Blöf yapıyor traduction Anglais
316 traduction parallèle
- Blöf yapıyor.
- What he says is bluff.
Blöf yapıyor olabilir, bilgi sızdırmayı umut ediyordur.
He might be bluffing, hoping to gain information.
Düşünüyorum da, Yordy sadece blöf yapıyor.
Personally I think Yordy's just bluffing.
Ya da yalnızca blöf yapıyor.
Or just bluffing.
Şimdi kim blöf yapıyor?
Who's bluffing now?
Blöf yapıyor.
He's bluffing.
Blöf yapıyor.
It's a lie, a trap.
- Blöf yapıyor.
Bluff.
Sana, blöf yapıyor diyorum.
I tell ya, he's bluff in'.
Blöf yapıyor sandım.
I think he's bluffing.
Blöf yapıyor.
He was bluffing.
Blöf yapıyor, Joy Boy! Bu, onun taktiği.
That's his psychology.
Blöf yapıyor. Aşağıda kalın.
They're bluffing, but keep your head down.
Bence Prescott blöf yapıyor.
I think Prescott's bluffing anyway.
- Blöf yapıyor değil mi?
- Lancey's bluffing, ain't he?
Blöf yapıyor!
I s a bluff!
Blöf yapıyor.
Your mind's gone, jenkins.
- Blöf yapıyor.
- He's bluffing.
Aldırma, bence blöf yapıyor, Josh.
Do not be fooled, Josh.
O blöf yapıyor.
He's bluffing.
Parks muhtemelen blöf yapıyor.
Parks probably bluffing.
Parks sanki blöf yapıyor.
Parks probably bluffing.
- Sadece blöf yapıyor.
He's just bluffing!
- Blöf yapıyor.
What do you mean?
- Blöf yapıyor.
- She's faking.
- Blöf yapıyor!
- He's bluffing!
Bence hep blöf yapıyor.
I think he's mostly bluff.
Blöf yapıyor.
She's bluffing.
Blöf yapıyor, blöf yapıyor.
He's bluffing. He's bluffing.
Sana söylüyorum, blöf yapıyor.
I'm telling you, he's bluffing.
Blöf yapıyor!
He's bluffing!
Blöf yapıyor muydu?
Was he bluffing?
Blöf yapıyor.
It's just a bluff.
Blöf yapıyor sanmıştım.
I thought he was bluffing.
Blöf yapıyor, değil mi?
He's bluffing, right?
Bunu blöf yapıyor olabileceğini düşündüğün, saldırmaya hazır... bir Romulan'a söyler misin?
Do you tell the Romulan that's about to attack that you sense he may be bluffing?
Komutan Riker blöf yapıyor olabilir Wesley.
Cmdr Riker may be bluffing, Wesley.
Müvekkiline rezil olmamak için blöf yapıyor.
He's trying to save face in front of his clients, so they think he has something.
Blöf yapıyor.
He's only bluffing.
yıldız filosu blöf yapıyor.
Starfleet must be bluffing.
Blöf yapıyor Vince. Dert etme.
He's bluffing, Vince.
Blöf yapıyor. Tutun şunu.
- He's bluffing'.
Sana blöf yapıyor, Elliot.
He's bluffing you, Elliot.
Blöf yapıyor. Ona ihtiyacı var.
He's bluffing, Jessie.
Blöf yapıyor.
Trying to scare you.
Ama öyle iyi rol yapıyor ki, kimse bunun blöf olduğunu düşünmüyor ve herkes onun çok tehlikeli olduğuna inanıyor.
But his act is so good that no one ever calls his bluff and everyone believes he's very dangerous.
Blöf yapıyor.
He's bluffing'
Sence blöf mü yapıyor?
Do you think she's bluffing?
Sadece blöf yapıyor.
He's only trying to bait us.
Blöf mü yapıyor, yoksa kartlara sahip mi?
Is he bluffing, or does he have the cards?
Hepsi de blöf. Hastalığı gibi bunu da dikkat çekmek için yapıyor.
It ´ s all bluff on the part of this poor numskull like the illness she feigns to gain a bit of attention.