Geceleri uyuyamıyorum traduction Anglais
144 traduction parallèle
Geceleri uyuyamıyorum, bir asistana ihtiyacım var.
I spend half the night walking up and down in my bed.
- Ağır ol bakalım. - Seni düşünmekten geceleri uyuyamıyorum.
- I can't sleep nights thinkin'about you.
Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep nights.
Geceleri uyuyamıyorum. Sana duyduğum arzu beni huzursuz ediyor.
You can't imagine what an urge I have.
Geceleri uyuyamıyorum, odamda voltalar atıp duruyorum.
Pacing up and down in my room, unable to sleep.
Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep at night.
Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep for it.
- Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep nights.
- Geceleri uyuyamıyorum!
- But I can't sleep at night!
Artık geceleri uyuyamıyorum.
At nights I can't sleep anymore.
Geceleri uyuyamıyorum.
I can't seem to sleep at night.
Onun yüzünden geceleri uyuyamıyorum.
He keeps me awake at night.
Geceleri uyuyamıyorum.
- I can't sleep nights.
# Off, Geceleri uyuyamıyorum
Oh, I can't sleep at night.
Sadece geceleri uyuyamıyorum.
Only I can't sleep at night.
Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep.
Bazen geceleri uyuyamıyorum.
Sometimes, at night, I can't sleep.
Geceleri uyuyamıyorum.
I do not sleep at night.
Evet baba. Kimin hangi topu ne şekilde nereye soktuğu öğrenemezsem geceleri uyuyamıyorum.
Yes, Dad, I can't sleep nights till I find out who hurled what ball through what apparatus.
Geceleri uyuyamıyorum.
I've been losing sleep at night.
Bu yüzden geceleri uyuyamıyorum, özellikle senin gibiler var olduğu için.
but I couldn't sleep at night knowing I let it slip by.
Anlattıkların yüzünden geceleri uyuyamıyorum.
The shit you're telling me keeps me up all night.
Geceleri uyuyamıyorum.
I don't sleep at night.
Seni o kadar özledim ki, geceleri uyuyamıyorum.
I miss you so much I can't sleep at night.
Geceleri uyuyamıyorum.
I cannot sleep at night.
Böyle üşüyorum, geceleri uyuyamıyorum.
I get these chills, I can't sleep at night.
- Geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep at night.
Geceleri uyuyamıyorum.
They're keeping me awake at night.
Söz verdiği halde neden aramadığını düşünmekten geceleri uyuyamıyorum.
I stay up nights trying to figure out why she said she'd call and didn't.
Oysa ben... Geceleri uyuyamıyorum. Düşünmekten...
When really I can't sleep at night, thinking that it has to be my fault somehow.
Geceleri uyuyamıyorum.
So I've had many sleepless nights.
Geceleri uyuyamıyorum!
I can't sleep at night!
Zaten geceleri uyuyamıyorum.
I can't sleep at night anyway.
o da dediki : "Ya bazen geceleri uyuyamıyorum"
Steven about it one day and he said, " Sometimes I can't sleep...
Geceleri uyuyamıyorum.Yani..
I I can't sleep at night.
Geceleri uyuyamıyorum.
Okay, I can't sleep at night.
# O yüzden geceleri uyuyamıyorum.
# You got me so I can't sleep at night
# O yüzden geceleri uyuyamıyorum.
# You've got me so I can't sleep at night
Bu öyle dayanılmaz ki geceleri uyuyamıyorum bile.
I can't even sleep at night because the pain is so unbearable.
Tanıştığımızdan beri geceleri uyuyamıyorum.
It's been keeping me up nights ever since we met.
- Herşeyi mahvedeceksin. - Bu yüzden geceleri uyuyamıyorum.
Lots of guys get whacked for doing less.
Geceleri hiç uyuyamıyorum.
How can a man sleep nights?
Artık uyuyamıyorum. Sadece geceleri.
I can't sleep anymore... even at night.
Ama bana bak, Şato amcasına. Geceleri endişelenmekten uyuyamıyorum.
I'm responsible for this castle and she's made me sick with worry.
Fosco hiç aklımdan çıkmıyor. Geceleri onu düşünmekten uyuyamıyorum.
I think about him all the time I can't even sleep at night
Artık, geceleri çok iyi uyuyamıyorum.
I don't sleep very well at night anymore.
banka kredini ödemek zorundaydın çaresizdim Raj bu yüzden çözümü Sameer'de buldum geceleri uyku uyuyamıyorum Raj şimdi de ben hayatım boyunca uyuyamayacağım!
"You had a bank loan to repay... you were so upset, Raj" And so you took the money from Sameer?
Bazen geceleri hayatımda olduğun için ne kadar şanslı olduğumu düşünüp uyuyamıyorum.
I just lay awake at night thinking about how unbelievably lucky I am to have you in my life.
Sürekli aramalarınızdan ötürü geceleri hiç uyuyamıyorum.
I can't get any sleep because of your constant phone call at night
Geceleri pek iyi uyuyamıyorum.
I don't really sleep well at night.
Geceleri bunları düşünmekten uyuyamıyorum.
I lay awake at night thinking about it.