Tehlikedesin traduction Anglais
340 traduction parallèle
Lütfen sevgilim, burada olduğun her dakika tehlikedesin.
Please, darling, every minute you're here you're in danger.
Tehlikedesin.
You're in danger.
Patron, tehlikedesin.
Boss, you're in danger.
Nellie seni tanıdıysa burada tehlikedesin.
If Nellie recognized you, it won't be safe here.
Burada tehlikedesin Snakeskin.
You are in danger here, Snakeskin.
- Snakeskin, burada tehlikedesin.
- Snakeskin, you're in danger here.
Tehlikedesin, beyaz.
Very dangerous, white. Very dangerous, white.
Tehlikedesin! Bekle!
Wait, wait, danger.
Tehlikedesin, elbette gelmeliydim!
You're in danger, of course I've to come!
İnan bana sen de tehlikedesin.
Believe me, you're in the firing line.
Kardeşim aman dikkatli ol, çok büyük bir tehlikedesin.
Brother, be warned, you stand in great danger.
- Sen zaten tehlikedesin.
- Your ass is already on the line.
Buraya seni uyarmaya geldim, tehlikedesin.
I've come to warn you. - You're in great danger.
Çok büyük bir tehlikedesin bence.
I think you're in grave danger.
Korkunç bir tehlikedesin.
You're in terrible danger.
Tehlikedesin
You're in danger
Sen tehlikedesin Gelfling ve ben seni terk etmek zorundayım.
You are in danger Gelfling and I must leave you.
- Yani tehlikedesin.
- So you're in danger.
Sen de tehlikedesin.
You must be in danger too.
Bay Magee, çok büyük tehlikedesin.
Mr. Magee, you're in terrible danger.
Sen tehlikedesin!
You are in danger!
Mesele şu ki şu anda cidden tehlikedesin.
The thing is, though you're in danger. Without a cédula they can grab you, comprende?
Çünkü tehlikedesin.
Because you're in danger.
Sandığından daha büyük tehlikedesin.
You are in greater peril than you think.
Bak, şu anda konuşamayız. Tehlikedesin. Anladın mı?
Listen, we cannot talk here, you're in danger, all right?
Tehlikedesin.
You are in danger.
Büyük tehlikedesin Jeremy.
You are in grave danger, Jeremy.
- Anne, tehlikedesin.
- There's danger.
Tehlikedesin, evden hemen çık.
You're in danger.
Büyük tehlikedesin.
In bad danger!
Molly, tehlikedesin.
Molly, you're in danger.
Molly. Tehlikedesin, kızım.
Molly, you in danger, girl.
Çok büyük tehlikedesin.
You are in deep, deep trouble.
Burada tehlikedesin.
You're in danger here.
ondan benim için birini gönderdi sende şimdi tehlikedesin.
So he sends somebody for me. Now you are in danger too.
Hep tehlikedesin.
Out there on the edge.
Ama tehlikedesin düşmanların çok kurnaz!
But your enemies are envious. You are in danger.
Hissettiğinden daha öte bir tehlikedesin.
There is more at stake than your feelings.
Büyük tehlikedesin, kaptan.
- Perhaps. - And you don't want credit for this? No.
Yaşadığı sürece tehlikedesin.
For as long as he's alive.
Hangi noktada, sen zaman akışı dalgalanmasında tehlikedesin.
At which point, you're in danger of a time-flow ripple.
Ama tehlikedesin.
But I think you're in danger.
Haklıysan, tehlikedesin demektir.
If you're right, you're in danger.
Artık sen de tehlikedesin.
Now you're in danger.
Sende tehlikedesin.
You're in danger, too.
- Sen daha çok tehlikedesin..... Jolinar'ın anılarını taşıyorsun.
- I'll stay. - You are even more vulnerable since you contain the memories of Jolinar.
- Woody, burada tehlikedesin.
- Woody, you're in danger here.
Tehlikedesin.
You're hot.
- Sen tehlikedesin.
- You are in danger.
Eğer yanılıyorsan tehlikedesin.
Danged if you ain't right.
Ciddi bir tehlikedesin.
I know what you think of me, but, look, you gotta talk to me. You are in serious danger.
tehlikedesiniz 19
tehlikeli 173
tehlikeli mi 56
tehlike 194
tehlike yok 40
tehlikelidir 25
tehlike mi 17
tehlikeli olabilir 67
tehlikeli değil 16
tehlike geçti 40
tehlikeli 173
tehlikeli mi 56
tehlike 194
tehlike yok 40
tehlikelidir 25
tehlike mi 17
tehlikeli olabilir 67
tehlikeli değil 16
tehlike geçti 40