Ilgilı traduction Espagnol
42 traduction parallèle
Hast'aneyi arayacağım Annemle ilgilı.
Necesito llamar al hospital sobre mi mamá.
Elimizde bununla ilgil bilgi yok. İşte!
No ha habido ninguna información.
Kaptan, Torres ile ilgil kaygılarınız için size hak veriyor ve size söz veriyorum......
Capitán, comprendo sus reservas hacia Torres. pero le prometo...
Hipokratın, kralın tırnakları ile ilgil yaptıklarını şimdi anlıyorum.
Ahora sé como se sintió hipócrates cuando el rey lo necesitó para tratar un padrastro.
Seni yetiştirirken, sana duygularınla dürüst bir şekilde... yüzleşmeyi öğrettim. Kendinle ilgil gerçeklerle yüzleşmeni.
Te crié para que enfrentaras tus sentimientos abiertamente... para que te dijeras a ti misma la verdad sobre ti misma.
- Hep Haley ile ilgil zaten.
- Siempre se trata de Haley.
Ruh halini değiştirmek istemiyorum, ama seninle ilgil gerçekten edepsizce şeyler duydum.
No quiero desanimarte, pero oí rumores feos sobre ti.
Bununla ilgil sergi açacağım.
Haré una exhibición.
Artık seninle ilgil bile değil.
Y no causarás más problemas.
Bu, para ödülüyle ilgil değil, dostum.
No se trata del dinero de la recompensa, amigo.
Bu sefer benimle ilgil değil.
Esta vez no se trata de mí.
Değişik ilgil alanlarımız vardı.
Teníamos distintos intereses.
Ben Mathias, ama senin derdin yanında ne olduğuyla ilgil olmalı.
Soy Mathias, el nigromante de la luz foranea. Pero tu preocupación debería estar en lo que tienes.
Bu seni ilgil... Oraya olmaz!
No es asunto... ¡ Ahí no!
Dürüst olmak gerekirse, Lemon... Bu şeye gitmekle ilgil biraz endişeliyim.
Para ser honesto, Lemon... estoy algo nervioso por ir a esta reunión.
Sanırım bu sigara satmakla ilgil değil.
Creo que esto no se trata de cigarros.
Seninle biraz ilerde konuşabilir miyiz? Yine senle ilgil değil.
Phil, ¿ puedo hablar contigo más lejos un momento?
Kuşlarla ilgiliymiş gibi yapıyorsunuz, ama onları kurtaracak kadar ilgil değilsiniz.
Dices que te gustan las aves, pero no lo suficiente para salvarlas.
Çok iyi bildiğim bişeyle ilgil
Es un tema que conozco muy bien.
- Ağabeyi Jon'la ilgil bilgi almak için.
Para controlar a su hermano, Jon.
Yeni saç modelimle ilgil mesajı okudun mu?
¿ Recibiste mi mensaje sobre mi nuevo peinado?
Vajinanı alıp götüne sokabilirsin. Çıktığın yerle ilgil konuşurken biraz daha dikkatli ol.
Ten cuidado con lo que dices sobre... el sitio de donde saliste.
Bugünkü dersimiz LAN ( YAA ) bağlantılarıyla ilgil.
La lección de hoy es LAN.
Mary Hansen'la ilgil konuşmaya geldim.
Me gustaría hablar sobre Mary Hansen.
Bu sana herşeyi öğretecek Düzüşmeyle ilgil
Esto va a enseñarte todo lo necesario sobre cojer.
Yani siz bunları kovalamakla ilgil olmadığınımı söylüyorsunuz.
Esto no es solo por la emoción de la caza.
Acaba benimle ilgil bir şey var mı?
Me pregunto si hay algo sobre mí. ¿ Qué es esto?
Düşüncelerin ve hislerinle ilgil bir süre daha şüphe duyacaksın.
Seguirás dudando de tus pensamientos y de tus sentimientos por un tiempo.
Onunla ilgil hatırladığın başka şey var mı?
¿ Recuerdas algo más sobre ella?
Ölü insanlarla ilgil bir mesleği var ya da henüz bulamadığımız ilk kurbanına ait.
O tiene un cadáver en el que trabaja con cadáveres o es de su primera víctima a la que aún no hemos encontrado.
Dev sekoya ile ilgil konuştuğum kısmı duydun mu?
¿ Has escuchado la parte de la sequoia gigante?
Bu benimle ilgil değil.
Esto no es acerca de mi.
Senin cesaretin ve mertliğinle ilgil çok hikaye duydum.
Oí historias de tu coraje, tu valentía.
Bu alarm, bu adamla ilgil kötü bir kehanet.
Esa alarma no es buen presagio sobre ese tipo.
Liberty Rail sıcaklik sensörleriyle ilgil testler yaptı.
Liberty Rail llevó a cabo pruebas en los sensores de calos de los trenes.
Kardeşimi tanırdın. Onunla ilgil- -
Conocías a mi hermana, ¿ hay una oportunidad...?
Savunma makamı ne derse desin, bu dava bir seri katille ilgil değil.
Sea lo que sea que la defensa le haya hecho creer, este caso no es sobre un asesino en serie.
Geçen gece olanlarla ilgil uzun uzun düşündüm.
Se han acabado las patatas. Escucha, he estado pensando muchísimo sobre lo que ocurrió la otra noche.
Bir dakika, bu derste olan birşey ile mi ilgil?
- ¿ Es por lo que te ocurrió en clase?
Sonsuz lanetinizle ilgil.
Sobre vuestra condenación eterna.
Tamam, Şehir Konseyi Üyesi Todd Winterer bir otobüs kazasıyla ilgil bir yasa tasarısı sundu ama Konsey Üyesi Pam O'Connel oy kullanmadı.
Vale. El concejal Todd Winterer inició la legislación sobre un accidente de autobús, pero el concejal Pam O'Connel se abstuvo.
Benimle ilgil her şeyi unutacaksın.
Y me vas a olvidar por completo.