Cooper traduction Anglais
6,715 traduction parallèle
Collins kayıp ve Cooper binada olduğunu düşünüyor.
Collins is missing. Cooper thinks she's still on-site.
- Hunter, Tanner, Cooper, Mason vb.
Hunter, Tanner, Cooper, Mason, so forth.
Küçük Anderson Cooper biraz önce T - Rux'ıma 500 dolar teklif etti.
I was just offered $ 500 for t-rux from baby Anderson Cooper.
Eğer sende bu işlerin... Harold Cooper'ın yaralanması, Meera Malik'in öldürülmesinin... arkasındaki ismi arıyorsan, bana yardımcı olmalısın.
If you want to find the one ultimately responsible for gutting Harold Cooper and killing Meera Malik, I suggest you help me find him.
Üzülme Ressler, Cooper'a söyleyeceğim.
Don't worry about it, Ressler. I'll tell Cooper.
Felimore Cooper, Mohikanların Sonu.
Felimone Cooper, The Last of the Mohicans. Fragment.
David Bowie, Daniel Boone, D.B. Cooper Doobie Biraderler.
David Bowie, Daniel Boone, D.B. Cooper, Doobie Brothers.
Zuma Plajında tansiyon yükseliyor, aldığımız habere göre on yaşındaki Owen Cooper'ın sular altında kalmada önce bir saatten az vakti kalmış.
Tension is building here at Zuma Beach, as we have learned that ten-year-old Owen Cooper has less than an hour until he's completely underwater.
Owen Cooper'ı hayatta tutabilmek için inanılmaz bir girişime imza atarak toprak altına girmesinden sonra herkes kahraman vatandaş Walter O'Brien'ın tünelden çocuğun durumu ile ilgili bilgilerle geri gelmesini bekliyor ve dua ediyor.
After going underground in an incredible attempt to keep Owen Cooper alive, everyone is waiting, praying, for heroic civilian Walter O'Brien to emerge from the tunnel with news of the child's condition.
Genç Owen Cooper'a verilen oksijenin kesilmesiyle, artık beyin işlevlerinin tamamen durması bir kaç dakika içinde gerçekleşebilir.
With oxygen cut off to young Owen Cooper, he is just minutes now from total loss of brain function.
Walter O'Brien, bir tür sözleşmeli devlet çalışanı, şu anda toprak altında neredeyse altı buçuk dakikadır oksijensiz durumda olan Owen Cooper'ı dışarı çıkartmaya çalışıyor.
Walter O'Brien, some type of government contractor, is underground, trying to extract Owen Cooper, who has now been without air for almost six-and-a-half minutes.
Şu anda Aziz Stephen Hastanesi'ndeyiz ve Owen Cooper'ı kurtaran ekibin lideri Walter O'Brien'ın açıklamasını bekliyoruz.
We're at St. Stephen's Hospital waiting to hear from Walter O'Brien, the head of the team that saved Owen Cooper.
- Sistemi kapatıyorum, Cooper.
- Shutting it down, Cooper.
- Eşiniz için üzgünüm, Bay Cooper.
I'm sorry about your wife, Mr. Cooper.
- Cooper.
- Cooper.
Ben Cooper.
This is Cooper. Go.
Cooper, bir alanda iyiydin ve bununla bir şey yapmaya fırsatın olmadı.
Cooper, you were good at something... and you never got a chance to do anything with it.
Merhaba, Cooper.
Hello, Cooper.
Cooper, lütfen.
Cooper, please.
Çok ayrıntılı konuşmalısınız, Bay Cooper.
You're going to have to be specific, Mr. Cooper.
Cooper, bu gemiyi kullanmayı kabul etmedikçe sana başka şey anlatamam.
Cooper... I can't tell you anymore unless you agree to pilot this craft.
- Cooper, kontrol sende olmalı.
Cooper, you should have control.
Laura bizim biyoloji programımızı başlattı.
- Laura started our biology program. - COOPER :
Bende sır tutma ayarı var, Cooper.
I also have a discretion setting, Cooper.
Bir mesaj kaydederseniz, Cooper'a göndertebilirim.
If you record any messages, I can get them to transmit it to Cooper.
Bir daha Cooper'dan haber aldığında Satürn'e yaklaşıyor olacaklar.
The next time you hear from Cooper, they'll be coming up on Saturn.
Bu durum beni etkiliyor, Cooper.
This gets to me, Cooper. This.
- Cooper, bir görevimiz var.
Cooper, we have a mission.
- Cooper, aşırı hızlı!
- Cooper, it's too damn fast!
Hayır, Cooper, gidin.
No, Cooper, go. Cooper, go.
Cooper!
Cooper!
Senin gibi ben de dakika sayıyorum, Cooper.
I'm counting every minute, same as you, Cooper.
Bak, Cooper. Çuvalladım, üzgünüm.
Look, Cooper, I screwed up.
Cooper?
Cooper?
- Cooper.
Cooper.
- Cooper, bu benim alanım.
- Cooper, this is my field.
Pekâlâ, Cooper... Evet Wolf'u tekrar görme ihtimali çok az olsa da beni heyecanlandırıyor.
All right, Cooper... yes... the tiniest possibility of seeing Wolf again excites me.
Cooper, ba...
Cooper, my...
Üzgünüm, Cooper durumları çaresiz.
I'm sorry, Cooper... their case is hopeless.
Cooper, ne yapabilirim?
Cooper, what can I do?
KIPP'in eski optik aktarıcısına ihtiyacım olacak, Cooper.
I'd need the old optical transmitter off KIPP, Cooper.
- Anlaşıldı, Cooper.
- Roger that, Cooper.
Önce güvenlik, Cooper.
Safety first, Cooper.
Bu görevlere niye makine gönderemezdik, biliyor musun, Cooper?
You know why we couldn't just send machines on these missions, don't you, Cooper?
Görevimi yapmaya çalıştım fakat geldiğim gün burada hiçbir şeyin olmadığını biliyordum.
I tried to do my duty, Cooper... but I knew the day that I arrived here that this place had nothing.
Beni yargılama, Cooper.
Don't judge me, Cooper.
Senin için, Cooper.
For you, Cooper.
Sadece sesimi dinle, Cooper.
Just listen to my voice, Cooper.
- Cooper?
- Cooper?
Cooper, geliyoruz!
Cooper. Cooper, we're coming!
Cooper haklı.
Cooper's right.