Laver traduction Anglais
19 traduction parallèle
Billie Jean King düz setlerde yem oldu Laver ilk seti aldıktan sonra pestile çevrildi Pancho Gonzalez voleleri ve ters vuruşlarıyla mükemmel servisler atarken ağdan emilip iki dakikada yutuldu.
Billie Jean King eaten in straight sets Laver smothered whole after winning the first set and Pancho Gonzalez, serving as well as I've ever seen him with some superb volleys and decisive returns off the backhand was sucked through the net and swallowed in under two minutes.
Laver Enstitüsü'nden Profesör Rosewall.
Professor rosewall of the laver institute.
Mösyö Potel ve bu kağıtlar denizotundan yapılmış.
Monsieur Potel and this paper making of laver stoke.
Laver, işte bu yolu denedi.
Laver has to duck out of the way of that one.
Laver'ın sahip olmayacağı bir şey daha var.
One that Laver can't get.
Ve bunun gerçekleşmesi çok zor.
And he zings another powerful forehand past Laver.
Bu Rod Laver'ın raket tutuş tarzıdır.
This is the grip that Rod Laver used.
Sokak'ta 8-12 yaş grubuna tenis dersi vermeye başladı. Laver'i bilir misiniz?
Are you familiar with Laver?
# Aynen kurumuş laver üstüne # pilav sıkıştırır gibi.
All yours # Just like the rice stuck # on the dried laver
Laver gibi sen de tenisin şairlerinden biri olabilirdin.
You could be a poet with the racket like Laver was.
Suyosunu yapacağım.
I'm going to make laver bread.
- Bir fare değilim.
- I do not look laver.
- Ortağınım, konuşmak istiyorsun.
I know that you do not look laver.
Sebzeleri niçin yine aynı yerden aldın anne?
Why would you buy the laver at that place again, Mom?
Bana soracak olursanız, Rod Laver Arena'da olup da bunca sıcağa rağmen bu maça tanıklık etmek...
For me, sitting in the Rod Laver Arena with the sun having long since set, and the heat...
Şaka mı bu?
Laver du sjov?
Soya filizli çorbayla kimçi ve ıspanak, kurutulmuş yosun ve levrek en iyi kahvaltıdır.
Bean sprout soup with kimchi and spinach... Dried laver and mackerel... That's the best meal.
Günün menüsü : Soya filizli çorba, kimçi ıspanak, kurutulmuş yosun, levrek.
Today's lunch : bean sprout soup, kimchi, spinach, dried laver, mackerel.
Zira eninde sonunda, hayatın içerdiği tek şey bir anlamı olan tek şey kazanmaktır.
Newcombe, Roche. Glory days. Rod Laver.