Birlikte olacağız traduction Espagnol
1,136 traduction parallèle
Yanlış anlaşılmak istemem ama ilk defa birlikte olacağız ve bence bu kadar erken yapmak doğru değil.
No quiero dejarte a medias... pero esta es la primera vez que estamos juntos... y no me parece tan bien hacerlo tan pronto.
Her neyse, kısaca Jordan Manmouth ile birazdan, bir kaç reklam sonra yeniden birlikte olacağız.
En fin, regresaremos pronto con Jordan Manmouth después de unos comerciales.
Düşünsenize kızlar, yarın Noel ve evlerimizde ailelerimizle birlikte olacağız.
Mañana es Nochebuena. Estaremos en casa con nuestras familias.
Hep birlikte olacağız.
Estaremos juntos.
Ben, Adrian Cronauer. Saat 1 6'da tekrar birlikte olacağız.
Volveré a las 16.00.
Kısa bir aradan sonra tekrar sizinle birlikte olacağız.
Regresaremos, después de estos mensajes importantes.
Her zaman birlikte olacağız.
Siempre estaremos juntos.
Uzun süre birlikte olacağız.
Vamos a estar juntos por mucho tiempo.
Haberlerle tekrar birlikte olacağız. bugünün sponsoruna bırakalım sözü.
Si está planeando algo especial... ésta podría ser la noche.
İki hafta birlikte olacağız.
Durante dos semanas vamos a estar juntos.
Bir gün birlikte olacağız ve aşkın mutluluğunu tadacağız.
Un día, estaremos juntos y conoceremos las dichas del amor.
Yeniden birlikte olacağız. Garip bir şekilde de olsa.
Nos volveremos a encontrar, saben... de alguna manera extraña.
Ama yakında yeniden birlikte olacağız.
Pero, nos volveremos a encontrar pronto. Sabes...
Daima birlikte olacağız.
Siempre estaremos juntos.
Sen ve ben her zaman birlikte olacağız.
Siempre estaremos juntos.
Ve bir gün Yine birlikte olacağız.
Y un día estaremos juntos de nuevo.
Sen ve ben Her zaman birlikte olacağız.
Tú y yo siempre estaremos juntos.
Gelişmeler ile birlikte olacağız.
Más de lo que piensa. Aquí vas.
Sabahtan akşama kadar birlikte olacağız.
Estaremos juntos desde la mañana hasta la noche.
Birlikte olacağız, söz veriyorum.
Estaremos juntos, te lo prometo.
Bu görevden sonra birlikte olacağız.
Despues de esta mision estaremos juntos.
Hep birlikte olacağız.
¿ Qué dices? No nos separaremos.
Birlikte olacağız. " gibi şeyler dedi.
Todo saldrá bien. Estaremos juntos ".
Burada halletmem gereken birkaç iş kaldı sonra hep birlikte olacağız.
"Sólo necesito tiempo... " para ocuparme de un par de cosas aquí. " Después estaremos juntos nuevamente.
Pizza Pizza Pizza'daki arkadaşlarımızın mesajlarından sonra tekrar birlikte olacağız.
Regresamos después de este mensaje de "Pizza, Pizza, Pizza".
Reklamlardan sonra sizinle birlikte olacağız.
Volveremos después de estos mensajes.
Reklamlardan sonra yine birlikte olacağız.
Volveremos después de estos mensajes.
Ömür boyu birlikte olacağız.
Oye, estaremos juntos para siempre.
Sana söz veriyorum... bir gün, nasıl olursa olsun... yine seninle birlikte olacağız.
Te juro algundia, de alguna manera... Te llevare conmigo otra vez.
- Hep birlikte olacağız.
Por lo menos, estamos juntos.
- Aradan sonra, tatlı Chrissy ile tekrar birlikte olacağız. - Bunu yapmaması gerekiyordu.
Después del descanso, volvemos con la dulce Chrissy
Ve hep birlikte olacağız, değil mi?
- Claro. Y siempre estaremos juntos, ¿ verdad?
Sürekli birlikte olacağız.
Pasaremos mucho tiempos juntos.
- Finallerde birlikte olacağımız takım South Bend Central, bölgedeki en güçlüsü.
- Su rival en la final, el South Bend Central, es de los mejores del estado.
Bir gün daha, ve sonra birlikte olacagız.
Un día más, y estaremos juntos.
Kral ve ülkemiz adına birlikte savaşıp çay saatinde, Berlin'de sosis emiyor olacağız!
Juntos lucharemos por el Rey y la Patria y comeremos salchichas en Berlín a la hora del té.
O zamana kadar geri dönüp yüzünü göreceğim ve bu birkaç günde olduğu gibi tekrar birlikte olacağımız günlerin hayaliyle yaşayacağım.
Mientras, soñaré con el día que pueda volver, ver tu cara y estar juntos de nuevo, como en estos últimos días. Te quiere, Steve ".
Birlikte çok mutlu olacağız
Trabajaremos felices juntos
Ama biliyordum ki buna rağmen ben sadece bir hiç olsam da sadece küçük bir sıçan olsam da içimde daima biliyordum ki beni bir kere tanısan sonsuza dek birlikte olacağımızı.
Pero sabía que aunque yo no fuera nadie sólo un ratoncito siempre supe en el fondo que cuando me conocieras estaríamos juntos para siempre.
- Birlikte, bu kente sahip olacağız.
Juntos, seremos los dueños de esta ciudad.
Ben hala onun bana geri döneceğini yıllar boyu birlikte olacağımızı hayal ediyorum
And still I dream he'll come to me That we will live the years together
Cinayet günü, Roman'a neler hissettiğimi söylemeye karar verdim, daha önce Almanya'da çok daha mutlu olduğumuzu ve orada birlikte daha mutlu olacağımızı.
El día del crimen, decidí contar a Roman lo que sentía, que éramos mucho más felices antes, en Alemania, y que allí en aquel momento seríamos más felices juntos.
hey, çalma! oraya oturmayarak, martha, aşkım... kim bilirdi ki seninle birlikte olacağımızı?
Si no hubiera elegido ese asiento, Martha, mi amor ¿ quien sabe con que mujer habría terminado?
Onların gözleri önünde birlikte öleceğiz ve onları takip edecek bir kabus olacağız.
Moriremos juntos ante sus ojos y así tendrán algo por lo que angustiarse.
Her şey yolunda giderse sen tam bu videoyu seyrederken kızınla birlikte Axturias gezegenine doğru gidiyor olacağım, pislik herif!
Si todo ha salido bien, en el momento en el que usted vea este vídeo estaré surcando el espacio exterior rumbo al planeta Axturias... icon su hija, imbécil!
¤ Olacağız birlikte ¤
" Estaremos juntos...
Sonsuza kadar birlikte olacağımızı biliyordum.
Supe que seguiríamos juntos.
Reklamlardan sonra tekrar birlikte olacağız.
Volveremos después de estos mensajes.
Bir sonraki bölümde onları takip edeceğiz ve sıcaklığın eksi 70 derecelere düşmesiyle birlikte dondurucudaki yaşamın en büyük meydan okumayla yüzleşmesine tanık olacağız : Antarktika kışına.
En el próximo programa, los seguiremos y veremos, cuando las temperaturas caigan a 70 grados bajo cero cómo la vida en el congelador enfrenta su último desafío : el invierno antártico.
Daima sizin birlikte olacağınızı düşünmüşümdür.
Había pensado que vosotros dos estaríais juntos.
Profesör Einstein birlikte olacağınızı söylemişti.
El profesor Einstein dijo que estaría contigo.