You just relax traduction Turc
1,138 traduction parallèle
Now, you just relax.
Şimdi rahatla.
Look, why don't you just relax, put your feet up, get your breath, and I'll go fix us some lunch.
Siz biraz gevşeyin. Ayaklarınızı uzatın., soluklanın. Ben de öğle yemeği hazırlayayım.
You just relax.
Sen dinlenmene bak.
Will you just relax?
Sakin olamaz mısın?
You just relax, Ma'am.
Rahat olun, Madam. Silvia gerçekten hoş bir kız, sonuçta ona âşık olup çıkacağım.
Will you just relax?
Rahat olur musun?
In a situation like this, you just relax... and let the current take you back to land.
Bu gibi durumlarda, rahat olacaksın ve bırakacaksın akıntı seni alıp kıyıya götürsün.
Now, now, you just relax.
Rahat olun. Hem bir ziyaretçiniz de var.
Vilma, you just relax and we're gonna take care of you.
Vilma, sen sakin ol, biz seninle ilgileneceğiz.
Now, you just relax and save your energy for the... For the ride home.
Sen sakinleş ve enerjini şey için eve dönüş için sakla.
Could you just relax?
Rahat durabilir misin?
Now, I suggest you just relax, because everything's gonna be fine.
Şimdi, sana sakin olmanı tavsiye ederim, çünkü her şey yoluna girecek.
Listen, why don't you just relax, take a break, come back in an hour or so, and then see if you can keep that winning streak going?
Dinle, neden biraz rahatlamıyorsun... Mola ver, bir kaç saat sonra tekrar gelirsin. Bakalım yine kazanmaya devam edebilecek misin?
Look, you just relax... and take care of yourself, get well quick... and we'll come see you in a couple of weeks.
Bak, iyice dinlen... kendine iyi bak, çabuk iyileş... ve birkaç hafta sonra seni ziyarete gelelim.
And we'll all get along fine if you just relax.
Biraz sakin olursan, pek güzel geçinip gideriz.
You just relax.
Rahat olun.
You just have to relax.
Sadece gevşemen lazım.
Dani, you can just relax because your daddy has a private investigator on the payroll.
Dani, rahatlayabilirsin... çünkü baban bir özel dedektif tuttu.
You just had quite a journey, so relax and enjoy the ride.
Kısa bir yolculuk yaptınız. Şimdi rahatlayın ve gezintinin tadını çıkarın.
So I want you to just relax as much as possible.
Şimdi, mümkün olduğunca rahatlamanı istiyorum.
I have a room just to the side where you can relax.
Hemen yan tarafta dinlenebileceğin bir oda var.
You just stay down here and relax.
Sadece burada kal ve rahatla.
Just relax, will you?
Biraz gevşe, olur mu?
Ah, you just need something to relax ya.
Seni rahatlatacak bir şeyler lazım.
Just relax and let me take care of you. "
Sadece rahatla ve bırak da seninle ilgileneyim.
Well, you just need to relax.
Şey, biraz rahatlasan düzelirsin.
So you boys can just relax, drink beer, chase chicks, and whatever.
Siz rahatınıza bakın. Bira için, kızlarla takılın, istediğinizi yapın.
It's the kind of place where you just take somebody that you love, and just sit back, relax, throw on the jazz, and just chill.
Tam sevdigin birini götürebilecegin tarzda bir yer, Arkana dayanip, dinlenecegin, caz dinleyip, rahatlayacagin bir yer.
Now, why don't you just relax?
Neden biraz gevşemeyi denemiyorsun?
You just relax.
İçin rahat olsun. Hamile olduğunu niçin daha önce söylemedin?
I'll get it. You two just relax.
Ben bakarım keyfinize bakın.
- Just something to relax you.
- Seni sakinleştirecek bir şey.
I just want you to relax now, okay?
Biraz rahatlamanı istiyorum şimdi, tamam mı?
- Honey, can't you try to relax... and I'll let you know. - and just talk to him?
-... kendisiyle konuşamaz mıyız?
- Just relax, you'll be fine.
- Sakinleş, bir şey olmaz.
I just want you to relax for a minute.
Bir dakikalığına rahatlamanı istiyorum sadece.
You could fire me if you wanted to, just relax... Let's go.
İstediğin zaman beni kovabilirsin, sakinleş.
Just relax, Mr. Lightbody... and we will purge you of all that ails you.
Sakin olun Mr. Lightbody... ve seni tüm hastalıklarından arındıracağız.
And right now we just want you to sit back, relax and enjoy your flight.
Şimdi arkanıza yaslanıp, yolculuğunuzun keyfini çıkarın.
- You know how Niles feels about her. - Relax, it's just a little crush.
Birlikte uzun bir geçmişimiz var.
You just need to relax, have a little fun.
Senin rahatlamaya ihtiyacın var, biraz eğlen.
You should just relax and take it easy.
Gevşeyip rahatına bak.
- Just relax. - You got some Brooklyn tune?
- Hiç Brooklyn şarkısı biliyor musun?
You state your name, and you tell the story, relax, just the way you told it to me.
İsmini söyleyeceksin ve hikayeni anlatacaksın. Sakin ol. Benimle konuşuyormuşsun gibi.
Just relax. He won't come before we find them. I promise you.
Baban gelmeden buluruz tokalarını.
You know, I just want you all to relax. Have a little fun.
Ben yalnızca rahat davranmanızı, biraz eğlenmenizi istiyorum.
You know, I almost forgot what it's like to just relax.
Rahatlamanın nasıl bir şey olduğunu unutacakmışım neredeyse.
So you can just relax and enjoy the peace and quiet....
Bu yüzden rahatlayın, ve bu sükunetin keyfini...
Now, you just take some deep breaths and try to relax.
Derin nefes al ve rahatlamaya çalış.
No, no, you guys, just relax. Relax, I got it.
Hayır, hayır rahatsız olmayın, ben hallederim.
Would you just all relax?
Biraz sakin olun!
you just got home 17
you just don't get it 121
you just do it 28
you just wait 46
you just don't know it yet 34
you just let me know 45
you just left 30
you just can't help yourself 22
you just 938
you just don't 25
you just don't get it 121
you just do it 28
you just wait 46
you just don't know it yet 34
you just let me know 45
you just left 30
you just can't help yourself 22
you just 938
you just don't 25