Sora traduction Anglais
276 traduction parallèle
Ben... burada münakaşa ettikten sora Taylor ve Paul'ün peşinden çıktım.
I... I followed Taylor and Paul after they quarrelled here at the house.
Bir şey sora -
Can you tell me anything -
Ama ben sadece birşey sora- -
But I was only going to ask...
Düğünden sora, hizmetkarlar içinde bir eğlence düzenlendi.
The servants had their own party, after the wedding
Sadece Pavne bölgesinden güvenli bir şekilde dolaşmak için önce kuzeye, sora da aşağıdaki Missouri'ye gitmek istemediğimi biliyordum.
I certainly didn't want to go north, then east down the Missouri... just to make a big, safe swing through Pawnee country.
Perry'nin tenis kortlarında öldğünü söylediği günden bir gün sora, bu avcılık lisansını almış.
He took out this hunting license... the day after Perry said he dropped dead on the tennis court.
Aslında ben Soralıyım. Napoli ve Roma arasında.
Actually, I'm from Sora, between Naples and Rome.
Şu halatı çözün, sora da tekneye atlayın.
Er, cast this line off down here and then hop aboard.
Sora size sınav yapacağım.
- Garber, what's the matter with you?
Pekâlâ, ama işten sora hastaneye gidip annemi görmeliyim.
All right, but I have to go see my mother at the hospital after work.
Sora oğlum ve ben seyahate çıkacağız.
Then we'll go traveling, me and my kid.
Sora sıcak bir duş al.
Take a hot shower later.
Kıyafetlerinden oyuna sora gelicek mi?
Wearing hose to play?
Sora yatak odasına götüreceğim. Yatağa yatıracağım ve ayaklarından yalamaya başlayacağım.
After'll be entered into spaæu room oboriæu on the bed, poèeæu the toes, after that I'll lick the...
Sora helayı tırmıklayıp üstünü kapatmamı söyledi.
Sora was sent to tell me I must rake and cover the latrine.
- Soyulduktan sora deliye döndü.
And he'd sit down to a steak pizzaiol'right after.
Homer, trabzanı geçinceye kadar 14 feet yukarı zıpla trabzanı geçtikten sora ters takla atıp bir feet doğu yönünde ilerle.
Homer, 1 4 and a half big ones as the crow flies, inside the fence hold the backflips until you see the driver, slide one big one due east.
Gün doğumundan sora onu oradaki yolda gördüm. Atındaydı.
I seen him ride off yonderways right after sunup.
Baba, sena önemli bir şey sora bilirmiyim?
Sure. Does it have to be good?
Bir şey sora...
Could I have your...
Sora sora.
I asked.
Peki sora, ne?
But then what?
Bundan sora gözlere karşı saplantılı oldu.
After that, he was possessed by the eye.
Zaman, uzay ve sonsuz evrenin ebedi yaratıcısıyla konuşma fırsatını yakalayıp sora sora ayakkabısını nerden aldığını mı sordun?
You had one chance to talk to the eternal creator of time, space and the infinite universe and all you asked is where he got his shoes?
Üsteğmen D'Sora az önce torpido hangarında bana, çok tutkulu denebilecek bir öpücük verdi.
Lt D'Sora just gave me what could be considered a very passionate kiss in the torpedo bay.
Üsteğmen D'Sora ile bir ilişkiye başlamalı mıyım?
Should I pursue a relationship with Lt D'Sora?
Yine de,... Üsteğmen D'Sora benim komutam altında.
However,..... Lt D'Sora serves under my command.
Kahvaltılardan sora rock yaparız.
We can rock out after breakfast.
100 ) } Kono sora wo daite kagayaku 100 ) } Shounen yo shinwa ni nare
"kono sora wo daite kagayaku shoonen yo shinwa ni nare"
Ve, çocuk, ayağa kalk ve ateşin efsanesini kucakla.
Kono sora wo daite kagayaku. So boy, stand tall and embrace the fire of legend...
Ve, çocuk, ayağa kalk ve ateşin efsanesini kucakla.
150 ) } Kono sora o daite kagayaku who embrace these heavens and shine
100 ) } Bu göğü sarmala ve parılda.
Kono sora wo daite kagayaku. So boy, stand tall and embrace the fire of legend...
- Biz buradaydık ve sora ımm görünmez bi kaza oldu.
- We were just in here, and then, um, freak accident.
Bundan sora gülmeyeceğim.
I won't laugh anymore.
Bütün yaptıklarından sora, senden bir ricam daha olacak.
After all you have done, I must ask one more service.
Yuri Georgievich, bu telaş nedir, sora bana anlatayım.
Yuri Georgievich, why all the fuss, just ask me, and I'll tell you.
Sora?
Sora?
Sora.
Sora.
Acelen mi var, Sora?
In a hurry, Sora?
Evinden çok uzaklardasın, Sora.
You're a long way from your home, Sora.
Ama en azından orasu bir yer, Sora.
But at least it's somewhere, Sora.
Sora görüşürüz.
See you later.
Pişman olacaksın az sora, atın elden gidecek?
So what are you doing now with the leader?
Kişisel bir soru sora bilirmiyim?
May I ask you a personal question?
Sora da yaban domuzunu vurdun.
And then you shot the wart hog.
Önce ıslanırlar, sora aşık olurlar.
They too get wet first and then they fall in love.
Sora!
Sora!
- Öğleden sora bir tane alayım
I'll order one this afternoon.
Ona sora...
Could you ask him?
100 ) } Kono sora wo daite kagayaku 100 ) } Shounen yo shinwa ni nare
Shonen yo shinwa ni nare. Embrace the universe like a blazing star!
100 ) } Kono sora wo daite kagayaku 100 ) } Shounen yo shinwa ni nare
Young boy, become a legend.