Tur traduction Anglais
5,927 traduction parallèle
Tur için teşekkürler.
Thank you for the tour.
Tur rehberine benzer bir hâlim mi var?
Do I look like a tour guide?
Gözünü ayırma. Ben bir tur atıp asayiş berkemal mi bakayım.
Keep a close eye on him, I'm gonna take a turn round the place, make sure we're secure.
Ve tabii modern mistisizme göre de... Bir Oroburos'tur.
And of course, in modern mysticism, it represents Ouroboros.
Sürekli tur attırırlar, özellikle gelecekteki müşterilere.
They give tours all the time, mostly to prospective clients.
Bir sızıntıdan önce tur kayıtlarında görünürsem dikkat çeker.
And if I were to show up in the tour logs before a breach, it would raise alarms.
Hazır ev demişken, bir tur atabilir miyim?
Speaking of which, could I get a tour?
Gelin, size bir tur attırayım.
Come on, I'll give you the nickel tour.
Kampın çevresinde beş tur.
Five laps around the camp.
Mızmızlanırsan beş tur daha koşarsın.
And if you whine, you can do another five.
Sence David Wright tam tur yapabilir mi bugün?
You think David Wright is gonna hit a homer today?
Son beysbol maçımdı ve tek istediğim babam için bir tam tur yapmaktı.
It's my last time at bat and all I wanted to do... was to hit a home run for my pops.
- Bay Singh Tur.
- Mr. Singh Tur.
Darwan Singh Tur, sürüş eğitimi için.
Darwan Singh Tur, for your driving lessons please.
Darwan Singh Tur, Amerikan vatandaşı.
Darwan Singh Tur, American citizen.
- Git bir tur at hadi.
Why don't you go take it for a spin?
- Evet, 60 tur attım. - Güzel.
Yeah, I just finished my 60 laps.
Bir tur atıp gelecek misin?
Going for a spin?
Bu, bir tur, bir olarak hareket ediyor Buyuk reflektor, eger sen.
It's acting as a, kind of, large reflector, if you will.
Diler ne tur 21 her zaman olur?
What kind of dealer gets 21 every time?
Ben sadece son zamanlarda karisti tur duygu oldum sanirim.
I guess I've just been feeling kind of confused recently.
Bkz, bu tur seyleri bilirsin, vardir, Eger bir iliskide oldugunuzda, Bu sadece halinin altina supuruldu olsun.
See, those are the kinda things, you know, when you're in a relationship, that just get swept under the rug.
Ben, adam bu tur degilim hokkabazlik kadin.
I'm not this kind of guy, juggling women.
uzgunuz, tur.
Sorry, kind of.
Bu diski benim en sevdigim tur.
It's my favorite kind of stool.
Tur, ragmen.
Although, kind of.
Yoksa birkaç tur oynar mısın?
Or can you stick around to play a game or two?
Tur rehberim olursun.
Be my tour guide.
Etrafta tur at!
Circle around!
Babam Joseph Cook tur.
My father is..... Joseph Cook.
Her birimiz, nispeten küçük gezegenlerden birinin en dış yüzeyinde yaşayan ve yerel bir yıldızın etrafında birkaç düzine tur atmış olan minik canlılarız.
Each of us is a tiny being riding on the outermost skin of one of the smaller planets for a few dozen trips around the local star.
Seninle gelebilirdim. Tur kapsamında İstanbul, Lahor, Tahran var.
The tour goes through Istanbul, Lahore, Tehran.
Tur başlıyor. Görüşürüz.
The tour's starting.
Tamam, millet, tur için buraya lütfen.
Okay, everyone, over here for the tour please.
3 tur attık, bu 5 km eder.
Hey, we just did 3 loops, that's 3 miles.
Ve dünkü telefon oyunun yüzünden bir tur daha atacağız.
And now we're doing an extra loop for your little phone stunt yesterday.
Bir tur daha koşacağım.
Goin'for another lap.
Evet, sadece bir kaç tur atıyorum.
Yeah, just gettin some laps in.
Sana etrafı gösterebilir ve özel bir tur verebilirim.
I could show you around and give you a private tour.
Efekt yada diğer şeylerde senin kadar iyi olmayabilirim, ama yine de seçkin havalı bir tur verebilirim.
I may not be as good with effects and stuff as you are, but I can still give you a really cool exclusive tour.
Ben orman bekçisi Rowdy. Arkadaş olarak adlandırdığımız muhteşem hayvanlarla dolu muhteşem ormanda tur rehberiniz ben olacağım.
I'm Ranger Rowdy, and I'll be your tour guide today to the wonderful forest filled with wonderful animals we've come to call friends.
" İşte yeni bir tur!
" Here is a new round!
demek istedigim, Adam iyi bir bir fotografcidir. eger o tur seyleri begeniyorsan.
I mean, Adam's a good photographer if you like that kind of thing.
Yani tüm bu tur saçmalığı, kan teklif etmek ve seni dönüştürmemi istediğin zaman ki hâlâ delice heyecanını taşıyorsun. Yani...
I mean, the grand tour, blood offerings, and you have the same manic vibe that you had when you were trying to convince me to turn you.
Birkaç tur oldu ve şu an Gary Owens, Jacob Wilson ve Jason önde.
Several rounds passed, Gary Owens, Jason and Jacob Wilson
Sonraki tur benden olacak galiba.
Next round's on me, I guess.
Bana bir tur bira ısmarlasana.
How about you buy a round of beer?
Yapmak istediğim Ortak Komisyon görüşmelerinde bunu sakince gündeme alıp, sonraki tur için zemin hazırlamak.
All I'm proposing is that we use the Joint Commission talks to bring it up gently now, set the stage for the next round.
Bayanlar, size bir tur daha getireyim mi?
So, ladies, can I get you another round or what?
Bu başka bir tur daha eder.
This calls for another round.
KAMU YOLLARINDA BU TÜR SÜRÜŞLER YASAK OLUP SÜRÜCÜYLE ÇEVRESİNDEKİLERİNİN HAYATINI TEHLİKEYE SOKMAKTADIR.
similar driving ON public ROADS is illegal AND life threatening BOTH FOR THE driver AND surroundings.