Ne buldum traduction Anglais
2,015 traduction parallèle
Az önce ne buldum inanamazsın.
You won't believe what I just got.
- Bakın ne buldum.
Hey, look what I found.
- Bil bakalım ne buldum.
Guess what I found.
Maple caddesindeki kuyumcuya gittim ve bak ne buldum.
I went to that jewelry store on Maple And look what I found. - You like it?
Hey, bak ne buldum.
Hey, look what I found. Our friendship bracelets.
Bak burada ne buldum!
Look what I found here!
- Bakın ne buldum. - Tanrım.
- Look what I found.
Bebeğim, tahmin et ne buldum?
Good. Baby, guess what I found.
Cameron tahmin et ne buldum.
Cameron, guess what I found.
Ben de fotoğrafların tümünü gözden geçirdim ve bak ne buldum?
So, I went through those photos and I found this.
- Bakın, ne buldum.
- Look what I found.
Hey, çocuklar, bakın ne buldum.
Hey, guys, look what I found.
Anne, baba, bakın tuvalette ne buldum.
Mommy, Daddy, look what I found in the toilet.
Bakın ne buldum.
Look what we got here.
Hey, bakın ne buldum!
Hey, look what I found- -
Hey Jonesy, büyük annemin sandığında bak ne buldum.
Hey, Jonesy. Look what I found in Gramma's trunk.
Leakey, bahçenin aşağısında ne buldum tahmin et?
Leakey, so guess what I found down the garden shed?
Bak üzerinde ne buldum!
Look what i found on him.
Bak, ne buldum.
Hey. Look what I found.
Anne, bak ne buldum.
Hey, Mom! Look what I found.
Bakın kaldırımda ne buldum, terasınızdan düştü.
Look what I found in the kerb, they fell from your terrace
- Bak ne buldum anne.
- Look what I found, Mama.
Bak ne buldum!
Look what I found!
Moto Guzzi kullanan, siyah Arai kasklıların sabıkalarına... baktım. Bil bakalım ne buldum.
I did a run on criminal records for Moto Guzzi drivers in black Arai helmets, and guess what I found?
Bakın ne buldum.
Look what i found.
Sende ne buldum bilmem ki.
What did I ever see in you?
Öğlen vakti onun dükkanına uğradım ve bak ne buldum?
I stopped by his shop this afternoon, And guess what I discovered?
Bak, çöpte ne buldum.
Look what I found in the trash.
Bakın ne buldum.. barda alışveriş yaparken
Picked up at the station. She would bar owners have threatened. She waved with it.
Bakın ne buldum!
Look what I found!
Bak ne buldum.
Look what I found in my... There.
Bak etrafta gezinirken ne buldum.
Look at what I found sneaking around outside.
Temple'ın dolabının dibinde ne buldum tahmin et?
Guess what I found balled up in the bottom of Temple's closet?
Her ne kadar sunduğu imkanlarına bayılsam da kendimi ev yemeğine özlem duyarken buldum.
Oh, yeah, and as muchas I love the amenities, found myself cravinga home cooked meal.
Arnett ile Sutton arasında ne bağlantı buldum, biliyor musun?
You know how many connections I have found between Arnett and Sutton?
Bak, ne buldum.
Look what I found.
Sonra Gonzales'in boş zamanlarında ne yapmaktan hoşlandığını buldum.
Then I found out what Gonzales liked to do on his off time.
İşte buldum, iki tane, ikisi de erkek. Sende ne var?
Here we go, two of them, both male.
lifin ne olduğunu buldum tavuskuşu tüyü her parçan hep beni bozuyor seni rahatlatacağım Sweets.
What I thought was silk, turns out to be a thread from the after-feather of a peacock. You and your particulates always ruining the day for me. Okay, look, I'm going to go relieve Sweets.
Bak ne buldum.
Look what I found.
Ne yapacağımızı sonunda buldum.
I finally figured out what we're gonna be making.
- Ne olduğunu buldum.
- You know what this is?
Ne kadar zor olabileceğinin önemi yok. Yaşadığımız hayatı seviyorum. Hayatımın anlamını buldum.
It may be hard... but my life now feels more meaningful than ever.
Buldum, Ne yapacağımızı biliyorum.
I got it. I know what to do.
Bilirsin, garson, en sonunda senin sorununun ne olduğunu buldum.
You know, waitress, I finally figured out what is wrong with you.
Ne bulduğumu görmelisin. İki kız kardeş buldum...
You should see what I found.
Ne yapmam gerektiğini buldum.
I figured out what I'm supposed to do.
Rehber ruhun benden ne yapmamı istediğini buldum.
I figured out what my spirit guide wants me to do.
Ne yapacağımızı buldum.
I know what we're gonna do.
Bak ne buldum.
Look what I've found.
Bana ne hediye alacağını buldum.
Now I know what you can give me as a present.
buldum 1029
buldum seni 20
buldum onu 66
buldum işte 16
ne buldunuz 75
ne buldun 232
ne bu 443
ne bunlar 26
ne bu şimdi 28
ne bu böyle 40
buldum seni 20
buldum onu 66
buldum işte 16
ne buldunuz 75
ne buldun 232
ne bu 443
ne bunlar 26
ne bu şimdi 28
ne bu böyle 40