English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ C ] / Cliff

Cliff traduction Anglais

4,323 traduction parallèle
Claude... Şu tepe.
Claude... that cliff.
Hayat bazen beklediğin şekilde sonuçlanmayabiliyor. Kimse de beni, bu manyak ve çivisi çıkmış kasabada yaşayacaksın diye uyarmamıştı.
Oh, okay, sure, while life can be disappointing, no one prepared me for the colossal fricking face-dive off a cliff that living in this crazy-ass town really is.
Polis tutanaklarına göre Simon Weber, Claudia'yı Echo Cliff'in güneyindeki bir servis yolunda bulmuş.
Well, according to the police report, Simon Weber found Claudia on a service road just South of Echo Cliff.
Bir kaza olur ve araba uçurumdan yuvarlanır.
There's an accident, the car goes off a cliff.
John Ross'un, Cliff'e gitme nedenleri vardı ve bilmen gerekiyorsa Cliff'in özel numarasını ona ben verdim.
John Ross had his reasons for going to Cliff, and if you have to know, I gave him Cliff's private number.
Cliff Barnes, Ewing Enerjileri'nden bir parça istiyor onun için bunu aldın.
Cliff Barnes wants a piece of Ewing Energies, and you got it for him.
-... uçurumdan atlayacağım.
I'm jumping off a cliff today.
Ceset, Harbour Cliff'in altında bulundu.
The body found at the bottom of Harbour Cliff.
Ceset atmak için iyi bir uçurum burası.
It's a good cliff to chuck a body over.
Evet, Briar Cliff'teki kiralık yer.
Yeah, that's the rental place on Briar Cliff, ain't it?
Mark Latimer, birkaç hafta önce Briar Cliff'te patlak bir boru onardı mı?
Um... it's Mark Latimer that fixed the burst pipe up at Briar Cliff a few weekends back?
Briar Cliff'teki otoparkta.
The car park by Briar Cliff.
Bir : Briar Cliff'teki kulübenin anahtarlarına sahip olan kadın senin patlak boruyu tamir etmenle ilgili hiçbir şey hatırlamıyor.
Number one, the woman who holds the keys to the hut on Briar Cliff... has no memory of you fixing a burst pipe.
Seni gözlerin bağIı bir uçurumun kenarına götürüp bir sorun çıkmayacağını, canının yanmayacağını ve atlamanı söylesem Yüzbaşı?
I bring you blindfolded to the edge of a cliff, Lieutenant, and I tell you to jump, that it'll be okay and you won't be hurt.
Hislerin sana o uçurumun kenarında olduğunu söylüyor.
Your senses tell you that you're on the edge of a cliff.
Sensiz devam etmek uçurumdan atlamak gibi.
Moving on without you feels like jumping off a cliff.
Milyonlarca yıl boyunca hayatı sürdürdükten sonra, ondan geriye, su üzerinde kayalıklar ve eğri uçurumlar kaldı.
After millions of years sustaining life, all that remains of it above water is a rocky, curving cliff.
- Sue, senin yerine bakacağım, ben Cliff.
- Sue, I'm your fill-in, Cliff. - Cliff.
- Tamam. - Cliff.
- Okay _
- Evet.
- Cliff. - Yes.
Benim adım Cliff.
My name is Cliff.
Espri yapma Cliff.
Don't do jokes, Cliff.
Hayır, ben Cliff.
No, I'm Cliff.
Cliff, espri yapma dediğimde, espri yapmamıştım.
Cliff, when I said no jokes, that wasn't a joke.
Akıl hastası gibi konuşmaya başladı artık.
Okay, now she just sounds mentally ill. CLIFF :
Altısında yeniden çıkmaya hazırlandığı için Sue'nun yerine bakıyorum.
I'm Cliff. I'm filling in for Sue while she preps for her return appearance on the sixth.
- Evet efendim.
- CLIFF : Yes, ma'am.
Ertelemem gereken tek şey, senatör yemin töreni başka da bir şey yok.
- CLIFF : Absolutely, ma'am. The only thing I need to move is the senator swearing-in ceremony, so we're good.
Bunların hepsi o pis pis sırıtan Ewok tipli Cliff'in suçu.
This is all Cliff's fault, that grinning fucking Ewok.
- Burada git Cliff dayı.
Get out of here, Uncle Cliff.
Ne istiyorsun Cliff?
What the hell do you want, Cliff?
- Herkes bir uçurumdan atlasa, sen de atlar mıydın?
But if everybody jumped off a cliff, would you?
Ama ondan sonra, uçurumdan aşağı.
But after that, right off a cliff.
R2, şu uçurumun kenarına inebilir misin?
R2, can you land the ship on that cliff ledge?
Tek umudumuz şuradaki sık ormanlık alandan geçip bu uçurumdan inip, arkadan vurmak.
Our only hope is to come through these dense woods, down this cliff. Get them from behind.
Bilirsin sarp kayalıkların yanındaki uzun bir yolda.
You know, down a long road, by a steep cliff.
Kadın uçurumun kenarında, Abby.
Over a cliff, Abby. Over... a... cliff.
Mali uçurumdan kurtulmak için seni kullanmasına izin vermeyeceğim.
I will not allow her to use you as a solution to her one-woman fiscal cliff.
Hatta, evlilik öncesi anlaşma yapmamızı özellikle o istedi. evlenirsek..... onun sözde mali uçurumundan zarar görmemenizi sağlamak için
In fact, she was the one who insisted on a prenup if we got married- - to ensure that you and your sister would not be saddled with her... her so-called "fiscal cliff" "
Ben de dedektif değilim ama Cliff ne emrederse o pisliği temizlediğini bilmek Sherlock Holmes zekâsı gerektirmiyor.
Well, I'm no detective either, but it doesn't take Sherlock Holmes to know that you clean up whatever mess Cliff asks you to.
Cliff'i kurtardığın onca zor durumdan sonra şımarık prenses tarafından fino köpeği gibi davranılıyorsun.
After all the jams you've gotten Cliff out of, to be treated like a lapdog by that spoiled princess.
Cliff, yaptıklarını ne kadar takdir etse de bıçak kemiğe dayandığında kendi kızını koruyacak elbet.
No matter how much Cliff appreciates what you've done, when push comes to shove, he's gonna protect his daughter.
Ceset olsaydı, ortaya çıktığı an Cliff, hainlik ettiğimi anlardı.
If there were a body, the moment it appeared, Cliff would know I sold him out.
Cliff, Kızının da içinde kaldığı durum için üzgün olduğumu söylemekle başlayayım...
Cliff, let me start by saying I'm sorry your daughter got caught in the...
Hayır, J.R bize Cliff ile ilgili yardım etmek için arıyordu.
No, J.R. was to help us with Cliff.
Bunu Cliff Barnes yaptı.
Cliff Barnes did this.
Yani, Cliff DCT kontratını istedi.
I mean, Cliff wanted the DCT contract.
İşe Cliff'le birlikte girdiğini söyledi.
Turns out he and Cliff did, in fact, go into business together.
O zaman Cliff'i veya ailesini bulup o metal parçasını göndererek barımızı açalım!
All right, let's find Cliff or his family, let's mail that metal out, and let's open up our bar!
- Cliff.
Hey, I'm Gary.
O uçurumu savunmuyorlar.
They're not defending that cliff.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]