English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Ikisi

Ikisi traduction Anglais

21,272 traduction parallèle
Çünkü bu ikisi paranoyak manyaklar.
Well, because these two are paranoid maniacs.
İkisi alkollü araç kullanmadan, ikisi büro mallarını kötüye kullanmaktan.
Two for DUIs, two for misuse of bureau property.
Kesin olan şey, ikisi de gıdıklamayı oldukça çok seviyor.
To state the obvious, they both really enjoy tickling.
- Hayır, her ikisi birden.
No, it was both.
Bunların ikisi önde.
These two in the front.
Brecke'nin mesajlarıyla karşılaştırırsak bu ikisi Hunter iletişim için bir şifre kodu.
These two messages combined with Brecke's transmissions are the cipher to Hunter communications.
Doğru ya, bunun önemi yok çünkü her ikisi de ölüyordu.
Oh, right, it doesn't matter, because they would both be dead.
O mahkemeye çıkmadan önce zaten sekiz kişiyi öldürmüştü, ikisi çocuktu.
He'd already killed eight people, two of them children, before he entered that courtroom.
Nolan ve Bashir, ikisi de bölgedeki bütün kameralardan kaçınmayı başarmışlar.
Nolan and Bashir both managed to avoid every camera in the vicinity.
Her ikisi de olabilir. Ne?
Maybe it's both.
Bones, kadınlar 40 yıldır asker olmuyolar her ikisi de askerlik yaparsa adil olur kadınları destekleyici aile mahmeleri yüzünden evlilik erkekler için yüzleşmeleri gereken en korkun şey size şunu sormama izin verin hangisi daha kötü bilmiyorum bu konuşma mı ona katılan bu mankafalar mı
Bones, there hasn't been a draft in 40 years. Still, it's only fair that both sexes be eligible should one occur. And thanks to the pro-female bias of the family court system, the institution of marriage is now the greatest danger that men face today.
Orjinal Unity'nin üçte ikisi öldü.
Two-thirds of the original Unity now dead.
Hayır, ikisi de değil.
No, none of the above.
Eğer bu ikisi birbiriyle bağlantılı değilse çok şaşırırım.
I'd be shocked if those two aren't related.
Her ikisi de.
It was both.
Bu ikisi set halinde bulunuyor.
Well, these two come as a set.
Birini yendiğimizde, ikisi geliyor.
When you defeated one, two more came.
Bunlar son ikisi.
These are the last two.
Karanlık Ordu'yla konuşan sadece ikisi.
They're the only two that talked to the Dark Army.
Üç çocuğu var, ikisi üniversitede biri lisede.
Three kids... two in college, one in high school.
Çok samimidir bu ikisi.
Thick as thieves, these two.
Tanrım, ikisi de aynı şeyi düşünüyor!
Oh, God, they're both on board.
- Sigortalardan ikisi kayıp.
- Two of the fuses are missing. - What?
Evet, ikisi de benim suçum galiba.
Uh, yeah. Those are probably both on me.
Douglas Hamilton, boşanmış, iki çocuklu Max ve Sam, ikisi de Ridgefield'da hazırlıkta.
Douglas Hamilton, divorced, two kids- - Max and Sam, both at Ridgefield Prep.
Ya da her ikisi de.
Or both.
Benim diyarımdan bir tek bu ikisi kaçtı.
These are the only two souls who ever escaped my realm.
Bu ikisi diğerleri gibi U dönüşü yaptı.
These two took the U-turn like the others.
Bu ikisi için endişeleniyorum.
Sir, I'm worried about those two.
İkisi de birer seks manyağı ne yapmaya çalıştığının farkındayım.
One sexual barracuda to another, I see what you're doing.
İkisi de şu an Long Beach'deler.
They're both in Long Beach right now.
Bilmiyorum. İkisi de öyle dostum.
I don't know... it-it-it's both, man.
İkisi de iyi.
They're both good.
- Evet, ikisi de gerçek.
Yes, they're both facts.
İkisi de anneleri gibi güzel.
They are both beautiful as her mother.
İkisi ortak imza atana kadar seni o kadının yakınında istemiyorum.
Till they both sign off, I don't want you anywhere near that woman.
Her ikisi de.
Both.
evet ayrıca cüzdanı ikisi bir arada kampanyalarındaki gibi bu da demek ki kurbanın ehliyeti bunun içinde bir yerde olabilir işte bu yüzden de hodgins'in lazer kesicisini aldım star wars ışın kılıçları gibi fakat plastiği kesmenin en iyi yolu o zaman güç senin
Yeah, it's also his wallet. It's one of those two-in-one cases. Which means the victim's driver's license may be somewhere inside.
İkisi de hastanede yatıyorlardı.
They were both laid up in the hospital.
İkisi 2 gün önce evimize girdiler. Altınlarımızı soyacaktılar, değil mi?
Two of them came to our home only days ago seeking to rob us of our gold.
İkisi de beş yıllığına gözetim altına alındılar.
They both got five years'probation.
İkisi de.
Neither of us.
İkisi de kayıp.
Both are AWOL.
- Ne oldu sana? - İkisi de beni gördü.
What the hell happened to you?
İkisi de değil.
Neither.
İkisi arasındaki elektriği görmedin mi?
I mean, you see the electricity between those two?
İkisi de.
Both.
İkisi de cevaplar için yetersiz.
Both desperate for answers.
İkisi de.
They both do.
İkisi de İlk Jenerasyon'dan.
They're both First Generation.
İkisi de tehlikede.
They're both in danger.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]