Iyi haberler traduction Espagnol
1,878 traduction parallèle
Umarım iyisindir ve umarım senden yakında iyi haberler alırız.
Y espero recibir buenas noticias de ti pronto.
Haiti cephesinde de iyi haberler var.
Tengo buenas noticias en el asunto de Haití.
Neyse, para konusunda iyi haberler var, değil mi?
Como sea. Tenemos buenas noticias en el frente monetario, ¿ no?
Baksanıza iyi haberler yayılıp duruyor!
¿ Qué me dice? ¡ Las buenas nuevas siguen difundiéndose!
Bir sürü haberim var... eee, iyi haberler, bazı... kötü haberlerim de var,
Tengo muchas noticias : buenas noticias, unas pocas noticias terribles
Basına iyi haberler vereceğiz elbette.
Le daremos a la prensa las buenas noticias, claro.
Galiba birileri Cildiyecisinden iyi haberler almış.
Llámame loco, pero creo que alguien tiene buenas noticias de su dermatólogo.
Dr. Bailey, lütfen bana iyi haberler verin.
Lo lamento. Sin novedades.
Bazı iyi haberler var.
Hay buenas noticias.
Umarım iyi haberler getirmişsinizdir.
Espero que tenga buenas noticias para mí.
Umarım bize iyi haberler verir.
Espero que tenga buenas noticias que contarnos.
- Arkadaşının yakında iyi haberler alacağına inanmak için iyi sebeplerim var.
Tengo buenas razones para creer que tu amiga pronto recibirá buenas noticias.
Tamam, iyi haberler var.
Vale. Muy bien, buenas noticias...
Ya iyi haberler?
- ¿ Y las buenas noticias?
- Nasıl iyi haberler?
¿ Buenas noticias cómo?
- Keşke iyi haberler verebilseydim.
Lamento que no tuviera mejores noticias.
Şimdi iyi haberler.
Hay nuevas noticias.
- Neden iyi haberler diyorsun ki?
Creo que he encontrado a alguien. Un vasco, en Pamplona.
Peki neden "Şimdi bazı iyi haberler var" diyorsun?
¿ Lo de antes no eran buenas noticias?
Büyük Kumandan'ın emriyle buraya geldim ama aslında, iyi haberler taşıyan biri olarak geldim.
Vengo aquí por orden del Gran Comandante, pero, en realidad, vengo a traer buenas noticias.
Haberler iyi... Bay...
Buenas noticias, señor Limpert.
Ben, haberler iyi.
Ben, algo bueno.
Keşke haberler iyi olsaydı.
Querría tener noticias mejores.
İyi haberler.
De hecho, son buenas.
Haberler iyi.
Oh, buenas noticias.
Oh, haberler iyi mi?
Oh, ¿ buenas noticias?
Haberler iyi mi?
¿ Buena noticia, no?
- Haberler iyi demek.
Buenas noticias, ¿ no?
İyi haberler, burada olanlar mühendislik sorunundan kaynaklanmıyor.
La buena noticia es que esto no es un problema de ingeniería.
İyi haberler.
Si, buenas noticias.
Haberler iyi değil.
Malas noticias.
İyi ve kötü haberlere ek olarak, ayrıca bir de... berbat haberler var.
Además de las buenas noticias y las noticias terribles, hay también... noticias realmente horribles -
Haberler iyi.
Buenas noticias.
Ama haberler iyi, Bay Broyles.
Pero hay buenas noticias, Sr. Broyles.
Selam, çocuklar. İyi haberler var.
Oigan, tenemos buenas noticias.
Haberler iyi, benim ruhsuz otomat dostlarım.
Buenas noticias, mis desalmados y autómatas amigos
Haberler iyi. Jen yine o meşhur midye tavasından yapacak.
Buenas noticias, Jen hará de nuevo sus famosas almejas fritas.
Şimdiden çok fazla insan var ve haberler iyi değil.
Ya hemos superado en gran medida la cantidad de gente... aquí en el refugio, y las noticias no son alentadoras.
Haberler iyi, beyinde hasar yok.
- Es una buena noticia. No hay daño cerebral.
İyi haberler, Peter.
Buenas noticias.
Haberler iyi Dr. Boone.
Buenas noticias.
Haberler iyi. Size böğürtlenli gevrek aldım.
Tengo algunas bombas de moras.
Haberler iyi Kathleen, sana yeni bir filmde başrol teklif ettiler.
Buenas noticias, Kathleen. Te ofrecieron el protagónico en una película.
[RADYODAN] İyi aksamlar, saat 11, şimdi haberler.
Buenas noches. Son las 11 en punto.
Haberler iyi.
Bien como nuevas.
İyi haberler getirdim.
Volví con buenas noticias.
Tamam, haberler iyi.
Muy bien, buenas noticias.
Haberler iyi.
Una buena noticia.
Haberler iyi değil.
Las noticias no son buenas.
Haberler iyi, çocuklar.
Oh, buenas noticias, chicos.
Hardison, bana iyi haberler ver.
Hardison, dame algunas buenas noticias.