Çiçi traduction Espagnol
1,052 traduction parallèle
- Cosette mi? Cici çocuk. Niye olmasın?
Mi pequeña Cosette, tendrás que separarte de mamá.
Alayın yüzkarasısın! Cici bir kız, bir şey istemiyor...
Eres la vergüenza del regimiento, una chica guapa, sin problemas, que no ha tenido líos.
Mars gel gel oğlum! Hanimiş cici köpeğim!
Lárgate, ven aquí perrito.
Cici Tarzan.
Buen chico.
Cici kız olup da, burnunuzu benim işlerime sokmazsanız iyi edersiniz.
Y me gustaría pedirle que no meta su nariz en mis asuntos.
Bu cici hanımın aklında ne var?
¿ Y esta bellísima señora qué tendrá en la cabeza?
Cici kızlar gibi bir tane kondur.
Sé buena y planta uno aquí.
Başından beri benim cici çocuk olmadığımı biliyordun.
Siempre supiste que yo no era exactamente un modelo para nadie...
Bak ne diyeceğim Şerifin buraya gelmesi en fazla yarım saat sürer İyice süslen püslen, cici elbiseni giy sonra aşağı inip kahvaltını yap.
Déjame decirte una cosa. Ese alguacil estará aquí en menos de media hora. Así que vístete y arréglate... y baja a desayunar.
Ama dışın kirliyse için de cici olmaz sonra.
No se puede ser linda por dentro y sucia por fuera.
Canlı bir bebekle oynayan iki cici çocuk gibisiniz.
Sois un par de críos jugando con una muñeca de carne y hueso.
Senin gibi cici bir hanımefendiyi riske atmaktansa hayatımın baharında ölüp gitmeyi yeğlerim.
Prefiero correr ese riesgo en la flor de mi juventud a comprometer una joven tan bonita como usted.
O, en cici şey değil mi?
¿ No es él la cosa más linda?
Cici köpek. Cici köpek.
Buen perrito.
Cici köpek.
Buen perrito.
Kirletme cici donunu...
"'No ensucies tus bonitos pantaloncitos
Çok cici.
Es muy coquetona.
"Köylü." Al bakalım Cici Çocuk.
"Vagabundo." Ya está.
Cici çocuk olursan beyazlarla yemene izin veririm.
Sé bueno y, tal vez, mañana te deje comer con los blancos.
Stockholm'de çok cici, yaşlı, bekar bir halam var, o bana bakar.
Tengo una tía anciana en Estocolmo que me cuidará.
Cici kaz, güzel kaz!
¡ Ocas, ocas...!
Peki, senin gibi cici bir kız böyle bir yerde ne arıyor?
Vaya, ¿ qué hace una preciosidad como usted en un lugar como éste?
Cici bebek.
Abre los ojitos.
Cici arkadaşını da getirmeyi unutma.
Y asegúrate de traer a tu amiga,
Cici bir teriyerim var.
¡ Tigre!
Evet, Irene, bizi üzdü, cici kız.
Sí, Irene ha sido una decepción, la pobrecita.
Cici köpek.
Hola, perro.
Cici kız.
Buena chica.
- Cici kız!
- ¡ Buena chica!
Cici bir teriyerim var.
Tengo un terrier precioso.
- Cici cici mi yapacaksın?
- Un abrazo.
Genelde ince ve cici kızları severim.
En el fondo me gustan las chicas delgadas y frágiles.
Cici kız, otobüse geri dön.
Eso es, eres buena chica.
Umarım cici telefoncular gibi her şeyi yerine koyup, toplamışsınızdır.
Espero que lo hayáis limpiado todo, como unos buenos chicos.
Cici bir kızsın.
Buena niña.
- Uslu, cici bir çocuksun değil mi?
- ¿ Has sido bueno?
Hah cici kız!
¡ Brava, mi muchacha!
Helene çok cici bir kızdır ona asla kazık atmak istemem.
Hélène es una buena chica y no quiero decepcionarla.
Cici köpek.
Perro bueno.
Size masaj yapan o cici Japon kızla konuştum.
Acabo de hablar con esa simpática joven japonesa que le hace los masajes.
Cici köpek, Spot.
Buen perro, Spot. Bien.
Bereket versin ki, cici bir ev hanımı buldun.
Suertudo, encontró un pequeño sirviente.
Tamam, cici bir köpeksin. Hiçbir şey yapmadım.
Tranquilo, eres un perro muy majo.
"Bu cici çocugu rahatsiz eden ne?"
- ¿ Qué mosca le ha picado a nuestro amigo?
İşte burada. Cici ceketim burada. Sana şimdi adresimi göstereceğim.
Ahí está, mi chaquetita, cuelga.
Bence bir sakıncası yok Hemşire Ratched, ben cici bir köpek yavrusu kadar usluyum.
Está bien, enfermera Ratched. Soy manso como un cachorro.
- Sen çok cici bir kızsın.
- Eres una niña bonita.
Cici maymun.
Mono amable.
Cici maymun, sevgili maymun.
Mono amable, mono amoroso.
Cici kÖpek.
Lindo perrito.
- Cici bir kız mısın, yoksa seks objesi mi?
- ¿ Eres una buena chica o una puta?