English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ Y ] / You're dead meat

You're dead meat traduction Turc

161 traduction parallèle
When you're dead, you're meat for the worms.
Öldüğünde kurtlara yem olursun, hepsi bu kadar.
If you're lying, you're dead meat.
Yalan söylüyorsan, öldün demektir.
- Move and you're dead meat!
- Kımıldamayın! Nalları dikersiniz.
It's a chance of a lifetime. You either grab it or you're dead meat.
Ya şansı yakalarsın, ya da başarısız olursun.
Kill me? You're dead meat, sucker!
Sen öldün, enayi!
You're scary! You're dead meat, sucker!
Seni korkak!
You're dead meat!
Sen ölüsün.
I get out of here, you're dead meat, man!
Buradan çıktığımda öleceksin ahbap!
You're dead meat, buddy.
Sen artık ölüsün, dostum!
You lose concentration in a fight and you're dead meat!
Dövüşte konsantrasyonu kaybedersen ölüsün!
Points or no points you're dead meat.
Puan olsun olmasın... sen ölüsün.
You're dead meat, Barnes.
Sen artık öldün Barnes!
You're a dead man, dead meat.
Sen ölüsün, öldün sen.
You're dead meat.
Sen ölüsün.
You're dead meat, pilgrim.
Kendini ölmüş bil, mezarcı.
You're dead meat, MacGyver!
- Sen ölüsün, MacGyver.
You're dead meat!
İkinizde öldünüz!
- You're dead meat, pal.
- Sen bittin arkadaş.
Down! Fucking move, and you're dead meat!
Kımıldarsanız geberirsiniz!
You're dead meat, copper!
Seni öldüreceğim aynasız!
Loose it and you're dead meat.
Kaybederseniz ölü etsiniz.
You're dead meat, Marty.
Sen kokmuş etsin, Marty.
You're dead meat!
Sen öldün!
You're dead meat!
Siz artık ölü etsiniz!
If I ever get you, lady, you're dead meat!
Elime geçersen öldün demektir.
You're dead meat. - ( Lewis ) Hey, Tri-Lambs.
Sen ölüsün.
You're dead rat meat!
Sen ölü bir fare etisin!
All right, one move, and you're dead meat!
Pekala, bir adım daha atarsan, ölü bir et yığınısın!
You're dead meat.
Sıfırı tüketiyorsunuz.
If you blow it, you're dead meat
Eğer beceremezsen, ölü bir et parçasısın.
You're gonna be dead meat.
Seni parçalayacağım.
You're dead meat, Tango!
Sen bir kadavrasın, Tango!
You're dead meat, you little bastards.
Artık öldünüz, sizi küçük piçler.
You cut in my territory again, you're dead meat!
Bir daha benim yerime karar vermeye kalkarsan, ölü bir adam olursun!
You're dead meat, Mad Dog.
- Öldün sen Deli-Köpek.
Oh, man. You're dead meat.
Dostum sen bittin.
You're dead meat!
Sen ölü etsin!
You're dead meat, Batman.
Sen öldün, Batman.
One minute you're chewing on a burger, the next minute you're dead meat.
Bir dakika önce hamburgerini yerken bir dakika sonra ölü bir adam oluveriyorsun.
You're dead meat.
Ölü bir bedensin sen.
Let them go or you're dead meat!
Bırak onları yoksa ölürsün.
Ifyou blow it, you're dead meat.
Eğer beceremezsen, ölü bir et parçasısın. Sana yeterince iyi ödedim.
You're dead meat!
Sen öldün oğlum!
You're dead meat, Gloria. Dead meat.
Ayaklı cenazesin sen Gloria, öldün sen.
- You're dead meat!
- Siz ölmüşsünüz!
You're dead meat!
Siz ölmüşsünüz!
You're dead meat now.
Sen artık bir et parçasısın.
You're dead meat
Sen ölü bir adamsın!
You're dead meat. [Gasps] "I'll be there for you."
Sen öldün. "Senin için orada olacağım."
You're dead meat, freak.
Öldün sen ucube.
If you don't get this next question right, you're dead meat.
Bundan sonraki soruyu doğru bilemezsen kendini ölmüş bil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]