English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ K ] / Kapı çalıyor

Kapı çalıyor traduction Anglais

530 traduction parallèle
Tam salon cilalandığı zaman kapı çalıyor.
Doorbell when the hall's being washed down!
- Kapı çalıyor.
- Doorbell's ringing.
- Yine kapı çalıyor.
- Doorbell's ringing again.
- Kapı çalıyor.
- Doorbell!
Kapı çalıyor hayatım.
Doorbell's ringing, dear.
Hey, kapı çalıyor.
Hey, the door bell's ringing.
Kapı çalıyor.
There's the door.
Hayatım, biraz bekle, galiba kapı çalıyor.
Darling, just a moment. I think there's someone at the door.
Kapı çalıyor.
That's the doorbell.
Kapı çalıyor! Ne?
Vincenzo, the doorbell...
Kapı çalıyor.
Doorbell's ringing.
Kapı çalıyor.
♪ Who dat knocking at the door?
- Kapı çalıyor.
- Someone's at the door.
Yine kapı çalıyor.
There's the doorbell again.
Kapı çalıyor.
there's the front doorbell.
Kapı çalıyor.
That was the doorbell.
Bir misafir dedim kapımı çalıyor.
"'Tis some visitor,'I muttered, "'tapping at my chamber door,
Biri yanlış kapıyı çalıyor diyebilirim ya da hayatımın büyük romansı.
Well, I might say that there is someone at the wrong door or the great romance of my life.
Bu düğme alarmı çalıp kapıların açılmasını sağlıyor.
This button, it rings the alarm and opens the doors.
Kapımın eşiğinde Nulty adlı bir bohça duruyor ve polis olduğunu çaktırmamaya çalışıyor.
There's a little bundle on my doorstep named Nulty... who's playing at not looking like a cop.
- Birisi kapıyı çalıyor.
- Someone's knocking.
Ne pencereler açılıyor, ne kapılar kapanıyor, ve ne de musluklar çalışıyor.
And the windows don't open and the door won't shut and the plumbing won't work.
Kapı çalıyor.
That's the door.
- Biri kapıyı çalıyor.
- Someone's knocking
"Şimdi o, her kapıyı çalıyor."
"Now she goes from door to door"
Biri kapını çalıyor tavşan.
Someone knocking at your front door, rabbit.
- Will, birisi kapıyı çalıyor.
- Will, there's someone coming to call.
Sokağın aşağısında stajyer kapıcı olarak çalışıyor.
He works as an apprentice janitor down the street.
Herkes benim kapımı çalıyor.
Everybody knocking on my door.
Kapı zili çalıyor.
- The doorbell's ringing. - Yes.
Kapı çalınıyor.
There's a knock at the door.
Birisi kapıyı çalıyor.
There's someone at the door.
Kapıyı kim çalıyor?
Who is knocking?
Biri kapıyı çalıyor.
Someone at the door.
Ama yine de, onlar sahneyi kurmuşlar çünkü Mösyö de Sade, oyununda, Jean Paul Marat'nın nasıl öldüğünü ve küvetinde geçirdiği, Charlotte Corday kapısını çalmadan önceki, zamanı anlatmaya çalışıyor.
Quite on the contrary, they set the scene for in Monsieur de Sade's play, he has tried to show how Jean-Paul Marat died and how he waited in his bath before Charlotte Corday came knocking at his door.
Kapı çalıyor.
- It's ringing.
- Kapı çalıyor!
- It's ringing!
Onların her biri kapı ve pencereleri açmaya çalışıyor.
Those things are gonna be at every window and door in this place! We've got to get down into the cellar.
Birisi kapıyı çalıyor.
One knocks.
Lanet olası baş belası hâlâ kapıyı çalıyor.
Oh, that silly son of a bitch is on the door.
Kapımın önünde çöp olsa birisi beni zıvanadan çıkarmaya çalışıyor diye düşünürüm.
If there's trash in front of my door I think somebody's trying to freak me out.
( Araba kapısı kapanıyor, motor çalışıyor )
( Car door closes, engine starts )
Birisi kapıyı çalıyor.
Someone's been knocking for a while.
Tüm kapılar elektrikle çalışıyor.
All these doors are electrically powered.
Birisi kapıyı çalıyor.
what? Someone's knocking at the door.
Sanırım birisi kapıyı çalıyor.
Knocking at the door.
Emin değilim ama bana öyle geliyor ki şu anda birisi kapıyı çalıyor.
Look, I'm not absolutely certain But, well, I do rather get the impression That there is someone actually knocking
Kapıyı çaldım, çalışan kimseyi duymadım, anlıyor musunuz?
I knocked, but I couldn't hear anybody working', you see?
Koridorlarda yangın kapıları yok, ve su püskürtücüler çalışmıyor.
Corridors without fire doors, and the sprinklers won't work.
Eskiden 100 metre arkaya koşup geri geliyorduk... ama şimdi kapıyı açıyoruz ve... genelde çalıştığı gibi çalışmıyor.
Used to have to do the 100 yards through there and back again, but now we can just sort of open it and... it isn't working as well as it usually does. Ha!
Kapılardan, kilitlerden, etrafta dolaşan insanlardan ödüm patlıyor. Ağaçların altında, çalılarda birileri olacak diye.
I'm scared to death of doors, locks, people roaming around in the background... under the trees, in the bushes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]