Minnettârım traduction Anglais
26 traduction parallèle
Minnettârım.
I'm grateful.
Benim için yaptıkların için sana minnettârım.
I'm really thankful for what you've done to me.
Bu araziyi bana kiralamasından dolayı minnettârım.
I'm very grateful for him lending this land to me.
Minnettârım Dr. Kim, ama Oliver'ın sorunlarından haberdarım.
- I appreciate it, Dr. Kim. But I'm well aware of Oliver's issues.
Minnettârım.
I appreciate it.
Bakın, benim için gösterdiğiniz çabalara minnettârım ama 40 yıl geçmiş aradan.
Look, I appreciate your efforts on my behalf, but it's been 40 years.
Minnettârım Joy.
And I really appreciate it, Joy.
Bunun için, minnettârım, ama buraya kadar.
For that, I am grateful, but this is over.
Minnettârım.
I appreciate that.
Yaptıkların için minnettârım Tom.
I appreciate what you're doing.
Tekrar traş olduğun için minnettârım.
Ooh, appreciate you shaving again.
Yaptığınız her şey için minnettârım.
This is all so generous.
Minnettârım.
Appreciate it.
Gerçekten çok minnettârım.
I really appreciate it.
- Bunun için minnettârım.
And I appreciate that.
Teşekkür ederim, size minnettârım.
Thank you. I- - I appreciate you- -
İzin verdiğin için minnettârım.
Thanks for letting it happen.
Benim için tehlikeye girmene minnettârım, Harp.
Appreciate you sticking your neck out for me, harp.
Benim için taşındığın için sana minnettârım.
I do appreciate you relocating for me.
Tanrı'm, yiyeceğimiz nimetler için sana minnettârız.
Lord, thank You for this bountiful gift we are about to receive.
Minnettâr değildim, onun için gönülsüz işler yapmıştım.
Out of gratitude, I've done reluctant things for him.
Maia'yı geri getirdiğin için sana hep minnettâr kalacağım, ama intihar ettin.
I will always be grateful for you for getting Maia back, but you attempted suicide.
Ona yardım edersen minnettâr olurum.
I'd be grateful if you could help him.
Ve ben bunun için hep minnettâr kalacağım.
And I will always be grateful for that.
Sana gerçekten minnettârım.
I am very grateful.
Yüce Tanrım ya da her kim dinliyorsa bu alçakgönüllü güzel sofra için sana minnettârız.
Dear Lord, or whoever is listening, thank you for this beautiful meal when there are so many who have so little.