Geçikme traduction Espagnol
1,385 traduction parallèle
bi çeşit geçikme, 2 yıl sonra!
Tras dos años es un poco tarde.
- Emlak vergisi gecikme bildirisi.
- Una notificación del fisco.
- Gecikme. Gecikmem.
- Sii puntuale
Gecikme için özür dileriz.
Disculpen el retraso.
Herkese iyi akşamlar. Gecikme için özür dileriz.
Buenas tardes, disculpen el retraso.
- Bu gecikme de neyin nesi?
¿ Qué espera?
Her neyse... Onları daha fazla gecikme olmadan şu anda, burada satmayı tercih ederiz.
De todos modos, preferiríamos venderlas aquí, ahora, sin más trámites.
Bulunduğunuz yeri tespit edince gecikme beklemeyin.
Una vez descubra su ubicación, no lo retrasará.
Efendim, Luxan'ın oğlu Yağmacınıza geliyor, ancak nakliyecide onu teşhisle ilgili yaşanan gecikme nedeniyle..
Señor, el hijo del luxano regresa en su Meroderador... pero debido al retraso en identificarlo en el carguero...
Larraq gecikme olunca sinirlenir.
Larraq es tan impaciente con las demoras.
24 saatlik bir gecikme olacak. Bütün rezervasyonları değiştirdim.
Cambié todas las reservas, cenar, bailar, todo.
O kadar hızlı gelişen bir savaşta, bir günlük gecikme bir ömür demekti.
Un día de retraso era mucho en una guerra tan vertiginosa.
Gecikme için kusura bakmayın.
Siento la demora.
Öyleyse bu gecikme neden?
¿ Cuál es esta vez el motivo de la demora?
Gecikme, efendim.
Es el tiempo de retraso, señor.
Albay, şimdilik birkaç dakikalık bir gecikme var, bu nedenle konuşmalar biraz sorun olacak.
Coronel, se encuentran tan lejos que hay un desfase de tiempo de varios minutos así que la conversación va a ser un problema.
Gecikme.
El tiempo de retraso.
Bir saat on dakikalık bir gecikme.
Una hora y 10 min. tarde.
Ne yazık ki, küçük bir gecikme oldu, Zeyna.
Por desgracia, hubo una pequeña demora, Xena.
Adınıza gelen mektubu ekte takdim ediyoruz. Elimizde olmayan bu gecikme için lütfen özürlerimizi kabul edin.
Le mandamos la carta adjunta a su dirección junto a nuestras disculpas por el inusual retraso.
Gecikme için üzgünüz ama Kızgın Bob Younger'ı kontrol altına almamız gerekiyor.
Disculpen la demora... pero teníamos que controlar al loco Bob Younger.
Bu gecikme için özür dilerim.
Les pido disculpas por la demora... Y permítanme darles la bienvenida... a nuestro gran baile del Día de la Independencia de Genovia. Ah, hola.
Gecikme kaldıramayız.
No podemos esperar.
Bir gecikme var.
Ha habido un retraso.
Bu kadar gecikme de edepsizlik.
Es inaceptable llegar tan tarde.
Bomba gibi işliyor, bunda 12 saniye gecikme oluyor.
- Es como una bomba. Tarda de 12 segundos en explotar.
Gecikme var. Yön bilgileri gözetlemeden merkeze, oradan da bana geliyor.
Hay retraso entre que llegan las instrucciones de vigilancia al COC y después a mí.
Hem de ne gecikme.
Soy de efecto retardado.
Gecikme için özür dilerim.
Pido disculpas por el retraso.
- Gecikme.
- No tardes mucho.
Efsanevi gecikme huyu, gecenin esprisi oldu.
Sus retrasos legendarios fueron la broma de toda la velada.
Bulgularıma göz atmakta serbestsiniz, ama bu konuda yapılacak gecikme pek akıllıca olmaz.
Lo invito a que revise mis conclusiones pero déjeme advertirle : que no sería conveniente dejar pasar mucho tiempo.
Gecikme için özür dilerim.
Discúlpeme por mi tardanza.
Hastanın ameliyathane kabul edilmesinde gecikme oldu mu?
Tranquila, Kerry. Te guardaré el secreto.
Gecikme için özür dileriz millet.
Discúlpennos.
Gecikme üçe katlanıyor.
El tiempo de demora es el triple.
Bu gecikme niye?
¿ Por qué este retraso?
- Gecikme.
- No lleguen tarde.
Modaya uygun bir gecikme.
Es lo que se acostumbra.
Bu gecikme yüzünden senin kabul törenin ne zaman olacakmış?
¿ Dijeron cuándo será tu iniciación, con este retraso?
Gecikme neden?
¿ A qué viene el retraso?
Dikkatli ol, çok gecikme.
Cuidate. No llegues tarde.
Üç ay mı? Gecikme payı ne?
Tres meses, pero ¿ con cuánto tiempo de retraso?
Gecikme süresi kaç hafta?
¿ Cuánto retraso podemos tener?
Mr. Carter, bir daha gecikme.
Sr. Carter, mejor tarde que nunca.
Tüm bina havaya uçtu ve o yine kaçtı, Bu da yeterince gecikme ve hasar demek zaten. Anlaşıldı mı?
Ella destruyo el lugar, ahora tendrás que encontrarla de nuevo, lo que significa retrasos, mucho dinero. ¿ Soy claro?
Fazla gecikme.
... toda la noche?
- Gecikme için özür dilerim.
- Lo siento por el retraso.
Hayır. Askerlik yüzünde gecikme sınıfındayım. Birkaç dersimde kötüydü.
No, Estoy retrasado en los cursos por hacer mi servicio militar.
Bugün sakın gecikme bok herif!
No llegues tarde, capullo.
Gecikme için özür dileriz.
Disculpe por la demora.
gecikme 24
gecikmem 16
geciktim 283
geciktin 152
gecikti 37
geciktim mi 32
geciktik 55
geciktiniz 43
gecikiyoruz 26
geciktiğim için özür dilerim 58
gecikmem 16
geciktim 283
geciktin 152
gecikti 37
geciktim mi 32
geciktik 55
geciktiniz 43
gecikiyoruz 26
geciktiğim için özür dilerim 58