Onun hakkında ne biliyorsun traduction Espagnol
226 traduction parallèle
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué sabe de él? - ¿ Yo?
Onun hakkında ne biliyorsun?
... ¿ Tú sabes a qué se dedica?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Lo sabías?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué sabe de ella?
Onun hakkında ne biliyorsun? Gramofona plağı o yerleştirdi, değil mi?
- Fue él quien puso el disco.
Sen ve Bobby ile vakit geçirmesinden hoşlanmıyorum. Onun hakkında ne biliyorsun ki?
No me gusta cómo se ha pegado a ti y a Bobby. ¿ Qué sabes de él?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes de él? ¿ Quién es en realidad?
Onun hakkında ne biliyorsun sen?
¿ Qué sabes tú de él?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué datos? ¿ Qué sabe de ella?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
Vamos, no exageres ¿ Qué sabes de él?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué sabe de él?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué sabes de él?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes sobre ella?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes de él?
Bartons da İspanya'daydı. Onun hakkında ne biliyorsun?
Bartons también estaba en España. ¿ Qué sabe de él?
- Onun hakkında ne biliyorsun ki?
- Qué diablos sabes de él?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué más sabe acerca de él? - Nada.
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes de ella?
Paul, kırmızılı kadın, -... onun hakkında ne biliyorsun?
Paul, la mujer de rojo, ¿ qué sabes sobre ella?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué sabes de ella?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Y qué sabe de él?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabe de él?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Cuánto sabes de esto?
- Sen onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Tú qué sabes?
- Onun hakkında ne biliyorsun?
- Qué sabes tú de eso?
Onun hakkında ne biliyorsun ki?
¿ Qué sabes acerca de Ji-ho?
- Onun hakkında ne biliyorsun ki?
- ¿ Y tú qué sabes?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes tú de mi revocación?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabe de...?
- Hem sen onun hakkında ne biliyorsun ki zaten?
- ¿ Qué sabrás tú de ella?
Dedektif Albertson. Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes de la chica?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes acerca de él?
- Fakat onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ ; Qué sabe de él?
Onun hakkında ne biliyorsun ki?
¡ Pero qué sabes de ella?
Mark David Chapman, onun hakkında ne biliyorsun?
Mark David Chapman, ¿ qué opinas de él?
Onun hakkında ne biliyorsun ki Thomas?
Qué tu sabes de él, Thomas?
O bir ucube! Kullandığı teknik dışında onun hakkında ne biliyorsun?
Es un monstruo. ¿ Qué sabes de él?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Ahora que piensas?
Onun hakkında ne biliyorsun?
¿ Qué sabes tú sobre Cooper Nielson?
Onun hakkında ne biliyorsun?
- ¿ Qué sabe sobre él?
onun hakkında ne biliyorsun hayvandan başka?
¿ Cómo sabes que es un animal entonces?
Ne biliyorsun onun hakkında?
¿ Qué sabes de él?
Şimdi, onun hakkında gerçekten ne biliyorsun?
¿ Qué sabes de él?
- Yerli... - Onun hakkında ne biliyorsun?
Blue, el indio.
Ahçı onun hakkında ne dedi biliyorsun.
- ¿ Sabes qué dice el cocinero de él?
Hem sen onun, benim veya başka ne hakkında ne biliyorsun ki?
¿ Y qué sabes tú de él o de mí, o de cualquier cosa?
Yani, ne biliyorsun onun hakkında?
¿ sabes algo siquiera de él?
Onun hakkında başka ne biliyorsun?
¿ Qué más sabe de él?
Onun senin hakkında ne düşündüğünü biliyorsun öyle mi?
¿ Sabe que él piensa solamente en usted?
Sana gülümsemesinden başka ne biliyorsun onun hakkında?
¿ Qué sabes de él, fuera de que te sonríe?
Onun hakkında ne düşünürsen düşün Brad... o bir aptal değil biliyorsun.
Sin importar lo que puedas pensar de él, Brad, no es un tonto, sabes.
onun hakkında ne düşünüyorsun 36
onun hakkında 17
hakkında ne biliyorsun 18
ne biliyorsun 188
ne biliyorsunuz 27
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun için 179
onun yerine 89
onun hakkında 17
hakkında ne biliyorsun 18
ne biliyorsun 188
ne biliyorsunuz 27
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun için 179
onun yerine 89
onun da 23
onun adı 76
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun yüzünden 27
onun nesi var 154
onun için endişeleniyorum 35
onun adı neydi 18
onun gibi 58
onun adı 76
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun yüzünden 27
onun nesi var 154
onun için endişeleniyorum 35
onun adı neydi 18
onun gibi 58