Spirit traduction Anglais
14,860 traduction parallèle
Vücudu daha iyi iyileştirmesi için ruhu yönlendirmenin yolunu biliyorum ben.
I know how to reorient the spirit to better heal the body.
Vücudu iyileştirmesi için ruhu kullanıyorsunuz.
Spirit... to heal the body.
Ruh diye bir şey yoktur!
There is no such thing as spirit!
Onların yiyeceği yerde ruhu onlara girer.
His spirit will enter them if they eat it.
"Ağlayan hayaleti 6 ve 26. caddelerde gördüm."
"Wailing spirit sighted at 6th and 26th."
Kalplerimize hayat ver, doğru yolu bulmamıza izin ver.
Breathe life into our hearts, by the insertion of your divine spirit.
Ama onun ruhuna sahipsin.
But you have his spirit.
NGochi öldüğüne göre sizce Batı Afrika'ya demokrasi gelir mi?
Do you think a spirit of democracy can carry over into West Africa... Now that's NGochi's dead?
NGochi öldüğüne göre sizce Batı Afrika'ya demokrasi gelir mi Sayın Bakan?
Do you think, minister, that the spirit of democracy can carry over into West Africa now that NGochi is dead?
Ruh rehberini yönlendiriyorum.
I'm channeling from your spirit guide.
Baba, oğul ve kutsal ruh adına...
In the name of the father, the son, and the holy spirit...
Diyorum ki, ben kendi ruhumuzdan bir baba arayışındayım.
I mean, I search for the need of a father of our spirit.
Aşağıda "sikicin" vibe var, Kesinlikle Noel ruhu değil.
"fuck you" vibe down there, definitely not Christmas spirit.
Evet, dinle, ben onun ruhunu alıyorum, ama...
Yeah, listen, I get the spirit of that, but...
- İyi ruhlu olsa da.
- Good spirit, though.
Onun yüreğinde Panama'nın ruhu var.
He has got the spirit of Panama in his heart.
İnsan ruhunun bir cömertliği olarak yapacağınız yardımlara müteşekkir olurum.
Hey-o! Now that is the generosity of the human spirit and I appreciate that.
Efsaneye göre, ruhlar dünyasının koruyucuları kayalarda ve ağaçlarda yaşarmış ve bir gün dünyamıza geri döneceklermiş.
Legend says, that the guardians of their spirit world lived in the rocks and the trees and that one day they're going to come back into our world.
Bu kadın bilmiyor muydu ki, bedeni Tanrı'dan aldığı Kutsal Ruh'un bir tapınağıdır?
Does she not know that her body is the temple of the holy spirit, which she received from God?
".. ve her ruhu onun yükseliğine eğ...
" and bend up every spirit to his full height.
Derin ve değişken bir doğa, bireysel anlamda harika bir ruh ve hayat sahnesinde önemli bir rol alabilirler.
A deep and mercurial nature. Great spirit of individuality. And can play an important part on life's stage.
Kartal'ın ruhu geleceği gözlüyor olacak.
The spirit of the Eagle, will watch over the future.
Ruhani hayvanın ne?
What is your animal spirit?
Ruhun var, Camille, ama dansta berbatsın.
You have spirit, Camille, but your dancing sucks.
- eski neşesi kalmadı.
- She's lost her spirit.
Ruhlar aleminde beş yüz yıl geçirince, ufak tefek bir iki numara öğreniyorsun.
500 years in the Spirit Realm, you pick up a thing or two.
Taa ki ben, Kai'yi ruhlar alemine sürgün edene dek.
I banished Kai to the Spirit Realm.
Ruhlar alemine geri dönüş.
Back to the Spirit Realm.
Seni ruhlar alemine geri göndermeliyim.
Gotta send you back to the Spirit Realm.
Ben ise bir ruh savaşçısıyım.
And I am a Spirit Warrior.
Cidden beni ruhlar alemine geri gönderebileceğini mi sanmıştın?
You really thought you could send me back to the Spirit Realm?
Vay canına, ruhlar alemi.
Whoa! The Spirit Realm.
Oogway bunu ruhlar alemindeyken bana verdi.
Oogway gave it to me in the Spirit Realm.
Kumar ruhu yok eder.
Gambling destroys the spirit.
Ruhunun en çok ihtiyaç duyduğu şeyde kendini inkar edersen, işte o zaman hayatının en büyük hatasını yaparsın.
Then you will be making the greatest of mistakes, for you will deny yourself what your spirit needs most.
Ama asi bir ruh kendisine sadece cezayı çeker.
But a rebellious spirit invites only retribution.
Fırlatır ruhunuzu Tanrı, Piyanistlerin ritimdeki
He fumbles at your spirit As players at the keys
Keşke senin nazik ruhuna sahip olabilseydim.
I wish I had your gentle spirit.
Affedersiniz bayım, içimizde istek var ama biz katil değiliz.
- I beg pardon, sir. The spirit here is willing, - but we are not killers.
Daha sonra da kasabanın yarısıyla birlikte daha önce görmediğim bir huşuyla dua ettiğini görmüştüm.
And later, I saw him preaching to half the town with a spirit that I have neither seen before nor since.
İçinizi O'nun ruhuyla doldurun bırakın içinizdeki şeytanları kovayım.
Fill yourself with His spirit and I will chase away your demons.
Ruhun seni buraya sürükledi.
The spirit led you here.
Günahlarını bağışlaması, Kutsal Ruh'un onu kutsaması ona cennetin kapılarının açılması ve ebedî yaşam vermesi için dua ettiniz.
- Forgive their sins and will start in the Holy Spirit. - That she can reach the kingdom of God and eternal life.
Tanrı, O'nun oğlu ve Kutsal Ruh sizi kutsasın, korusun ve kollasın.
The Father, the Son and the Holy Spirit... bless and protect you.
Faşist yanılgılarının, ruhumuzu kirletmesine izin vermeyeceğiz.
We will not allow fascist fallacies to poison our spirit.
Ruh buradaysan hemen bizimle konuş.
If you're here, spirit, speak to us now.
Ruh buradaysan bizimle hemen konuş. Bize ne istediğini söyle.
If you're here, spirit, speak to us now.
Cassie'den ne istiyorsun ruh?
What do you want from Cassie, spirit?
Konuş bizimle ruh.
Speak to us, spirit.
Bu ruhun onun ölmesini istediğini düşünüyor ve anlaşılan doktoru doğaüstü sebeplere ihtimal vermemiş.
She feels that this spirit wants her dead, and apparently her doctor's dismissed the possibility of supernatural causes.
Öbür dünyalı ruh konuş bizimle.
Speak to us, oh, spirit from the great beyond.