Sen bir numarasın traduction Espagnol
170 traduction parallèle
Ama sen bir numarasın.
Pero tú, no sé. Parece que no ves las cosas.
Sen bir numarasın. Seni seçtim.
Te escojo a ti, número uno.
Sen bir numarasın.
Eres el número uno.
Sen bir numarasın.
Eres el mejor, Arthur.
Sen bir numarasın.
Es el número uno.
Sen bir numarasın.
El número uno.
Sen bir numarasın.
Eres estupenda.
"Watson, sen bir numarasın!"
Watson, tienes calidad.
- Sen bir numarasın. - Hayır, o sensin.
No, tú eres la mejor.
Sana ihtiyacım var, sen bir numarasın!
Te necesito.
- Sen bir numarasın.
- Eres el mas grande.
Sen bir numarasın!
¡ No te rindas! - ¡ Ay, mierda!
Sen bir numarasın!
Eres lo máximo.
Söylesene lavuk, "Sen bir numarasın" de!
¡ Dilo, hijo de perra! ¡ Tranquilízate!
Evet! Sen bir numarasın!
¡ Eres el número uno!
Sen bir numarasın " diye sen dedin ya Misato-san.
Tú misma dijiste : "Eres el número uno".
Sen bir numarasın.
Eres el primero.
sen bir numarasın... biliyor musun, Rahul?
¡ Es el número 1! ¿ Sabes, Rahul?
Yapma sen, sen bir numarasın.
Vamos, eres- - eres la número uno.
Harika! Sen bir numarasın.
Genial, eres el mejor.
- Doktor, sen bir numarasın.
¡ Doctor, es Ud. El mejor!
Sen bir numarasın.
Eres el mejor.
Sen bir numarasın.
- Sé que lo llevas dentro.
- Hayır, sen bir numarasın.
- Somos los mejores. - No, tú eres la mejor.
- Sen bir numarasın.
. Una obra maestra.
Sen bir numarasın, Tank.
No tienes igual, Tank.
Sen bir numarasın, oğlum! Haydi, Avery!
¡ Eres el número 1, tio!
Sen bir numarasın!
¡ El número 1!
Sen bir numarasın!
Eres un gran cantante!
Sen bir numarasın adamım.
Eres el mejor.
Çünkü sen bir numarasın, Raymond.
Porque eres el número uno, Raymond.
Sanıyor musun ki Ronald McDonald bodrum kata insin... Hey, "Bay Nugget", sen bir numarasın desin.
¿ Crees que Ronald McDonald va a bajar a ese sótano... y decir : "Sr. Croqueta, es lo máximo"?
Sen bir numarasın.
Eres mi héroe.
Sen bir numarasın. "
Eres el mejor.
Sen, işe koyul artık. Şu reçetenin numarasını al ve eczacıyı bir ziyaret et.
La receta, el farmacéutico.
Bir dolap çevirmek için üç kişi gerekir, sen de üç numarasın.
Necesitamos al número tres.
Sen bir dönüş yapacaksın ve beraber geçiş numarasını yapacağız.
Otto te recibirá cuando des el salto mortal...
- Sen bir numarasın.
Eres el número uno.
Sen... bir numarasın.
Es el número uno.
Diyelim ki sen bir erkeksin, ben de erkek numarası yapan bir kadınım.
Digamos que tú eres un hombre y yo una mujer que finge ser un hombre.
Sen üssün bir numarasıydın.
Fuiste el as de la base.
Söz mü? Sen hiçbir şeyin bir numarasısın, tatlım.
Tú no eres mi número uno en nada, linda.
Sen süper bir numarasın.
Eras muy bonita.
Steve Wozniak bir numaralı çalışan. Sen iki numarasın.
Steve Wozniak es el empleado número uno.
Sen dünyanın bir numarası mısın?
¿ Te crees la dueña del mundo?
Sen sahip olduğum tek köpeksin ama yine de bir numarasın.
Tu eres el unico que tuve, Pero aun así eres el número uno.
- Hayır sen bir numarasın. - Hayır sen bir numarasın.
- No, tú eres el mejor.
Sen bir numarasın!
¡ Eres el mejor!
İncil vaizi Billy Graham gibi bir tepki verdiğine göre, dondurma makinesini sen göndermemişsindir. Bana Clarissa teyzemin numarasını verebilir misin?
A juzgar por tu impresión de Billy Graham... adivino que no me enviaste una máquina de helados... así que, ¿ podrías darme el número de la Tía Clarissa?
Hiç boşluk yok çünkü sözleşmeyi sen hazırladın ve bir numarasın.
Y no hay escapatoria porque tú lo escribiste y nadie te gana.
Bu eski bir polis numarasıdır, belki de sen en yeni numaralarısın.
Es un viejo truco policíaco.
sen bir tanesin 30
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir pisliksin 43
sen bir dahisin 132
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir pisliksin 43
sen bir dahisin 132
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17