Odi traduction Anglais

Odi et amo. "Nefret ederim ve severim." Catullus.

"Odi et amor", "I hate and I love." - Catullus.

Rok rok krek tin siz odi.

Gloakn, gloakn, aet im sins! Vortex...

Adını ODİ koydum. Olimpos Doping İksiri.

I called it EPO, Elixir Pro Olympics.

Senin ODİ hazır mı?

Is the EPO ready?

Odi et amo.

Odi et amo.

- Günaydın, Odi.

- Good morning, Odi.

Görüşürüz, Odi.

See you, Odi.

Odi bozuldu.

Odi has broken.

Odi'nin seni arabayla buraya getirmesine izin verdiğini söyleme sakın.

Don't say you let Odi drive you here.

- Odi'nin araba sürmesine izin mi verdin?

- You let Odi drive the car?

- Odi mükemmel bir şofördür.

- Odi's an excellent driver.

- Odi asla...

- Odi would never...

- Baba Odi insan değil, bir makine.

- Dad, Odi's not human, it's a machine.

Adı Odi.

- It is... Odi.

Odi?

Odi?

- O şeyi geri dönüşüme vermelisin.

- You have to recycle it. - Odi.

- Odi. Adı Odi.

His name is Odi.

Mathilda Odi'nin öldüğünü söyledi.

- Mathilda says that Odi is dead.

Odi bozuldu.

- Odi is broken.

Odi'nin yaptığı her şeyi yapabildiği sürece uygundur.

As long as it can do what Odi could.

Odi'nin ardından baban için bir tane alıyorduk bu da bedavaya geldi.

We were getting one for your dad, after Odi, and we got this for free.

- Odi?

- Odi?

Odi!

Odi!

- O Odi değil.

- It's not Odi.

Tatlım Odi değil o.

- Honey, it's not Odi.

- Bu büyük babamın Odi'si.

- It's grand dad's Odi!

Nasılsın Odi?

How do you do, Odi?

O öldü Odi.

He's dead, Odi.

Odi ile Vera'yı?

Odi and Vera.

- O bir gemiydi, Odi.

- It's a boat, Odi.

- Kolunu kaldır. Odi.

- Raise you arm.

- Kolunu kaldır, Odi.

- Raise your arm, Odi.

Bu hoş değil, Odi!

That's bad, Odi!

Odi'yi verdim onlara.

They collected Odi.

Vera bu adamı tanımlarken bayağı inandırıcıydı ve Odi'yi tanımladı.

Vera was so convincing when she described this man, and exactly like Odi.

Vera'ya Odiyle çektirdiğimiz resimleri göstermiştim.

I have showed her pictures of me and Odi.

Arkamızdan atlı kovalıyor gibi sür, Odi!

Drive like hell, Odi!

Arkamızdan atlı kovalıyor gibi sür, Odi!

Drive like hell, Odi.

Odi.

Odi.

Adım Odi.

My name is Odi.

" Odi et amo. quare id faciam, fortasse requiris?

" Odi et amo. quare id faciam, fortasse requiris?

Odi!

ODI!

Odi.

Oh, Odi.

Hadi gel Odi.

Come here, Odi.

- Odi'yle ilgilen, şarj edilmesi gerekiyor.

Attend to Odi, he needs power.

- Dinle Odi.

- Listen, Odi.

Odi, sen beni bekledin.

Odi, you waited for me.

- Odi, iki pilin var.

- Odi, you have two batteries.

- Odi, tamamen iyileşti mi?

- Odi, is he completely healthy?

- Oraya gitmen Odi'nin hatası mı?

- Is it Odi's fault that you went down there?

Sen ne konuşmak istiyordun? Odi'yle ilgili mi?

What was it you wanted to talk about?