What was he traduction Turc

What was he listening for?

Ne duymaya çalışıyormuş?

What was he doing on T.V.'.7

- Televizyon da ne işi varmış?

Oh, wow. What was he like in'92?

- Vay be. 92 senesinde nasıl biriydi?

So, what was he about?

Ee, derdi neymiş?

What was he doing in there?

- Orada ne arıyordu?

Who was he and what was he doing in front of my office?

Kimdi bu adam ve ofisimin önünde ne yapıyordu?

I had told the others what we were, what he was, what I thought we had to do to break free.

Ötekilere ne olduğumuzu söyledim, onun ne olduğunu, özgür kalmak için yapmamız gerekenleri.

I told Homer, the most important thing was to figure out what it was that he was taking from us.

Homer'a en önemli şeyin bizden ne aldığını bulmak olduğunu söyledim.

He was recording the soundscapes of our NDEs, trying to map out what it was that people call "the other side."

ÖYD'lerimizden sızan sesleri kaydediyordu, "öbür taraf" denilen şeyin ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Hap didn't know what was going on in the basement, but he knew it was dangerous to allow it to continue.

Hap, bodrumda neler olduğunu bilmiyordu ama buna izin vermesinin tehlikeli olacağının farkındaydı.

What was that word he used?

Neydi kullandığı kelime?

When I first met Paul, he was blowing men in the bus terminal, what's it called?

Paul ile ik tanıştığımda bir otoüs terminalinde adamın birine sakso çekiyordu. Ne derler...

So, Ryan told me that Chicago was a sting gone wrong, but he didn't tell me what kind of sting and what happened.

Ryan Chicago'da bazı işlerin yolunda gitmediğini söyledi ama bunun ne olduğunu söylemedi.

I mean, you saw what he was up to.

Onun ne yaptığını fark etmişsin.

That's what you've been saying since he was a little baby.

Çocukluğundan beri böyle söylüyorsun.

For all his pounding and sawing we couldn't figure what he was actually doing.

Tüm vurma ve biz testereyle. O aslında ne yaptığını çözemedim.

I've figured out what he was doing..

Yapmam gerektiğinde o ne yaptığını anladım.

But what Koll did he was forced to do.

Ama Koll bunu yapmaya zorlandı.

We came back to my home, here, to Herot, but I never knew what he was.

Evime, buraya, Heorot'a döndük. Ama onun ne olduğunu bilmiyordum.

If he was fooled, then what chance that this humble, untutored woman would know any different?

Kandırıldıysa, bu saf kadın onun farklı olduğunu nereden bilsin?

I knew what he was.

Ne olduğunu biliyordum.

What do you think he was gonna send?

Sence ne gönderecekti?

That's exactly what I was talking about that's what happened to me when I went to Reno with Danny Kaye and he asked me to shave his back!

Ben de tam bunu söylüyorum. Danny Kaye'la Reno'ya gittiğimiz zaman sırtını almamı istediğinde olanlar buydu.

He was the first real player who saw what we knew we had.

Elimizdekileri ilk görebilen oydu.

What he was trying to do was start the race war.

Yapmaya çalıştığı şey bir ırk savaşı başlatmaktı.

What are you thinking? I'm thinking it wasn't me he was after. It was our clients.

Bence peşinde olduğu kişi ben değildim, müşterilerimizden biriydi.

Maybe that's not what he was after.

- Belki de hesapların peşinde değildir.

What did he do that was wrong?

Yanlış olan ne yaptı ki?

He didn't know what he was doing.

Ne yaptığını bilmiyordu.

What if he started the fire and it was someone else's body that we found at his flat?

Ya yangını çıkaran oysa ve dairesinde bulunan başkasının cesediyse?

What he did to you, Elizabeth, it was disgusting.

Sana yaptığı iğrenç bir şeydi Elizabeth.

I didn't know what he was gonna say.

- Ne söyleyeceğini bilmiyordum.

What if they realized what he was doing?

Ya onun ne yaptığını fark ettikleri takdirde?

What he did at Transia Corp was brutal, even for him.

Transia şirketinde yaptığı şey onun için bile zalimceydi.

From what I heard, he was quite gifted with a certain parlor trick.

Duyduğuma göre basit numaralar çevirmekte epeyce ustaymış.

What a sweetheart. Same as he ever was.

- Her zaman olduğu gibi.

What the hell was he talking about?

Neden bahsediyordu o?

It was... risky what he did.

Bu... riskliydi. Yaptıkları.

What if he was killing FOR the person he owed money to?

Ya birisine borcu olduğu için başka birisini öldürdüyse?

I don't know what happened but when he came back, he was acting weird.

Ne olduğunu bilmiyorum ama geri geldiğinde tuhaf davranıyordu.

Was that what he wanted to talk about?

Bunun hakkında mı konuşmka istiyordu?

I had no idea what he was doing.

Ne yaptığına dair bir fikrim yoktu.

He knows what he did was wrong.

Yaptığının yanlış olduğunu biliyor.

- Couldn't tell what he was.

Kim olduğunu söyleyemem.

- He was one of what? What happened?

- Kim neredendi?

Damn weirdo is what he was.

- Ucubenin tekiydi.

He knew what he was signing up for and you know there's nothing I can do to help him.

Nasıl bir işe karıştığını başından beri biliyordu. Ve sen de ona yardım edemeyeceğimi biliyorsun.

Look, why would my client care about what happened in Bierge when he was in Paris?

- Bakın, neden müvekkilim Paris'te olduğu sırada Bierge'de meydana gelen bir olayla ilgilensin?

He could've sent you that package himself so you'd put the pieces of the puzzle together wrongly and make you doubt what really happened, because it was the only way he'd find the missing piece.

O zarfı size o yollamış olmalı. Böylece farkında olmadan bulmacanın parçalarını birleştirmenizi ve gerçekte neler olduğundan şüphe duymanızı sağladı. Çünkü eksik parçayı bulmasının tek yolu buydu.

It was in the tunnels... When Sebastien had his hands around Scott's throat. The guy probably didn't even know what he was doing.

Tünellerde Sebastien'ın elleri Scott'ın boğazındayken adam büyük ihtimalle ne yaptığını bile bilmiyordu.

You saw what kind of man my brother was, what kind of man he is.

Kardeşimin bir zamanlar nasıl biri olduğunu gördün. Şu anda nasıl olduğunu. Ailenden biri.