English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ T ] / To look for someone

To look for someone traduction Turc

281 traduction parallèle
If it's a pain, he supposed to look for someone to cure it.
Yara olsaydı birinin gelip iyileştirmesini isterdi.
Are you here to look for someone?
Birini mi arıyordunuz acaba?
I had gone to look for someone
İlgilenmem gereken biri vardı
It's a good idea It's easier for a civil servant... to look for someone
İyi fikir doğrusu... polis kılığına girerek işin daha da kolaylaştı!
I'm here to look for someone.
Aslında buraya birini daha görmeye gelmiştim.
I'm here to look for someone.
Birini arıyordum!
I'm here to look for someone.
Buraya birini bulmaya geldim
So you are really here to look for someone.
Demek gerçekten birini arıyorsun
And you're going to look for someone you haven't seen for thirty five years in a city like Istanbul?
Yani şimdi otuz beş yıldır görmediğin birini arayacaksın İstanbul'u bilmiyorsun, o herifin nerede olduğunu bilmiyorsun.
- l have to look for someone.
- Birisini aramalıyım.
I am going to look for someone to take care of you.
Sana bakması için birini bulacağım?
To look for someone.
Birisini aramak için.
- You may have to look for someone else.
- Başka birini arayabilirsin.
Being the Emperor, I also want to look for someone who can wander around with me.
İmparator olarak, ben de... benimle avarelik edecek birini arıyorum.
Will you find someone to look out for my wife and children?
Bay Davies, karım ve çocuklarıma göz kulak olacak birini bulur musun?
These boys have told me the whereabouts Johnny is... and they're sending someone to look for him.
Bu çocuklar bana Johnny hakkında her şeyi anlattı. Dennis'i onu araması için göndermişler.
Go on, sonny. You said on the telephone they'd sent someone to look for Johnny McQueen.
Telefonda dediniz ki, Johnny'i aramak için birini göndermişler.
Is there any news? I've asked someone to look for a place for you.
Birinden senin için bir yer bulmasını istedim.
You need someone to love you while you look for someone to love.
Sen aşık olacak birini ararken, sana bakacak, seni seven biri gerek.
Got to find me someone whose heart is free Someone to look for my dream with me
Nereye giderse gitsin o rüyayı izlemeliyim
I've sent someone to look for him, but in vain
Onu bulması için birini buldum, Ama nafile
Send someone to look for them.
Onları araması içini birisini gönder.
When we don't show, Provo will send someone back... to look for us.
Biz ortada görünmeyince Provo bizi araması için bir adam yollar.
Look, if you call the assignment desk, they'll be glad to send someone over to cover that for you.
Bakın, eğer görev tahsis masasını ararsanız o konuyu incelemeleri için seve seve birisini göndereceklerdir.
I'm here to look, for someone like you.
Buraya senin ne haltlar... karıştırdığını görmek için geldim
TOBY : Look, mister, I don't know who you are... but for two weeks, I've been waiting in empty warehouses... cheap hotels, and taking taxicabs to meet someone in the middle of nowhere.
Bakın bayım, kimsiniz bilmiyorum ama iki haftadır boş depolarda ve ucuz otellerde bekleyip ıssız bir yerde birileriyle buluşmak için taksilere biniyorum.
Somebody sent someone to look for me.
Birisi beni çağırmış.
For someone who invited me to lunch, you don't look very happy.
Beni yemeğe davet eden biri olarak fazla mutlu görünmüyorsun.
Kids lose everything unless there's someone there to look out for them.
Çocuklara birileri göz kulak olmazsa, her şeylerini kaybederler.
In order for you to be great, you gotta be able to concentrate your will to greatness... or when you look the other way... someone's gonna come up and help cream your arse!
Ama büyük oyuncu olmak için, işine konsantre olmak zorundasın. Yoksa bir başkası çıkar ve seni dağıtır.
Look, we've got someone here who wants to work for us.
Bak, burada bizim adımıza çalışmak isteyen birisi var. Evet. Hayır, hayır.
We've gotta get someone to drive us around to us help look for the car.
Arabayı aramak için birini bulmalıyız ki bizi biraz gezdirip arabayı bulmak için yardım etsin.
She went to look for a station with someone else.
O bir istasyon bulmaya başka biriyle gitti.
I figure while you and the others are trying to rescue Sisko and the boys, someone ought to be there to look out for Quark.
Sisko ve diğerlerini kurtarmak için çalışıyoruz, bunu yaparken birileri de Quark için bunu yapmalı.
After you tell someone that you've been lying to them for years maybe even putting them in jeopardy how are you supposed to look them in the eyes again?
Birilerine yıllardır onlara yalan söylediğini, hatta onları tehlikeye attığını söyledikten sonra bir daha yüzlerine bakabilir misin?
Someone to look out for you teach you stuff.
Sana göz kulak olacak birisi bir şeyler öğretecek biri.
We need someone to take her for walks and look after her a few times a week.
Haftada birkaç gün onu yürüyüşe çıkarıp ilgilenecek biri gerekli.
look for someone to fix your broken heart then end up pregnant and on the run.
Kırık kalbini onaracak birini bekle dur, sonunda hamile kalıp kaç.
They should send someone up to look for him.
Etrafı arayacak birini göndersinler.
We don't have to look beyond our own family to find an example of someone who let a woman run the show from the start and has been paying for it ever since.
Başından itibaren gösteriyi yönetmesi için bir kadına izin veren, oysa gösterinin parasını kendi cebinden ödeyen birini görmek için ailemize bakmamız yeterli.
"Perhaps we should send someone to look for him."
Belki de onu bulması için birini gödermeliyiz.
You're out, you lost your stuff kid I'll take it from here look, Melissa, when this apartment came open, I saw this is a real opportunity for me to meet someone now, this has nothing to do with not wanting you in the building but... but... these...
- İşte anladın. - Hayır yapamam. Pete, sana söylemem gereken bir şey var.
Look, I just need someone to be nice to me for five minutes... and then I swear I'll leave you alone, OK?
Bak, sadece bana beş dakikalığına nazik davrancak birilerine ihtiyacım var sonra yemin ederim seni yalnız bırakacağım, tamam mı?
Someone has to look out for her, you know?
... - Evet...
Trying to look nice for someone, are you?
Birisine yakışıklı görünmeye mi çalışıyorsun?
I'll look a lot better when I'm not waiting for someone to kill me.
Birisi beni öldürmek için beklemediği zaman şimdikinden daha iyi olacağım.
This one's gonna need someone to look out for her.
Bu kızın ona bakacak birine ihtiyacı olacak.
Look. I don't mind you kissing me if it's because you wanna kiss me not for revenge or to help you forget someone else.
Beni öpmene aldırmıyorum. Yeter ki öpmek istediğin kişi ben olayım. İntikam ya da başka birini unutmak için olmasın.
You want someone around for her, I understand that, but you have to look out for her safety.
Kızını kollayacak, etrafında olacak birini arıyorsun ; bunu anlıyorum fakat onun güvenliğini de düşünmelisin.
Someone goes to the place where she lives to look for her that evening
Gece evine gidip onu almışlar.
It pretty normal reaction for me to look at someone that walk by.
Yürüyen birine bakmak benim için normal bi tepki.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]