English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ J ] / Janette

Janette traduction Espagnol

79 traduction parallèle
Gidip Jaenette'i alalım. Hey Jeanette!
Vamos a buscar a Janette.
Tommy, Colleen ve Janette'e matematikte yardım edebiliyor ama okuyamıyor.
Tommy le ayuda a Colleen y a Janette con las matemáticas.
Hoşça kal Janette. - Güle güle anne.
- Adiós, Janette, sé buena.
Janette, Colleen, hayretsiniz. - Oğlanların odasından derhal çıkın.
Jeanette, Colleen, sálganse del cuarto de los niños ahora.
Çocuklara hep meşru çocuğunuzmuş gibi muamele edeceksiniz. Şu andan itibaren isimleri, Colleen Marie Beardsley Janette Dean Beardsley Nicholas Richard Beardsley Thomas Roderick Beardsley Jean Louise Beardsley Phillip Anthony Beardsley... - Yasal oldum.
Que los niños sean tratados como sus hijos legales y desde hoy serán reconocidos como Colleen Marie Beardsley Jeanette Dean Beardsley Nicholas Richard Beardsley Thomas Roudr Beardsley Jeane Louise Beardsley Phillip Anthony Beardsley...
Janette'e geldiğimizi söyleyeyim.
Le diré a Jeannette que estamos aquí.
Janette! Bunları dolaba koy, tamam mı?
Jeannette, ¿ quieres ponerlo en la nevera?
Ben Janette Hynes.
Jeannette Hynes.
Janette ile olan küçük bölümünden sonra masanın altında içtin.
Acabaste bajo la mesa después del numerito con Jeannette.
Üzülme. Hepimizin Janette ile küçük bölümleri olmuştur.
No te preocupes, todos hemos tenido nuestro numerito con Jeannette.
Örneğin Janette.
Jeannette, por ejemplo.
- Evlenecek olsaydım Janette evleneceğim... - Affedersin.
Si tuviera que casarme sería el tipo de chica a considerar.
Janette ile ilgili konuşmam seni rahatsız etmişe benziyor.
Parece ofendido por esta conversación acerca de Jeannette.
Janette ile birbirimize benziyoruz.
Jeannette y yo somos iguales.
Janette Scott'u gördüğümde
Cuando vi a Janette Scott
- Merhaba. - Janette.
- Janette.
Janette?
¿ Janette?
Janette, bana yardım etmen gerek.
Janette, deberás ayudarme.
Janette'ta supraventriküler taşikardi var.
De modo que Janette tiene taquicardia supra-ventricular.
Aman Tanrım.
- Janette. Claro.
Selam Janette! Nasılsın?
- Hola, ¿ cómo estás?
- Bak Jenette ile konuştum ve, kabin daha kiralanmamış.
No. Y, sabes, hable con Janette y dice que la cabaña no estará rentada.
Eve hoşgeldin, Janette.
Bueno... bienvenida a casa Janette
O yalnız biri, Janette.
Ella está sola, Jeanette.
Janette, limon balım?
Jeanette. ¿ Limón, querida?
Janette.
- Jeanette.
Yanında duran kadın aranan kişi. Adı Janette Long.
La mujer que está junto a él es la persona desaparecida, Jeanette Long.
Delphine Downing'i kutuda bulduktan sonra Janette Long'u bulmak artık zor değildi.
Una vez que hallamos a Delphine Downing en el cobertizo... No fue difícil hallar a Jeanette Long
Janette Long'un cesedinin nerede olduğunu bile sormayacağım.
Ni siquiera preguntaré dónde está el cuerpo de Janette Long
Ama sadece Janette Long onları idama götürdü.
Pero, solo bastó con Jeanette Long para darles su merecido.
Şimdi yanımızda, garajını kazdıkları Janette Owens var. Onu dinliyoruz.
Jeanette Owens, a quien le excavaron el garaje, tiene una teoría.
Hani çek defterimde Dr. Janette yazan kayıtlar var ya?
Sabes de todas esas entradas en mi chequera que dicen Dr. Jeanette?
- Janette!
- ¡ Janette!
Janette, annenin eşcinselliğini tedavi etmeye çalıştığını söyledi. Evet.
Entonces, Janette me contó que tu madre quiere curarte de tu homosexualidad.
- Janette'i biliyorsunuz, değil mi?
¿ Sabes Janette...?
Janette, sorun nedir?
¿ Janette, qué pasa?
Merhaba, Janette...
Hola, Janette...
Janette, yarım o.
Janette, es la mitad.
Bu komşum Souleymane. Şef Janette.
Este es mi vecino, Souleymane.
- Nasılsın, Şef?
- Chef Janette.
Janette, çok üzgünüm.
Janette, lo siento.
Misafirin değilim, Janette.
No soy una visita, Janette.
Eric, merhaba. Ben Janette.
David, hola.
Memnun oldum.
Eric, hola. Soy Janette.
Bir gün New York'a yolun düşerse lütfen, bu iyiliğinin karşılığını ödemek isterim.
Janette, si alguna vez vas a Nueva York por favor, me encantaría devolverte el favor. Será un placer cocinar para ti.
İşte Janette.
Jeanette, ahí estas.
İyi günler, Janette.
Hola Jeannette.
Janette'e kaşar gözüyle bakıyorlar.
Ellos piensan que es una ramera.
- Evet.
- Janette.
Bugün Janette'le konuştuğunda ona dış görünüşün mahkeme için ne kadar önemli olduğunu söyle.
Jeanette Arlen tiene que retrasar la reunión hasta las 4 : 00.
- Jenette'e kalamayacağımızı söylemeye.
A decirle a Janette que no podemos quedarnos.
janet 266

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]