Deneyebilirsin traduction Anglais
892 traduction parallèle
Gerçekten, istersen deneyebilirsin.
Seriously, you can try if you like.
Benim ailemin arasında, Tanrıların minberlerinin arkasında, ya da dünyanın sonunda saklanmayı deneyebilirsin.
You might try to hide among my clan, behind the altars of God, or at the end of the world - You cannot escape my vengeance, Hagen Tronje!
47. katta ki İnsan kaynakları bölümünde şansını deneyebilirsin.
You might try the Personnel Department around on 47th.
- Deneyebilirsin.
- Well, you can try.
Unutamıyorsan, unutmuş gibi yapmayı deneyebilirsin.
Well, maybe you don't try hard enough.
Benim hor gördüğüm şeye sen ne yardım edebilirsin, ne de deneyebilirsin.
I'm contemptuous of something you can't help or make no attempt to.
Sen de deneyebilirsin.
You can try too.
Ama istersen deneyebilirsin.
But you may try if you wish.
Onları iki numarada deneyebilirsin.
You can try them on number two.
Pek büyük bir kasaba değil, ama şansını orada deneyebilirsin.
It's not much of a town, but you can try there. Maybe we'll have better luck.
İstediğin zaman onları deneyebilirsin.
Try'em anytime.
Oh, bak, bir başka adresi deneyebilirsin.
Oh, look, you can check for another address.
Mımm, rehine dükkanını deneyebilirsin.
Well, you might try a hock shop.
Deneyebilirsin.
You can try.
Deneyebilirsin, ama olmaz.
You may try, but you just don't.
Deneyebilirsin.
Well, you could try.
Ama yolun sonundaki Victory Kafe'ye sormayı deneyebilirsin.
But you could try asking down at the Victory Café.
Deneyebilirsin.
You can always try.
Bu arada, Beren'de oturuyorum, şansını 09 : 59 da deneyebilirsin.
Incidentally, places on Bérénice, the chances stand ten by one.
Bir iş arıyorsan, bu görünüşünle... bostan korkuluğu olmayı deneyebilirsin.
If you want any work, lookin'like that... you could try bein'a scarecrow.
Güneş daha batmadı. Tekrar deneyebilirsin.
The sun's still high, you can try it again.
Amerika'da, şansını filmlerde deneyebilirsin.
In America you could try for films
Şimdi deneyebilirsin, Bay Burnett.
Now you may try it, Mr. Burnett.
Burada çalışarak şansını deneyebilirsin.
You can try your luck right here.
Sen de bunu yapmayı deneyebilirsin.
Now, I know you could do the same thing.
Beni yine öldürmeyi deneyebilirsin.
Yet you could try to kill me.
- Eyer senin karın hala burada ve Mezzo Morte'nin elindeyse, onu kaçırmayı deneyebilirsin.
If your wife is still here, and in the hands of Mezzo Morte, you could try to snatch her.
Yaptığım gibi başlamayı deneyebilirsin... Gitmeni sağlayacak, 50 sterling..
Here... you can try starting as I did... with fifty pounds.
- Yeniden deneyebilirsin.
- You'll get another chance.
Tekrar deneyebilirsin.
You can try again.
Omzumda uyumayı deneyebilirsin. Kayıp düşmene izin vermem.
Why don't you try sleeping on my shoulder?
Bir atış deneyebilirsin. Tek ihtiyacım olan bu.
You can fire a shot lt is all that I need.
Her zaman deneyebilirsin.
You can always try!
İnkar etmeyi deneyebilirsin ancak zayıf bir savunma olur ve en iyi ihtimalle seni yetersizlikten açığa alırlar.
You might try denial, but it is a weak plea, and at best would leave you open to charges of incompetence.
- Deneyebilirsin.
- You can try it.
Ama Duc Foster'i deneyebilirsin
But you might give Duc Foster a try.
Kanatta yürümeyi deneyebilirsin.
You might try wing-walking.
Beni istediğin gibi deneyebilirsin.
You can try me as you like.
- Kurtulmayı deneyebilirsin.
- Just get rid of it. - Yeah.
Şimdi deneyebilirsin.
There you go.
- Aşkım, istersen sen de onunla deneyebilirsin...
- Darling, if you want to try her...
- Deneyebilirsin..
You can try.
Dul bayan Rogers'i deneyebilirsin.
You might try the widow Rogers.
Cassidy'e gitmeyi deneyebilirsin. Ama bu havada kesinlikle, bunu yapmanı tavsiye etmem.
You could try and make it to Cassidy but with this downpour, I sure don't advise it.
Ortalığı topladıktan sonra, Faraday, istersen sen de şansını bir deneyebilirsin.
After you've tidied up, Faraday, you might see what you can make of it.
Beni öldürmeyi deneyebilirsin. Ama yapamazsın.
You will try to kill me, Dan, but you can't.
Ama deneyebilirsin.
But you could try.
Sanırım bir kez deneyebilirsin.
- Yeah! I suppose you could try it once.
Jackhammer Jackson ile onu deneyebilirsin.
I'll tell you what, you have Jackhammer Jackson try him out.
Veya her şeyi unutmayı deneyebilirsin, İşine dön, sonra eve git, daireni, temizle ve bir film izle.
Or you can try and forget the whole thing, go back to work, later go home, clean the apartment, and see a movie.
Deneyebilirsin.
I'll let you try it.
deneyeceğim 330
deneyin 95
deneyelim 84
deneyebilir miyim 50
deneyecek misin 16
deneyeyim 22
deneyelim mi 28
deneyecek 16
deneyebiliriz 34
deneyeceğiz 39
deneyin 95
deneyelim 84
deneyebilir miyim 50
deneyecek misin 16
deneyeyim 22
deneyelim mi 28
deneyecek 16
deneyebiliriz 34
deneyeceğiz 39