Işlerim var traduction Espagnol
2,200 traduction parallèle
Yapacak işlerim var. Bakmam gereken insanlar var.
Tengo cosas que hacer, personas que cuidar.
Daha yapılacak işlerim var.
Todavía tengo trabajo que hacer.
Yapacak işlerim var.
Tengo trabajo que hacer.
Yapacak işlerim var.
Tengo trabajo.
Yapacak işlerim var, Bay David.
- Tengo cosas que hacer, Sr. David.
Kazanmaktan daha önemli işlerim var.
Hay cosas más importantes que ganar
Saat 10 : 00 da bazı işlerim var.
Oh. tengo algunos trabajos a las 10 : 00pm.
Şimdi bana müsade eder misin.. ... yapacak işlerim var. Tamam mı?
ahora bien, te pido que me disculpes tengo trabajo que hacer esta bien me ire adios
Yapılacak işlerim var. Size partide iyi eğlenceler.
Diviértanse en la fiesta.
O zaman kusura bakmazsan, yapacak işlerim var.
Entonces, si no te importa, tengo trabajo que hacer.
Git sen ara! Benim yapacak işlerim var!
¡ Llámalo tú, yo tengo trabajo qué hacer!
Yapacak işlerim var.
Tengo que hacer.
Hayır, hayır, yapacak işlerim var ama söylemem gerek, televizyonda birkaç eleman var okyanuslara gidip, buldukları Japonları yere seriyorlarmış!
No, no, no, no.Tengo cosas que hacer. Pero quería decirte, estan esos tipos de la TV. Ellos van al oceano y tratan de detener a los japoneses donde sea que estén!
- Yapacak işlerim var.
- Es sábado por la noche.
Şimdi izin verirseniz, yapacak işlerim var.
Ahora, si me disculpa, tengo trabajo que hacer.
Yapacak işlerim var.
Tengo cosas que hacer.
Yapacak işlerim var, öldüreceğim insanlar.
Tengo cosas que hacer, gente a la que matar.
Hayır, yapacak işlerim var.
No, tengo que trabajar. ♪ ♪ Dos, q, a, n.
Yapmam gereken işlerim var.
Tengo asuntos que atender.
Teşekkürler Liam, ama çok işlerim var. Ve böle birşey yapmana gerek yok.
Gracias Liam ; pero tengo que trabajar... y no creo que necesites ninguna distracción.
Senin kendini üçüncü kez rezil etmeni izlemekten daha önemli işlerim var.
Tengo mejores cosas que hacer que verte equivocar por tercera vez.
Fakat şu anda daha önemli işlerim var.
Pero en este momento, tengo que atrapar a un pez más gordo.
Ritsuko ile bazı işlerim var.
Solamente vine a hablar con Ritsuko.
Bir kaç taksi çağırıp, arabamın cezasını ödeyip, yeni tekerlek alacağım. ve hakkımda söylediklerini unutacağım, çünkü, benim daha önemli işlerim var.
Pediré un par de taxis, pagaré la multa por mi auto, compraré llantas nuevas y olvidaré todo lo que me has dicho porque tengo un negocio que atender.
- Halletmem gereken işlerim var gitsem iyi olacak.
- Tengo cosas que hacer.
Şimdi gitmem lazım Yapacak işlerim var.
Yo... tengo que irme, tengo algunas cosas que hacer.
- Hayır, yapacak işlerim var. Bilirsin.
- No, tengo que ir a otro lugar, tengo cosas que hacer.
Benim hâlâ tamamlanmamış işlerim var.
Todavía tengo algunos asuntos pendientes.
Bu yaşta yapacak daha iyi işlerim var, genç adam.
A mi edad, tengo mejores cosas que hacer, joven.
Yapılacak işlerim var, ama sorduğun için teşekkürler.
Tengo cosas que hacer, pero gracias por la oferta.
rolümü biliyorum, bütün gün oynamaktan daha iyi işlerim var yapacak.
Ya sé mis lineas. Tengo otras cosas que hacer que esto todo el día.
amatörler için dublörlük yapmaktan daha iyi işlerim var.
Tengo mejores cosas que hacer que ser sustituto de estos amateurs.
Pekala benim işlerim var, sende buradasın. Buna alış.
Bueno, tengo cosas por hacer, y tú te quedas aquí.
Bugün yapacak işlerim var
Tenemos cosas más importantes que hacer hoy.
Şu an gerçekten çok önemli işlerim var.
Tengo muchas cosas importantes entre manos en este momento.
- Hayır, daha yapacak çok işlerim var.
No, estoy teniendo mucho trabajo.
- Hayır, yapacak işlerim var.
- No, tengo trabajo.
Yapacak başka işlerim var.
tengo otras cosas que hacer.
- Yapacak daha önemli işlerim var!
- Tengo cosas más importantes que hacer!
Sağlık işlerinde yapacak işlerim var.
No, espera, espera, espera. ¿ Qué está pasando aquí?
- Yapacak işlerim var.
Tengo cosas que hacer.
Yapacak işlerim var, Albay.
Tengo trabajo que hacer, coronel.
- Gidiyorum, yapacak işlerim var.
- Me voy, tengo cosas que hacer.
Yapıcak işlerim var.
Tengo trabajo.
Yapacak işlerim var.
Estoy ocupado.
Yapacak başka işlerim de var anne.
Tengo cosas que hacer, mamá. No puedo estar todo el día pendiente de él.
İşlerim var.
- Cosas que hacer.
- Benim de işlerim var
Es muy bonito aquí.
- İşlerim var
Estoy ocupado.
İşlerim var.
Tengo algo que hacer.
Ve şu anda daha öncelikli işlerim var.
El color lo cubre todo. "
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19