English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ T ] / Trainees

Trainees traduction Turc

167 traduction parallèle
While I'm gone, give each of the trainees a book.
Gittiğimde, her stajyere bir kitap ver.
All agents and trainees will now be known as James Bond 007, including the girls.
Kızlar dahil olmak üzere tüm ajanlar ve öğrenciler artık James Bond 007 olarak tanınacak.
He's not one of our trainees.
O bizim öğrencilerimizden biri değil.
Mr. Duff, how are your trainees?
Bay Duff, sizin stajyerler ne durumda?
It's for the trainees, really.
Stajyerler için.
When I was a kid, my brother and I were trainees at the distillery.
Çocukken kardeşimle damıtım evinde çıraktık.
This is no time for trainees, Athena.
Çaylaklar için hiç zaman yok, Athena.
Those are the astronaut trainees.
Bunlar eğitim alan astronotlar.
This is the most pathetic group of trainees I have ever laid my eyes on.
Şimdiye dek hiç bir acemi birliği beni böylesine rahatsız etmedi.
You will no longer be known as trainees.
Artık bir acemi gibi değerlendirilmeyeceksiniz.
Trainees, to the briefing room.
- Kursiyerler brifing odasına.
He stayed at his post when the trainees ran.
- Diğerleri kaçarken o, görevinin başında kaldı.
Come on in, trainees.
İçeri girin stajyerler.
A chimpanzee and two trainees could run her.
Bir şempanze bile yanında iki acemiyle bu gemiyi uçurabilir.
That's how I welcome new trainees.
Bu yeni öğrencilerimizi karşılama yöntemimiz.
These are inspector trainees Dalton and Smith.
Bunlar stajyer müfettişler, Dalton ve Smith.
Now I've got a bunch trainees hanging around with this damn committee!
Şimdi bütün yeni öğrencilerim bu lanet komiteyle dolaşıyor!
You want me to move to Colorado and teach pretend fires to trainees like I'm going to an office?
Kolorado'ya taşınıp... ofis işi yapar gibi, öğrencilerle sahte yangınları söndürmemi istiyorsun.
Did you talk to our trainees?
Eğitim görenlerle konuştunuz mu?
You're going to be my deputy trainees.
Siz benim yardımcı stajyerlerim olacaksınız.
Now, the first thing the deputy trainees have to learn is to freeze whenever you hear this.
Şimdi, yardımcı stajyerlerim ilk öğreneceğiniz şey... bunu ne zaman duyduğunuzda durmak.
The bottom line is the bottom line and what are children but consumer trainees?
En alt seviye, en alt seviyedir. Peki çocuklar nedir, tüketici değil mi?
When you and all them other trainees is long gone,
Sen ve senin gibi stajyerler gelip geçicidir.
We lose many trainees here.
Burada bir sürü kursiyer kaybettik.
Good morning, trainees.
Günaydın, acemiler.
Each one is available for new trainees.
Her biri yeni acemiler için uygun.
Trainees.
Stajyerle.
A lot of trainees are so anxious to get off the phone... that they just steamroll the guy into getting the press packet... so they can hang up.
Yeni başlayanlar bazen o kadar heyecanlanıyorlar ki bir an önce telefonu kapatmak için adamı sadece basın dosyasını göndermeye ikna ediyorlar. Sonra da telefonu kapatıyorlar.
He hands out this book to new trainees.
Eğitime başlayanlara bir defter veriyor.
Always lookin'out for themselves and never the trainees.
Hep kendilerini düşünürler.
He also seems to be the smartest of this last group of trainees.
Son başlayan grubun içindekilerin en zekisi.
ok, i think i got a training in the same specialty you've chosen, i hope it'll interest you, because trainees with no training... .. there's tons of them.
Sanırım senin seçtiğinle aynı konuda bir stajyerlik ayarladım, umarım ilgini çeker, çünkü sen de biliyorsun, bilgisiz stajyerler, elini sallasan birine değer.
His lab chief loves trainees.
Onu, genç stajyerlere bayılan bir laboratuar şefinin yanına verdim.
For centuries, we wise ones have used it to recruit trainees like yourselves.
Asırlardır, biz bilge olanlar onu sizin gibi yeni asker toplamak için kullandık.
Trainees are cheap.
Stajyerler ucuzdur.
The EV simulator at Lunaport. Or as Starfleet trainees call it :
Ev similatörü ay limanındaydı.
There was a little bar in Mill Valley where all the Starfleet trainees used to go.
Mill Vadisi'nde bütün yıldız filosu acemilerinin gittiği küçük bir bar var.
Most of the operators are trainees, but we have experienced agents overseeing them.
Operatörlerimizin çoğu stajyerler, ama onları izleyen tecrübeli ajanlarımız var.
To the soldiers who risked death to answer their nation's call, and to the 31 trainees, abandoned by a divided nation, who cried out in search of their identities at their place of death, we dedicate this film.
Bu film, hayatları pahasına da olsa vatani görevlerine koşanlara ve bu bölünmüş topraklarda niçin ve ne uğruna öldüklerini anlamaya çalışan bu 31 askere ithaf edilmiştir!
Normally we don't tip out to trainees, but you did good, man.
Normalde acemilere para vermeyiz, ama iyi iş çıkardın dostum.
There was talk he was pushing trainees too far.
Öğrencileri fazla zorladığı anlatılıyordu.
Never 2 trainees alone.
2 stajyer asla beraber çalışamaz.
- 2. - Plus 2 trainees, 2 replacements... - That's 6.
- İlaveten 2 stajyer, 2 de vekil var.
Trainees don't count!
Stajyerler hesaba katılmaz!
The rule is, never 2 trainees together.
Kural 2, stajyerin beraber çalışamayacağını söylüyor.
After 3 shifts, 2 trainees wind up in the tower.
3 vardiyadan sonra, 2 stajyer fenerdeki işi kıvırır.
Trainees, salute!
Öğrenciler, selam!
Remember, you're trainees!
Unutmayın, sizler öğrencisiniz!
All trainees present and accounted for, Sir!
Bütün öğrenciler mevcut ve sayıldılar, efendim.
What's your condition? This is no time for trainees, Athena.
Şu anda bir acemiye ihtiyacım yok.
'cause Nurse Pittman is one of our finest trainees.
Hemşire Pittman bizim en iyi stajyerlerimizden.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]