Cliffy traduction Anglais
81 traduction parallèle
Beni aşmaz Cliffie. Ben gerçek bir Red Sox taraftarıyım. Son devre bitene kadar kalacağıma...
Not me, Cliffy. I'm a real Red Sox fan. I stay to the very last out.
Cliff, hadi bir şeyler yapalım. Hayır, bu akşam olmaz Norm.
Cliffy, let's go do something.
Birinci alarm Cliffie. Emniyet kemerini tak dostum.
Verse alert, Cliffy, strap yourself in, pal.
Cliffy, şu küçük sızıntı belli oluyor mu?
Cliffy, suppose this little trickle here's noticeable?
Cliffy, yeniden eve yürüyüş yaptığı zaman...
When Cliffy comes marching home again...
Gösteriş yapmayı bırak Cliffy.
Stop showing off.
Cliffy, sence bu elimin üstündeki nedir?
What's this on the back of my hand?
Cliffy, sormaktan nefret ediyorum ama eğer karate biliyorsan neden Lewis'i yanında getirdin?
I hate to ask, but if you do know karate, why did you have to bring Lewis in?
- Cliffy, onları nereden buldun?
- Where did you get that stuff?
Pekâlâ Cliffy, adamımız sensin.
Cliffie, you're our man.
Cliffy, illa ki bilmen gerekiyorsa, bu gece başka planlarım var.
If you must know, I've other plans for this evening.
Aslında, Cliffy, göze hoş göründüğünü söyledi.
As a matter of fact, he said she was easy on the eye.
- Hayır Cliffy. Beni Kaliforniya'dan aradı.
- She called me from California.
Cliffy. Cliffy. Harika konuştun.
You really showed me something there.
Yapma Cliffy. Herkesin içinde biraz eşcinsellik olduğunu düşünürsün sen.
You think everyone a bit different is gay.
Bay ve bayanların olduğu yerde sadece bunu gösterebilirim Cliffy.
It's the only one I can show in mixed company.
Adamı sevdim, Cliffy.
I Iike him.
Cliffy, nasıl hissettiğini biliyorum.
CIiffie, I understand how you feel.
Dinle Cliffy, şu anda beni durdurabilecek tek şey ilahi müdahale.
Listen, Cliffy, the only thing that can stop me now... is an act of God.
Cliffy, o kim?
Cliffy, who's this?
- Gidip onlarla konuşsana o zaman Cliffy.
Why don't you have a word with these people?
Cliffy, eminim her şey yolunda gidecektir.
Cliffie, I'm sure everything is going to be just okay.
- Cliffy, iyi misin? Biraz...
Cliffie, uh... are you okay?
Cliffy! Cliff!
Cliffie?
Cliffy. - Merhaba, Sam.
Hi, Sam.
- Cliffy, saatin var mı?
Right, time check. 2200 Zulu.
Alt tarafı saçını kestirdin, Cliffy.
Cliffie, it's just a haircut.
Cliffy, senin hayal gücün Walt Disney de olmalıydı.
Cliffie, Walt Disney should have had your imagination.
- Woody, herkese benden şampanya. - Pekala, Cliffy kutlama havasında.
Woody, a bottle of bubbly, tout de suite.
- Lafın gelişi söyledi, Cliffy.
It's a figure of speech, Cliffie.
Korkmadın değil mi, Cliffy?
Oh, you're not scared, are you, Cliffy?
Cliffy...
Cliffy...
Teşekkürler, Cliffy.
Thanks, Cliffy.
Cliffy, acil bir iyilik istiyorum.
Cliffy, I need a quick favor.
Abbey bir hayalet değil, Cliffy.
Abbey isn't a ghost, Cliffy.
Hey, Cliffy, bir çanta kapsana, ne dersin?
Hey, Cliffy, grab a bag, will ya?
Barmene, ödemeyi annenin hesabına yazmasını sorar mısın?
Hey, Cliffy, can you tell the bartender here it's okay to charge drinks to your mom?
- Çok ayıp, Cliffy.
Tough words, Cliffy.
Cliffy?
Cliffy?
Cliffy!
Cliffy!
Bu harika, Cliffy.
That's awesome, Cliffy.
- Evet. Bilirsiniz işte yapabileceği hiç bir şey yoktu. Kendinizi güvende tutmak için muhtemelen Vampire Slayer etrafında eski Cliffy olması.
You know, pretty much the only thing you can do to keep yourself safe is probably have old CIiffy the Vampire slayer around.
Tamam bakın, Cliffy bana bir saat için $ 300, artı iç çamaşırı için $ 100, artı ayakkabılar için $ 100 öder.
Okay, look, Cliffy pays me $ 300 for the hour, plus another $ 100 for the underwear and another $ 100 for the shoes.
Cliffie, geliyor.
Hey, Cliffy. Here you go.
Nasıl gitti Cliffy?
How did it go?
- Ben de Cliffy.
- And I do too.
Cliffy. İyi misin?
Are you all right?
Cliffy, beni idare et.
Cover for me.
- Posta kamyonuyla gezinti mi? Cliffy ben o kamyonları yaya olarak geçebiliyorum.
A joyride in a mail truck?
İyi geceler, Cliffy.
Oh, night, Cliffy.
Cliffy, sadece hallet.
Cliffy, just get it done.