Toplanın traduction Anglais
2,498 traduction parallèle
Tamam, işe yaramazlar. Toplanın.
Okay, team worthless, huddle up.
Toplanın isterseniz.
Team up if you want.
NATO gibi toplanın?
Team up like NATO?
Millet, toplanın.
Everyone, gather around.
Toplanın.
Bring it in.
- Toplanın!
- Bring it in!
Toplanın!
Line it up on the 40.
Toplanın.
Bring it up.
Toplanın hadi.
Bring it in.
Toplanın.
Gather up.
- Toplanın çocuklar!
- Bring it in, guys.
Ördek bu, değil mi? Tamam, toplanın.
OK, you lot.
Hadi erkekler kızlar toplanın.
Come on boys and girls. Gather round.
Toplanın, hadi.
Bring it in. Come on.
Etrafımda toplanın bakayım.
Gather round, gang.
Action Delivery Force : toplanın!
Action Delivery Force : assemble!
Takım toplanın!
Team assembled!
Birinci sınıflar, toplanın!
First graders, gather around!
Toplanın bakalım.
- Pile up. Come on.
Tamam, hadi toplanın.
OK, let's huddle up. Come on.
Toplanın!
Assembly!
Okul avlusunda toplanın!
Assembly in the schoolyard!
Gençler, toplanın.
Guys, tighten up.
Pekala millet toplanın.
Okay, boys bring it over here.
Lütfen salonda toplanınız.
Please assemble in the Auditorium.
Pekala toplanın birlikte dua edelim.
All right, let's bring it in! We're gonna say a prayer!
Geri kalanınız, toplanın.
Rest of you, gather up.
Tüm erkekler, toplanın! Toplanın!
All men, up!
Toplanın.
Pack it up.
Jamie hadi toplanın
Jamie, come on, liven them up! Come on, lads. I don't want to be out here all day.
Tamam toplanın hadi
Bang up. Come on, bang up.
Toplanın, işimiz bitti.
Wrap it up. We're done.
Pekâlâ, hepiniz toplanın! Size gösterecek bir şeyim var!
All right, everybody gather'round!
Beş dakikanız var, sonra evin önünde toplanın.
You have five minutes. Then in front of the house.
Toplanın, toplanın!
Huddle up! Huddle up!
Toplanın!
I know.
Geçtiğimiz sekiz yıl boyunca her perşembe akşamı arkadaşlarımızla birlikte bu çatı altında toplanıp tam olarak bu noktada, peynir ve sosla kaplanmış hamuru yedik günün olaylarını tartıştık ve evet, bir iki kez gülmüşlüğümüz var.
Every Thursday night for the last eight years, you and I and our friends have gathered here in this very spot to break bread covered with cheese and sauce, discuss the issues of the day, and yes, share a laugh or two.
Pekâlâ, herkes okusun, yarın toplanıyoruz.
Okay, everybody read and we'll get together tomorrow.
Ama, bir keresinde zeki adamın biri bana şöyle demişti,... "Eğer bir yerde fazla kalırsan hiçbir yere gidemezsin." Bu yüzden kızım ve ben Thorpe Girişim'in toplanıp doğuya, New York şehrine taşındığını mutlulukla sizlere duyuruyoruz.
But a wise man once told me "if you stay in one place long enough, you'll never go anywhere" which is why my daughter and I are very pleased to announce that Thorpe Enterprises is packing up and moving east to New York City.
Kanıtların toplanıp toplanmadığına, raporların olup olmadığına dair şüpheleri var. Fırtınadan sonra polislerin işleri... bildiğiniz gibiydi.
See, the police work after the storm was...
Black Pike'ın değil, toplanıp, iflas ettiklerini ilan ederler ve hakkımla ortadan kaybolurlar.
Not Black Pike, lest they pack up, declare bankruptcy, and disappear with what's coming to me.
Cuma günü son çekini alıp, toplanırsın.
You can pick up your last check on Friday.
Buraya yakın bir içki dükkânında toplanıyorlarmış. Adı "Ay Tanrıçası Market".
Based out of a Wicca shop not far from here, called Moongoddess Emporium.
Haydi toplanın artık.
Look, let's do this.
Toplanın hep beraber söylüyoruz.
Everybody get in.
Efendim, binanın dışında hatırı sayılır bir kuvvet toplanıyor.
Sir, there's a sizable force gathering outside the building.
Franklin'le ben sırf Elton'ın * arkadaşlarıyız diye toplanıp Vermont'a taşınıp antik eşyalar satmaya başlayacağımızı sanıyorsun.
You think all gays are the same. You think just because franklin and I are both friends of elton,
Her zaman masamın etrafında toplanırlar kapıları tutar ve asansöre kadar bana eşlik ederlerdi.
Oh, uh, well, they swarmed around my desk, held doors for me, followed me off the elevator.
Hayır, ne zaman toplanırız bilemiyorum tatlım.
N... no, I don't know when we'll wrap, sweetheart.
Ayrıca şuna çok memnun kalacaksın, Kardinal Della Rovere Kardinaller Meclisi toplanılacak.
And you'll be please to know, Cardinal Della Rovere, the College of Cardinals will be convened.
Kardinaller Meclisi'nin toplanılmasını buyurduk.
We have... convened the College of Cardinals.