1000 dolar traduction Espagnol
880 traduction parallèle
1000 dolar yeterli mi?
"¿ Bastará con mil dólares?"
- Orada 1000 dolar var.
- Hay 1.000 dólares.
Dün. 1000 dolar verdim.
Ayer. Le di 1.000 dólares.
Ayrıca, bir gece önce kendisine 1000 dolar verildiğini öğrendik.
Además, hemos descubierto que tenía 1.000 dólares la noche anterior.
- Gecede 1000 dolar hakkıdır.
- Él vale $ 1.000 la noche.
Sırf arya söylediği için gecede 1000 dolar mı vereceksiniz?
¿ Le dará $ 1.000 sólo porque canta?
- Kabul ettiniz, gecede 1000 dolar, değil mi?
- ¿ Está de acuerdo, $ 1.000 la noche?
1000 dolar.
$ 1.000 la noche.
Gecede 1000 dolar.
Unos $ 1.000 la noche.
Bobby hepsiyle tanıştı ve ellerini sıktı ; onlarla şakalaştı ve 1000 doları aşan Piper-Heidsieck şarabını içerken üzücü ve mutlu hikâyelerini dinledi.
Y Bobby conocía a todos ellos y los saludo y bromeaba con ellos, y escuchaban sus historias tristes y felices, con una Magnum de $ 1.000, Piper Heidsieck.
Milyoner olmadım ama 1000 dolar kazandım bile.
Aún no soy millonario pero ya he ganado $ 1,000.
Ben 1000 dolar veririm.
Yo ofrezco 1.000 $.
- 1000 dolar, ama...
- 1.000, pero...
Onun için 1000 dolarınızı görmeyi yeterli buluyorum.
Pero lo veo, para demostrarle lo inútil que es.
Oh, yalnızca 1000 dolar kadar.
Voy perdiendo unos mil.
Biliyor musun, Charles, aslında ben de senin 1000 dolarını almaktan hoşlanmadım.
De hecho, Charles, me molesta haberle ganado los mil dólares.
Gel şu 1000 doları silelim.
Vamos a intentar borrar esos mil.
Hadi, 1000 dolarına. Büyük çeken kazanır.
Vamos, mil dólares a la carta más alta.
- 1000 dolar mı borçlandım? - Şu an için.
- Ahora le debo dos mil.
Size karımın kardeşini dava etmeniz için 1000 dolar ödedim.
Le pagué un anticipo de 1.000 dólares para demandar a mi cuñado.
1000 dolar teklif edildi. Başka arttıran.
1.000 dólares. ¿ Quién da más?
- Oyun başı 1000 dolar. - Tamamdır.
¿ 1.000 cada uno?
- 1000 dolar mı?
- ¿ Mil dólares?
Ödül 1000 dolar.
El premio será de 1000 dólares.
Yaklaşık, 1000 dolar, Birleşik Devletler hazinesinden. Oh, harika görünüyorsun.
Casi mil dólares recién salidos del buen Ministerio de Hacienda.
1000 dolar.
$ 1.000.
O kurşun vagonunda olmak için 1000 dolar veririm.
Daría mil dólares por estar en el carromato principal.
Bay Fabian'ın bir resim için kocanıza 1000 dolar ödemesini kastediyorum.
Quiero decir, que Fabian pague 1.000 $ a su marido por un cuadro.
Tanınmamış bir sanatçının eseri için 1000 dolar fazla değil mi?
¿ No cree que 1.000 $ es mucho dinero por la obra de un artista desconocido?
Git uyu. Giderken de söyle, 1000 dolar yollasınlar.
Duerme un poco, y de paso que sales, que manden mil dólares.
- 1000 Dolarını unut.
- Olvide los mil.
Bu bahsi de kaybettiğinde bana 1000 dolar borcun olacak.
Cuando pierdas esta apuesta, me deberás 1.000 dólares.
Ama şimdi geri dönmek 1000 Dolar. Ve fiyat yükselip duruyor.
70 céntimos para irte y 1000 dólares para volver.
Joey, 1000 dolar karşılığında deneyebileceğini söyledi.
Joey dijo que se arriesgaría por $ 1.000.
İmzalı senet dediğin, " Sana 1000 dolar borçluyum.
Después de todo, un pagaré no es sólo un pedazo de papel que dice ¡.
- Aklıma gelen tek şeyin bedeli 1000 dolar.
Mi única idea cuesta $ 1.000.
Bir servet kazanabilirdim. Ama para kazanmam için para lazım. 1000 dolar!
Podría ganar una fortuna... pero para ganar una fortuna necesito una fortuna. ¡ Mil dólares!
- 1000 dolar mı? - Ah!
- ¿ Mil dólares?
Ama illa bahse girmek istiyorsan 1000 dolar koyuyorum, boynundaki papyonun rengini bilemeyeceksin.
Sin embargo, si realmente buscas acción... te apostaré los mismos $ 1.000 a que no sabes de qué color es tu corbata.
Dünyada Nathan Detroit'ten başka kimse şu 1000 doları kaçırmazdı.
¡ En el mundo entero, nadie salvo Nathan Detroit... podría perder $ 1.000 en lunares!
Joey'in eline 1000 dolar saymadan olmaz. Daha parayı almadım.
No hasta que ponga los mil en la mano de Joey y aún no los tengo.
" Sana 1000 dolar borcum var.
" Te debo $ 1.000.
1000 dolar yazmayı biliyorsun, ama imza atamıyorsun, öyle mi?
X ". ¿ Cómo es que puedes escribir 1.000, pero no sabes firmar?
Tam 1000 dolar için zar atacağım.
Tiraré por los mil completos.
Sky şu Havana meselesi var ya... Keşke sana verecek 1000 dolarım olsaydı.
Sobre el tema de La Habana... lamento no tener temporalmente los 1.000 para pagarte.
Her birinizin ruhuna karşılık 1000 dolar koyuyorum.
En ese tiro, le apostaré a cada uno $ 1.000 contra su alma.
Biz arazinizi alıyoruz, siz 1000 dolar alıyorsunuz... dostumuz da bu voliyi vuramadığı için... demiryollarındaki işinden oluyor. Mesele halloldu.
Todo irá bien.
- 1000 dolar.
- Mil dólares.
- İstediğiniz 1000 dolar işte.
- Los 1.000 dólares que quería.
Bin dolar biriktirmem ne kadar sürdü bir bilsen.
¡ Si supiera el tiempo que me costó ahorrar esos 1000 $!
- Hangi bin dolar?
- ¿ Que 1000 $?