150 traduction Espagnol
4,643 traduction parallèle
150km bir yarıçap içinde belirli uçak pisti her hangar kapatın.
Cierren todo aeropuerto en un radio de 150 Km.
- Buraya şöyle 100, 150... 500 ev yapacaksın.
Light, me estás matando. Podría poner 100, 150 500 apartamentos aquí.
Ağaçlara ulaşınca en iyi tırmanma hızına geç yaklaşık 150 metreye kadar.
Al llegar a los árboles, alcanza tu altura óptima a unos 500 pies.
Yüz elli milyon yıI önce bir yerden alınmış. Havalı!
Ha estado en el mismo sitio durante 150 millones de años.
Saatte ne kadar... 150 km'den fazla yapıyor.
Son más de 150 kilómetros por hora.
- Bu çok tehlikeli
- 150... - El motor es demasiado potente. - 160 - ¡ Es peligroso e ilegal!
Yani 150 km ile bu 80 saniyeden az sürer
- A este ritmo, tardará unos 80 segundos.
45 metrelik bir yat, bir de üstüne helikopter pisti.
Un yate de 150 pies con pista para helicóptero.
Torpido November'a 150 metre mesafede.
El torpedo está a 150 m del November.
Solumdaki beyefendiden.
150.000 al caballero de mi izquierda.
150,000 avro. Arkadaki hanımefendiden. 160,000 avro.
160.000 la señora del fondo.
150.000 £ için, efendim, size Satıldı.
Vendido a usted, señor, por 150.000 libras.
Bu hafta 150. yıldönümü kutlamalarımız var, bu sizin içinde kabul konuşmanızı yapmak için iyi bir fırsat olur.
La gala para nuestro 150 ° aniversario es en una semana... sería ideal que pronuncie su discurso de ganador.
Şimdi, Dosyaların sadece yarısını gözden geçirdim - ama 150-200 mil yarıçapında bir bölge, bu yüzden bu adam bizim adamımızsa, eyaletin aşağı yukarı yarısını kaplıyor.
Ahora, solo he visto la mitad de los archivos, pero eso es Eso es un radio de 150-200 millas, De modo que si es nuestro tipo, el está cubriendo una gran parte del estado.
Hadi ama adamım, 150, 150.
Vamos hombre, 150, 150.
Benim adım James ve bu küçük adam da özellikle geliştirilmiş 150 miligramlık Dimethyltryptamine, DMT 19.
Hola. Mi nombre es James, y éste pequeñín tiene 150 miligramos de mejorado Dimetiltriptamina, DMT 19.
40, 100 hatta 150 kez kırbaçlanacak.
400, 450 latigazos...
O zaman 150 olsun.
Entonces 150.
saat çalışıyor, saat, son 150 senedir çalışıyor, sanayileşmenin ilk şafağından beri, çalışıyor.
El reloj está corriendo. Ha ido avanzando durante 150 años, desde los albores de la industrialización.
Helsinki Haber'e özel haklar verilecek. Yüz elli bin.
Derechos exclusivos para Noticias Helsinki. 150 mil.
Yüz elli bin mark.
150.000 marcos.
- 150,000.
- 1 lakh.
Bu demek oluyor ki 150 milyon rupi kaybedeceksin.
Eso significa que tú.. .. perderás 150 millones de RS.
- Ne? Evet. Skandal, 150 yaşındalar ve ihtiyarsa 100 yaşında.
Skandia cumple 150 años y el viejo ha cumplido 100 años.
Departmanın 150 bin haber izleyicisi kaybetti, Torben.
La gran novedad es que perdimos 150.000 espectadores.
200 milyon dolara yaparım diyorsa biz 150 milyon teklif ederiz. Araziyi sattığımız zaman da aradaki farkı çıkarırız.
Si él dice que lo puede construir por 200 millones, nos ofrecemos por 150, y compensamos la diferencia cuando vendemos el terreno.
Seni Disneyland'in en azından 150 metre ötesine getiren şey nedir?
Hola, jovencito. ¿ Qué es lo que te trae cerca de 150 metros antes de la entrada para Disneyland?
150,000 sterlin hem çiftlik hem de çevresindeki araziler için.
150.000 libras por la granja y el terreno de alrededor.
150'nin atındaysa, raporda çıkar zaten.
Si no a 150, ya se comprobará.
Bak, Carlos. Bak, bir hayli uzunlar.
Tendrán 150 pies de altura.
Ailem bir dayanak noktası olmuştur 150 yıldır bu şehirde.
Mi familia ha sido importante en esta ciudad por más de 150 años.
150 eksiğin var.
- Faltan ciento cincuenta.
Her hangi bir yönde 150 km gittiğin anda, sikinin sahibi Roma oluyor.
Vas 160 km. en cualquier dirección y de repente Roma es dueña de tu verga.
Öncelikle, Kim Kardashian 150 milyon dolar değerinde.
En primer lugar, Kim Kardashian vale $ 150 millones.
Anlaştığımız gibi 150 kutunu alacaksın.
Va a tener sus 150 cajas como acordamos...
Ayrıca 150 sterlin biraz abartı olmamış mı?
Y 150 libras me parece una locura.
Asıl ölçekte 150 desibelde yoğunlaşan geribesleme döngüsüne dönüşüyor.
En la versión completa, se traduce en un loop de resonancia subiendo hasta los 150 deciveles.
Peşin para ve irtibatlar. Tek cebinde 40bin crore para taşır ve 150 milletvekili bir diğerindedir.
( Cash and contacts ) y 150 diputados en el otro.
Eğer bana 150 sterlin falan verebilseydin...
Pero si pudieras prestarme, digamos... ¿ 150 libras?
Bu, bir tane barfiks çekerken içeri nasıl sızdığını açıklıyor, yani 150 tane falan çekerken.
Ah, bien, eso explica como has sido capaz de colarte mientras hacía una--digo, 150 dominadas.
- "Refugee," adlı şarkıyı yaklaşık 150 kez falan çaldık.
"Refugee" la tocamos como 150 veces o algo así.
Pekala işte çanta bu, bana göre burada aşağı yukarı 150 bin dolar var.
Okay, ahora esta bolsa, diría que más o menos $ 150,000.
- $ 150,000 dolar mı?
- $ 150,000?
Giriş ücreti 150 dolar ve yiyecek çeki kabul etmiyoruz.
El valor de la inscripción es de 150, y no recibimos cupones de alimentos.
- Haberler bomba gibi prenses! Müşterilerin % 150'si de senin gibi.
Qué novedad, princesa, igual que el 150 por ciento de los clientes.
Bilmiyorum 120, 150?
No sé exactamente, de 120 a 150.
Tesis için 150 tane işçiye ihtiyaç varmış, eğer bu kotayı dolduramazsak, fabrika işi olmazmış.
Se necesitan 150 trabajadores para esta planta, y si no llenamos la cuota, perderemos la planta.
Flagstaff'da olabiliyorum?
150 millas de distancia?
Benim için 150 sene sonra bir anlam kazandı.
Para mí tiene sentido 150 años después.
Saatte 150 km
- Con 160 kilómetros por hora.
- 150 civarı.
- Cerca de 150.