Imparatorice traduction Anglais
564 traduction parallèle
İmparatoriçe kızdığında tam bir şeytan olur.
The empress is a devil when she's angry.
Yüce Majesteleri, İmparatoriçe hemen sizi görmek istiyor.
Your Imperial Highness, Her Majesty wishes to see you at once.
Rus tahtının erkek varisinin doğumu sebebiyle İmparatoriçe de diğerleri gibi tebriklerini sunar.
The empress joins her people in congratulating Your Highness... on the birth of a male heir to the throne of Russia.
Sadece imparatoriçe var.
There is only an empress.
İmparatoriçe daima cömerttir.
The Czarina is always good-hearted.
Zümrüdün İmparatoriçe Marie Louise'e ait olduğu söyleniyor.
The emerald is said to have belonged to the Empress Marie Louise.
Burada İmparatoriçe Theodora.
That's as the Empress Theodora.
Evet, duymuştum. İmparatoriçe doğru söylüyor, Sezar! İnsanlar, Hristiyanlardan nefret ediyor.
The empress speaks rightly.
İngiltere Kraliçesi, Majesteleri İmparatoriçe Hazretleri tebriklerini iletmemi emrettiler.
Her Britannic Majesty the Queen Empress... Be pleased to convey our thanks to Her Majesty.
- İmparatoriçe ona yakıştığımı söylüyor.
- Empress Julia thinks I'd be good for him.
Annem Galla Placidia, İmparatoriçe olarak yeterince yaşadı.
My mother, Galla Placidia, has lived too long as Empress.
Çok yaşa imparatoriçe!
Long live the empress!
Tesadüfen İmparatoriçe olan küçük bir Bavyera prensesi de bunu yapabilir sanırım.
For someone that is empress by accident, it's very good!
İmparatoriçe henüz Prenses iken sana yüzük rehin vermişti ya?
And how did you get it? Remember the ring the Empress, that was a princess, pledged?
Biraya düşkünlüğümden söz etmiyorum Sissimizin İmparatoriçe oluşunu diyorum.
Mine is to drink beer. Our Sissy destiny is to become the Empress.
- İmparatoriçe bayıldı!
The Empress fainted!
İmparatoriçe devamlı ağrılardan şikâyet ediyordu.
She already complained of pains.
Bence kesin Ana İmparatoriçe ile olan tartışmaları buna sebep oldu.
The reason of the indisposition... was the irritation with her mother-in-law Sofia.
İmparatoriçe geliyor.
The Empress!
Vay İmparatoriçe diyecektim!
That Empress is of killing!
Sen İmparator, ben de İmparatoriçe olmayacağız.
And we do not be the emperor and the empress.
İmparatoriçe de İmparatora aittir!
And an empress belongs to the emperor!
Hep İmparatoriçe olarak gördün, çocuğunun annesi olarak değil!
You only see me as an empress and never as a mother!
Nedimesi Kontes Bellegarde'dan öğrendim. Majesteleriyle Ana İmparatoriçe, çocukla ilgili sebeplerden uyuşmazlık içindeymişler.
It seems that there was another... argument between her and the Royal Highness for the child's protection.
İmparatoriçe Hazretleri de siz Majestenin taç giyme törenine katılsınlar böylece kendisi de ayni gün Macaristan Kraliçesi tacını giyeceklerdir.
And at the same date Her Majesty will be crowned the queen of Hungary.
Sissi Genç İmparatoriçe
Sissi The Young Empress
Tesadüfen İmparatoriçe olan küçük bir Bavyera prensesi de bunu yapabilir sanırım.
It will be good enough for a little Bavarian princess, who became Empress by chance.
İmparatoriçe henüz Prenses iken sana yüzük rehin vermişti ya?
But why? Do you remember the ring the Empress impawned to you when she was still a princess?
Biraya düşkünlüğümden söz etmiyorum Sissimizin İmparatoriçe oluşunu diyorum.
I'm not talking about my fondness for beer, but about our Sissi becoming Empress.
- İmparatoriçe bayıldı!
- The Empress has fainted! - What?
İmparatoriçe devamlı ağrılardan şikâyet ediyordu.
The Empress repeatedly complained about pains.
Bence kesin Ana İmparatoriçe ile olan tartışmaları buna sebep oldu.
I'm convinced the disputes with Archduchess Sophie are to blame.
İmparatoriçe geliyor.
The Empress is coming.
İmparatoriçe geldi.
The Empress!
Vay İmparatoriçe diyecektim!
I mean... Empress of a gun!
Sen İmparator, ben de İmparatoriçe olmayacağız.
You, not as an Emperor, and I, not as an Empress. Just a perfect little housewife, right?
İmparatoriçe de İmparatora aittir!
And an Empress belongs to the Emperor!
Hep İmparatoriçe olarak gördün, çocuğunun annesi olarak değil!
You always see the Empress in me, never the mother of your child!
Majesteleriyle Ana İmparatoriçe, çocukla ilgili sebeplerden uyuşmazlık içindeymişler.
Her Majesty and the Empress Mother are at odds with each other again for reasons regarding the child.
İmparatoriçe Hazretleri de siz Majestenin taç giyme törenine katılsınlar böylece kendisi de ayni gün Macaristan Kraliçesi tacını giyeceklerdir. Bu isteğinize zevkle uyarım çünkü benim arzumla da uyuşmaktadır.
I comply with this request all the more, for it also coincides with my own wishes.
İmparatoriçe'den bir hediye.
A present from the Empress for Your Majesty.
Ülkenin sağlıklı bir İmparatoriçe ile sağlıklı çocuklara ihtiyacı var.
The country demands a healthy Empress and healthy children.
İmparatoriçe daha iyi mi?
Is the Empress feeling better?
İmparator ve İmparatoriçe locaya girdiklerinde Avusturya millî marşını çalmayabilirler.
Maybe they will refuse to play the Austrian anthem when the Emperor and the Empress enter. But that would be...
İmparatoriçe alkışlıyor mu?
The Empress is applauding?
- İmparatoriçe nasıldı?
- No, what about the Empress? - Yes.
- Evet. İmparatoriçe!
The Empress!
Seyircileri görür görmez İmparator ve İmparatoriçe operayı hemen terk ettiler mi?
We want to know whether the Emperor and the Empress left the opera right away when they saw our people. On the contrary!
Aynen! İmparatoriçe özellikle kibarlık gösterdi.
The Empress was especially gracious.
Pardon? İmparatoriçe aşçıma benzediğimi sanacak!
Now the Empress believes that I look like my cook!
İmparator ve İmparatoriçe yarın Milano'dan ayrılarak...
The Emperor and the Empress are leaving Milan tomorrow to go to- - Where?