We want the money traduction Turc
236 traduction parallèle
We want the money to build that schoolhouse over there!
Parayı okul inşa etmek için istiyoruz!
We want the money to build that schoolhouse!
Parayı okul inşa etmek için istiyoruz!
We want the money now or we're gonna take you to court.
Parayı hemen istiyoruz yoksa seni mahkemeye veririz.
- We want the money.
- Parayı istiyoruz.
On one side, there is us, and we want the money.
Bir tarafta biz varız ve parayı isteriz.
We want the money to get them out.
Biz çıkarmak için para istiyoruz.
We'd shoot you, Billy, but first we want the money.
Seni vuracağız Billy, ama önce paramızı istiyoruz.
We want the money.
Biz parayı istiyoruz.
- We want the money first.
- Önce parayı istiyoruz.
We want the money.
Parayı istiyoruz.
We want the money, Lebowski.
Biraz para istiyoruz Lebowski.
We want our boy to have the best of money can buy.
Adamımızın paranın satın alabileceği her şeye sahip olmasını istiyoruz.
- We want the farm money.
- Çiftlik parasını istiyoruz.
And we step in and lend money to those we want While we let the rest go to the wall.
İstediklerimize müdahale edip ödünç para verirken diğerlerinin batmasına karışmayacağız.
Jaume, dear Jaume. If we can get finance for these atomic plans, we'll have all the money we want.
Sevgili Jaume, eğer atom projelerim için sermaye bulabilirsek, istediğimiz kadar paramız olur.
When she's here, you'll be happy to give us all the money we want so that we don't hurt your little treasure.
Buraya gelince, küçük mücevherine dokunmayalım diye istediğimiz paranın hepsini vereceksin.
We don't want the money.
Parayı istemiyoruz.
We all want to make money, Jack, if the risks aren't too great.
Hepimiz büyük paralar kazanmak istiyoruz, Jack fakat riskler de büyük olmamalı.
Today, not even his 10,000 slaves working in his mines and factories... not even his money, his castles, have enough power to put you out... because we have the power... and we want you to remain where you are.
Bugün seni kovmaya kalksa, madenlerinde ve fabrikalarında çalışan... 10.000 kölesinin, hatta parasının, şatolarının bile gücü yetmez buna... çünkü asıl güç bizde. Biz de senin bu konumda kalmanı istiyoruz.
No, it's all right, sir, we don't morally censure, we just want the money.
Önemi yok, ahlaken yargılamıyoruz, sadece para istiyoruz
We just want the money.
Yalnızca parayı isteriz.
We'll give you the money for the finance, we want 60 / 40.
Sana finansmanı sağlayacağız. ° / ° 60 isteriz.
We want to find Riri so much because he took the money.
Dostumuz Riri'yi bulmak istiyoruz, çünkü yanında, 42 milyonluk ıvır zıvır taşıyordu.
~ We all want justice But you got to have the money to buy it ~
# Hepimiz adalet isteriz Ama senin onu satın alacak paran var
If you can do it, we'II give you all the money you want.
Eğer yapabilirseniz, istediğiniz parayı vereceğiz.
Mr Feng, if you give us the money we will do as what you want.
Mr Feng, bize para verirseniz.. ... ne isterseniz yapacağız.
We'll finally have the money to do the things we want
Sonunda, planlarımızı gerçekleştirecek kadar paramız olacak.
We have other matters to talk about than supper and I want you to tell me what has become of the money which has been stolen from me.
Bana paramın nerede olduğunu söyle bakalım. Nerede söyle! Söyle!
We don't want all the money, just half.
# Bütün paranı değil, yalnızca yarısını istiyoruz.
We'll let you have the money... but we want an exchange of hostages...
Parayı size vereceğiz ama rehineleri değiştirmek istiyoruz.
Because we didn't show up today, they want to see the money first this time, in person.
Onlara henüz göstermediğimiz için, ilk önce parayı görmek istiyorlar.
This is precisely the kind of flagrant misuse of money that we want you to keep us apprised of.
Bu birçeşit pervasızca parayı kötükullanma.Haberdar edilmek istiyoruz.
We don't want nobody in there, nobody's spending good money in Sal's, until we get some black motherfucking pictures on the wall.
Duvara siyahların da resmini asana kadar kimsenin oraya gidip para harcamasını istemiyoruz.
Mention to the money boys that we want to build up a Russian list and they throw money at us.
Rusya'yla ilgili bir şeyler hazırladığımızı söylemek yetiyor. Para babaları kesenin ağzını hemen açıyor.
I want you to take the necklace back. We need the money.
Kolyeyi geri ver, bize para lazım.
I want the other half of my money before people find out we're not burying Fielding.
Paramın diğer yarısını istiyorum millet onu bulmadan önce Fielding'i gömemeyeceğiz çünkü.
If they dont want the money we agreed upon, lll burn it all.
Eğer anlaştığımız parayı istemiyorlarsa tüm alacaklarını yakarım bilsinler.
- Look, we're not novices we want to see uncle, before we show you the money. Right?
- Bak biz acemi değiliz parayı göstermeden önce, amcayı görmek istiyoruz.
We just want the money.
Biz sadece parayı istiyoruz.
Kuririn-san, once No. 18-san gets the money from Satan-san, you're going to treat us to whatever we want to eat, right?
18 Numara Satan-san'dan parayı alırsa bizi yemeğe götürme sözünü tutacak mısın?
We want the bank's money, not yours.
Para sizin değil, bankanın.
I mean, we even hired a-a private detective with our own money to look for relatives, but you can't find somebody on the street if they don't want to be found.
Akrabalarını bulmak için dedektif bile tuttuk. Biri bulunmak istemiyorsa, bulamazsın.
I want you to put this money in the Dayton Radisson parking ramp, top level, 30 minutes, Jerry, we wrap this thing up.
Parayla birlikte Dayton Radisson Park alanının üst katına gelmeni istiyorum. 30 dakika sonra.
We don't want the money.
Biz para istemiyoruz.
- We want you to have the money.
Parayı almanı istiyoruz.
We still want the money, Lebowski, or we fuck you up.
Lebowski, yoksa seni sikeriz! Ben sizi sikerim!
- News? The guys we get our money from don`t want the people to have news.
Paramızı veren adamlar halkın haber almasını istemiyor ki.
Look, we just want the money.
Bakın, biz sadece parayı istiyoruz!
- We don't want the money. I said 55 because I had a good conscience not to take more.
- Teklifin beni ilgilendirmiyor 50 frankla başlıyor çünkü sizi yolmak istemem.
But if we pay the damages that they want, there won't be enough money to rebuild.
Tüm zararlarını karşılarsak yeniden inşa etmeye para kalmaz.
And we want it to be lavish and sometimes you have to go the extra money to get the extra dill... dollar.
Biz onun savurgan olmasını istiyoruz ve bazen bol dereotu... dolar kazanmak için fazladan yol kat etmek gerekir.
we want to talk to you 34
we want you 31
we want justice 31
we want the same thing 42
we want it back 18
we want you back 19
we want to help you 54
we want it 18
we want out 18
we want in 20
we want you 31
we want justice 31
we want the same thing 42
we want it back 18
we want you back 19
we want to help you 54
we want it 18
we want out 18
we want in 20