Bilirsin işte traduction Espagnol
4,708 traduction parallèle
Bilirsin işte.
Tu sabes eso.
Hâlâ, bilirsin işte, "Dans" ediyor musun?
¿ Sigues... ya sabes, bailando?
Yo, hayır. Bilirsin işte, aileyle tanışmak her zaman biraz...
Sabes, es solo que nos reunimos en familia por primera vez, es siempre algo...
1 numaralı kural, bilirsin işte.
Regla número uno, ya lo sabes.
Bilirsin işte, dağ, orman, bozkır olur ya.
Ya sabes, la montaña, o el desierto o el bosque.
Bilirsin işte, transseksüel biri için kullandığın bir kelime sandım. Takoz.
Ya sabes, como decir "ella / el" para nombrar a un transexual, un "ellel".
Bilirsin işte, zenciler.
Ya sabes, tipos negros.
Bilirsin işte birbirimize sıkıca tutunmamız gerekiyordu.
Se suponía que teníamos que permanecer juntas, ya sabes.
Bilirsin işte gerilmiş, eskimiş falan.
Sabes, dado de sí, un poco brillante o así.
Bilirsin işte...
Ya sabes.
Şok olmak ya da herhangi başka bir şeye benzemeyen bir duygu sadece, bilirsin işte, iyi bir his, rahat
No había sensación de shock ni nada. Sólo, sabes, un buen sentimiento, agradable.
Bilirsin işte, belgesi olmayan.
Ya sabes, indocumentados.
Bilirsin işte, saat hiç durmaz.
Ya sabes, el reloj nunca para.
Beraber çalışıyoruz ama bilirsin işte...
Ya sabes, trabajamos juntos, pero...
Yani, nasıl olduğunu bilirsin işte.
Ya sabes cómo es.
Sana inanıyorum çünkü bilirsin işte... lezbiyensin ya.
Bueno, te creo, porque eres lesbiana.
Bizim için potansiyel büyük bir müşteri ve bilirsin işte, Marty işi bitiren kişi.
Bueno, Potencialmente es un grandísimo cliente para nosotros, y ya sabes, Marty es un cerrador.
Bugün beni papaz idare heyetinden aradılar, bilirsin işte piskoposla konuştum ve yine transfer ediliyorum.
Me llamaron de la curia de hoy, hablé con el obispo y voy a ser transferido de nuevo.
- Bilirsin işte, şimdi iş konuşuyoruz.
Tú sabes, cuando se trata de negocios.
Ve böylece... bilirsin işte.
Y luego... ya sabes.
Eğer konuşmak istersen ya da bilirsin işte bu ya da başka konuda...
Si quieres hablar de eso... o, ya sabes... - de esto o lo otro...
Bilirsin işte, sorunları var.
Sabes, tiene problemas.
Bilirsin işte.
Bueno, ya sabes...
Stephanides de 40 yıldır adamı ne gördüğünü ne de bir haber aldığını söyledi. Yani artık bu işle ilgilenmiyor ya da bilirsin işte, ölmüş.
Stephanides dijo que no ha escuchado o visto al tipo en mas de 40 años, hay posibilidades de que no este interesado, o, tu sabes, muerto.
Bilirsin işte, psikiyatrist yönünden.
Ya sabes, para ser una psiquiatra.
Aile üyelerine, acil durumda ulaşılacak kişiler bilirsin işte, bunun gibi şeyler.
Bueno, estamos buscando miembros familiares... contactos de emergencia, ya sabes, esas cosas.
- Ne? - Bilirsin işte...
- Ya sabes...
Oyunun sonuna gelirsin, üstündeki baskı ve duygusal yükler işte... Bilirsin işte, sonuna gelmeye az kaldı.
Llegas a tu tope y la presión y el coste emocional, no... no pasa mucho tiempo antes de que comience a desaparecer, ¿ sabes?
Bildiğim tek şey, dün hamile değildim ve sonra büyüyü yaptık ve sonra Bob ve ben iki kez - bilirsin işte - ve sonra uyudum ve bir rüya gördüm.
Bueno, lo único que sé es que ayer no estaba embarazada, y después hicimos ese hechizo, y entonces Bob y yo... ya sabes, dos veces, y entonces me fui a dormir y tuve un sueño.
Neden arabanı araştırıp bulabildiği için Şerif Forbes'a minnet duymuyorsun ki, özellikle de onlar bilirsin işte, senden çalmışlarken.
Por qué solo no agradeces que la comisario Forbes fue capaz de rastrear el coche después que dejaste que... Ya sabes, te lo roben.
Ama bilirsin işte, laf lafı açtı falan derken şu kadarını söyleyeyim, tamamen kaydedildi.
Pero, una cosa llevó a otra y está por demás decir que está totalmente revisado.
Bilirsin işte "Orası perili" gibi.
Ya sabes, como : "Está encantada".
Bilirsin işte, birbirimizin evlerine gidip gelirken harcadığımız yakıt masrafından tasarruf için falan.
Ya sabes, para ahorrar dinero en la gasolina que gastamos yendo a la otra casa... y así.
Cidden. Bilirsin işte, kötü hissederdim eğer...
En serio, me siento mal.
Eğer çok uzunsa - - rahim yatağı biraz uzundur - - bilirsin işte, derine gidersin, 8 inç, pov, pov.
El cérvix tiene una profundidad limitada. Si te adentras veinte centímetros, "pum, pum", dicen "ay" y se acabó.
Hımmm. Bilirsin işte, doğayı hep bir anne gibi düşünürüz.
Podemos pensar en la Madre Tierra como en nuestra madre.
Şu anda erkek organı inceleme ve tartışma konusu Bilirsin işte artık erkekler alışkın olmadıkları bir şekilde "başarılı" ya da "başarısız" bulunuyor.
Ahora los genitales masculinos son objeto de escrutinio y debate, de gestos de aprobación, algo que antes no sucedía.
Bilirsin işte, kutu ıvır zıvırı.
Sabes, solo cosas de caja.
Siz muhalefetteki küçük bir partisiniz ve biz büyüklerle konuşmayı tercih ediyoruz. Nasıldır bilirsin işte.
Ya sabes cómo es esto.
Bilirsin işte çok güzeldi.
Era muy guapa, ya sabe.
- Ne? - Bilirsin işte...
Ya sabes...
Bilirsin işte.
¿ Sabes?
Bilirsin işte.
Ya sabes.
Bilirsin işte, şu ilaç nasıldır, şu diyet nasıldır falan...
Ya sabes, ese medicamento y esta dieta y...
Bilirsin işte...
Sabes... me encanta la cerveza canadiense. Y el hockey.
Bilirsin,... bir adam tekneyle açilir ve belli bir derinlikte suya atilir,... içgüdüsü ona yüzmeye çalismasini söyler, iste ben de o içgüdü var.
Ya sabes, cuando un hombre golpeado por un barco la profundidad, se considera su instinto, y funcionará nadar. Tengo este instinto.
Bir şeyden birine, güzel işte. Bilirsin.
Y significar algo para alguien, es lindo, ¿ sabes?
- Bilirsin işte, bu şey bizi öldürdükten sonra...
Como reliquias.
Dalga mı geçiyorsun? Bu olaydan beri, yani hiç- - bilirsin bu hiç aklımdan çıkmıyor, gerçeği duyduğumdan beri yani, şey işte, senle ilgili...
Desde aquello, nunca, sabes, nunca...
İşte şu Kopernik, bilirsin güneşe bakıp işini orta yerden yapıyormuş sanki ortadaymış gibi.
Copérnico era, como que miraba lo que hacía el Sol desde el centro...
Bilirsin, düzeltilmesi gereken bazı bürokratik işler işte.
Ya sabes, las cosas burocráticas... que se necesitan para poner orden.
işte 8558
iste 115
istediğim 46
ister 23
istemiyorum 1125
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste 115
istediğim 46
ister 23
istemiyorum 1125
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
istersen 241
istedi 31
istedim 74
isterim 243
istemem 270
istemiyor 51
ister misin 572
işte böyle 2360
isterdim 117
istersen 241
istedi 31
istedim 74
isterim 243
istemem 270
istemiyor 51
ister misin 572
işte böyle 2360
isterdim 117