir şey hatırlamıyor.
- No surprise.
- Sürpriz değil.
No surprise, with what the shithead's been saying.
Söylediklerini duysan anlarsın.
And after I'm dead, there's to be no jealousy... and no surprise.
Ve ben öldükten sonra ne bir kıskançlık istiyorum ne de bir sürpriz.
That's no surprise.
Hiç şaşırmadım.
You've tortured us with surprise endings that made no sense.
Bize mantïksïz sürpriz finallerle iskence ettiniz.
'And when Arthur encounters Slartibartfast,'the Magrathean coastline designer'who won an award for his work on Norway'and learns that the history of mankind'was only being run for the benefit of a few white mice,'surprise is no longer adequate
Ve Arthur, Norveç kıyı şeridi tasarımı sebebiyle ödül almış olan, Magrathealı kıyı şeridi tasarımcısı, Slartibartfast ile karşılaştığında, insan ırkının tarihinin birkaç beyaz farenin çıkarları için var olduğunu öğrendiğinde,
- No. It was a nice surprise though.
- Hayır, ama hoş bir sürprizdi.
Soon he no longer bothered to hide the real nature of his intentions towards me... nor could I pretend surprise.
Ve gerçek niyetini daha fazla saklama gereği duymadı. Çok şaşırmış gibi yaptım.
This need surprise no one.
Bu herhalde kimseyi şaşırtmamıştır.
No, you were the surprise.
Hayır, sen sürpriz oldun.
Unicorn, mermaid, sorceress, no name you would give her would surprise or frighten me.
Tekboynuz, deniz kızı, büyücü kadın, ne isim verirsen ver şaşırmam ve korkmam.
No, I want it to remain a surprise.
Hayır, bunun bir sürpriz olarak kalmasını istiyorum.
No, it must catch right away, take you by surprise.
Hayır, hemencecik yakmalı, sürpriz olmalı.
In a surprise attack, there's no time.
Sürpriz bir saldırıda zaman olmaz.
Therefore it ain't no surprise.
Dolayısıyla bu bir sürpriz değil.
No, it'll be a surprise.
Hayır, sana sürpriz olacak.
Surprise visit no doubt.
Şaşırtıcı bir ziyaret, şüphesiz.
No, it's a surprise birthday party.
Hayır, sürpriz bir doğum günü partisi.
That's no surprise.
- Hiç şaşırmadım.
No, no, the real surprise is...
Hayır. Gerçek sürpriz...
" And no matter how hard and firm the boil might seem it could rupture unexpectedly to the victim's surprise and spill forth a two-coIoured puss.
" Çıban ne kadar sert ve iri olursa olsun Kişinin hiç beklemediği bir anda patlayabilir. İki ya da dört renkli irin dışarı akar.
- No, surprise me on my birthday.
- Hayır, çıkmaz ayın son çarşambasında.
- Did the clean fly screen surprise you? - No.
- Sineklikte kan olmaması sizi şaşırttı mı?
- No, it's a surprise.
- Olmaz bu bir sürpriz.
No, I just wanted to let you know that I've sent a little surprise over for you.
Hayır, bilmeni istediğim bir şey var sana küçük bir sürpriz gönderdim.
No point in feigning surprise.
Şaşırmış numarası yapmana gerek yok.
- No, these guys have a big surprise planned.
Hayır.Bu beyler, büyük bir süpriz planladılar da.
No, I know this is a surprise.
- Hayır, bunun herkes için bir sürpriz olduğunu biliyorum..
No, no. Let's surprise him.
Sürpriz yapalım.
- No, tell herto surprise me.
- Hayır, sürpriz yapmasını söyle.
no surprises 48
no surprise there 61
surprise 1840
surprised 240
surprise me 142
surprises 19
surprised me 16
surprised to see you here 22
surprised to see me 43
no sugar 125
no surprise there 61
surprise 1840
surprised 240
surprise me 142
surprises 19
surprised me 16
surprised to see you here 22
surprised to see me 43
no sugar 125