Maxim traduction Anglais
412 traduction parallèle
Maxim'in Yerel Ateşlilerine göndermek için bazı fotoğraflar çektirmek zorundaydım.
I just had some pictures taken for my Hometown Hotties submission to Maxim.
Aman Tanrım Maxim'in Yerel Ateşlileri.
OMG, it's from Maxim's Hometown Hotties.
Geçenlerde Maxim's'deydim. Ağzına kadar doluydu.
Maxim's was packed.
- Maxim's ha... Ben de hiç bilmiyorum.
- Maxim's... don't know it either.
Maxim modeli mitralyözleri biliyorsunuzdur sanırım.
I suppose you know the Maxim gun?
Ailem bana Maxim der.
My family call me Maxim.
Peki, Maxim.
Yes, Maxim.
Teşekkür ederim, Maxim.
Thank you, Maxim.
Ah, Maxim, ne güzel.
Oh, Maxim, how lovely.
Ah, Maxim!
Oh, Maxim!
Maxim'in gayrimenkullerini yönetirim.
I - I manage the estate for Maxim.
Maxim'in yokluğunda korkunç iş birikmişti.
Fearful lot of stuff piled up while Maxim was away.
- Elimden geleni yaparım, Maxim.
- I'll do my best, Maxim.
- Güle güle, Maxim.
- Good-bye, Maxim.
Ben... ben Maxim'in karısıyım.
I-I'm Maxim's wife.
Maxim'i bulmaya çalışayım, olur mu?
I'll try and fiind Maxim, shall I?
Maxim'in size anlatmış olduğunu sanıyordum.
I should have thought Maxim would have told you.
Maxim, ne zaman, eski günlerdeki gibi, partiler vereceksin burada?
Maxim, when are you going to have parties here again like the old days?
Maxim'i çok seviyorsun, değil mi?
You're very much in love with Maxim, aren't you?
Maxim ne diyor bu konuda?
What does Maxim say about it?
Ama Maxim'in bir şey söyleyip söylemediğini merak etmiştim.
But I wonder Maxim hasn't been at you.
Eski Maxim ve huysuzlukları konusunda endişelenmemelisin.
You mustn't worry about old Maxim and his moods.
Pekâlâ, hoşça kal, Maxim, eski dostum.
Well, good-bye, Maxim, old boy.
Ayrıca Maxim'in böyle görünmesini sağladığın için de seni kutlarım.
And I must congratulate you on the way Maxim looks.
Maxim!
Maxim!
Maxim, ne oldu?
Maxim, what is it?
Maxim'in karısıyla beraber dönüşü şerefine bu haftalık kira alınmayacağını kiracılara bildiriyordum.
Notifying all the tenants that, in celebration... of Maxim's return with his bride, this week's rent will be free.
Ah, bu Maxim'in fikri miydi?
Oh, was that Maxim's idea?
Şey, Maxim bir şey yapılmasını isteseydi, bana söylerdi sanırım.
Well, I think if Maxim wanted anything done about it, he'd tell me.
Maxim onu teşhis etmeye gitmişti.
Maxim went up to identify her.
Ne zaman biriyle tanışsam Maxim'in kız kardeşi, hatta hizmetçilerle hepsinin aynı şeyi düşündüğünü biliyorum.
All the time, whenever I meet anyone, Maxim's sister or even the servants, I know they're all thinking the same thing.
Maxim ile evlenmenize ne kadar memnun olduğumu anlatamam size.
I can't tell you how glad I am that you've married Maxim.
Hele Maxim, hiç.
Maxim least of all.
- İyi akşamlar, Maxim.
- Good evening, Maxim.
- Ah, keşke balayımız sonsuza dek sürebilseydi, Maxim.
- Oh, I wish our honeymoon could have lasted forever, Maxim.
Maxim, sana söylemek istiyordum, ama, eee, şey, unutmuşum.
Maxim, I wanted to tell you, but, um, well, I forgot.
- Ah, hayır, Maxim, sen yap.
- No, you do it.
Maxim, sorun ne?
Maxim, what's the matter?
Maxim, neden böyle söylüyorsun?
Maxim, why do you say this?
Ah, Maxim, Maxim, bütün gün nerede kaldın!
Oh, Maxim, Maxim, you've been gone all day!
- Ah, Maxim, iğrençleşme.
- Oh, Maxim, don't be disgusting.
Ah, Frank, Maxim'i gördün mü bir yerlerde?
Oh, Frank, have you seen Maxim anywhere?
Bu, Maxim için çok zor olacak.
It'll be so hard on poor Maxim.
Ben gidip Maxim'i arayacağım.
I'll go and look for Maxim.
Maxim.
Maxim.
Maxim, her şeye baştan başlayamaz mıyız?
Maxim, can't we start all over again?
- Hayır, Maxim, hayır.
- No, Maxim, no.
Maxim, bana ne söylemeye çalışıyorsun?
Maxim, what are you trying to tell me?
Mesele bu, değil mi, Maxim?
That's it, isn't it, Maxim?
Nereden biliyordun, Maxim?
How did you know, Maxim?
Ah, lütfen, Maxim, öp beni, lütfen.
Oh, please, Maxim, kiss me, please.