English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ Ö ] / Örümcekler

Örümcekler traduction Espagnol

402 traduction parallèle
"Örümcekler...!"
¡ Arañas...!
Şimdi de örümcekler değil mi?
¿ Ahora comes arañas?
Şişman örümcekler bulduğumda değil.
No, si puedo comer arañas gorditas.
Örümcekler maalesef kira ödemiyorlar.
A ellas no puedo cobrarles alquiler.
Sıcak ortamlarda yaşayabiliyorum, yeni doğan örümcekler gibi.
Sobrevivo gracias al calor, como una araña recién nacida.
Küçük örümcekler ağlarını örüyor.
Las pequeñas arañas tejen su red.
Örümcekler ve karaciğerini yiyen yaratıklar var.
Hay arañas. Y unos bichos que se te comen el hígado por dentro.
Çok korktu, orada örümcekler vardı.
Se asustó. Había arañas.
Burada canlı örümcekler var.
Hay arañas de verdad aquí arriba.
Örümcekler için de fena sayılmaz.
Y para las arañas.
Sizi nadir örümcekler üzerine yaşayan en büyük otorite olarak refere eden Regents hayvanat bahçesi yöneticilerini tanıyorum.
Los directores del Zoo de Londres lo consideran una eminencia en el estudio de las arañas raras.
Örümcekler mi?
¿ Las arañas?
Yamyam örümcekler sessizce emekliyorlar cadılar ve hortlaklar çılgınca eğleniyorlar.
Arañas caníbales se deslizan y arrastran Chicos y resucitados hacen una fiesta juntos.
Yamyam örümcekler yer.
¿ Y las arañas caníbales?
Örümcekler böcekleri sever.
A las arañas les gustan los insectos.
Baba örümcekler ve kardeş örümcekler.
Padres y hermanos araña.
Anne örümcekler de yapışkan ağlar örebiliyorlar.
Las madres araña tejen redes muy pegajosas también.
- Yine örümcekler mi?
- ¿ Arañas otra vez?
Yılanlar ve kertenkeleler.. solucanlar, örümcekler ve her geçen böceği!
sin preocuparnos, a serpientes y lagartos, gusanos, arañas y todo insecto que quedara.
Örümcekler, yılanlar ve kertenkele kafası.
Arañas, serpientes y cabeza de lagarto.
Ne vardı? Kibrit kutularında örümcekler.
Y llevaban arañas en cajas de cerillas.
"Gecenin içindeki Örümcekler" gibi.
Tampoco "Arañas de la Noche".
Benim için doğa, örümcekler ve böcekler, ve sonra küçük balıkları yiyen küçük balıklar ve bitki yiyen bitkiler ve hayvan yiyen hayvanlar.
Para mí, la naturaleza es... No sé, arañas y bichos, y peces grandes comiéndose a los chicos. Plantas que comen plantas y animales que comen...
Gece ağaçlarda uyumak zorundaydık. Isırılmamak için... Yılanlar veya örümcekler tarafından.
Por la noche dormimos en los árboles para no ser... devorados por serpientes o Arañas.
Üç gruba ait örümcekler yiyecek aramada çeşitli güce sahiptir.
Los arácnidos de los tres grupos poseen diversas habilidades que les ayudan a alimentarse.
Bazı örümcekler ortama uyum sağlamak için renk değiştirir.
Ciertas arañas cambian de color para confundirse con su entorno.
Örümcekler ortama uyum sağlamak için renklerini değiştirebiliyorlar.
¿ Sabes que las arañas pueden cambiar de color... -... para confundirse con su entorno? - ¿ De veras?
Orada bulabileceğimiz tek şey beyaz örümcekler!
Dudo que encontraría allí, lo qué buscamos.
Neden dev örümcekler yada pembe filler olamaz ki?
¿ Por qué soñaré con arañas gigantes y elefantes rosas?
Örümcekler.
Arañas.
Çünkü içeride büyük örümcekler olabilir.
¡ Porque podría estar infestado de bichos raros!
Bahse girerim, orada örümcekler vardır.
Seguro que hay arañas.
Örümcekler orada cirit atıyor!
¡ Está lleno de arañas!
Örümcekler, görünüşlerinden dolayı... - ki aslında çok yararlı hayvanlardır -... pek çok insanda fobiye neden olurlar.
Arañas, debido a su apariencia Y aunque son animales muy útiles Son causa de múltiples fobias dentro del género humano...
Örümcekler beni korkutmaz.
Las arañas no me asustan.
Örümcekler!
¡ Arañas!
Altı saat boyunca en korkunç yılanlar ve örümcekler.
6 horas andando entre serpientes y arañas.
Böcekler ve örümcekler, ve yenilerini tanımlama.
Insectos y arañas, e identificar nuevas especies.
Bu civarda çok tehlikeli olabilecek örümcekler olabilir.
Puede que haya por aquí arañas muy, muy grandes.
Doktor Jennings, şunu söylemek istiyorum. Ne zaman küçük bir kasabada sağlık endişesi ortaya çıksa, bazı açıklanamayan salgınlar görülse örümcekler ilk suçlananlar olur.
Dr. Jennings, permitame decirle que de vez en cuando que de vez en cuando surge una alarma médica en un pueblo, alguna epidemia inexplicable, y es muy cómodo culpar de ella a las arañas.
Belki de insanlar örümcekler olmasa bu gezegende yaşayamayacaktı.
Tal vez el planeta fuera inhabitable sin las arañas.
Örümcekler yamyamdır. Diğerlerinin yavrularına yaklaşmasını istemez.
Las arañas son canibales así que la reina no querra que se acerque ninguna.
Örümcekler bu açıdan bize benzer.
Y en ese aspecto las arañas son como usted como yo.
Anne, örümcekler!
Mamá, ¡ arañas!
Göğsünde iri örümcekler uyuyordu.
Enormes arañas dormían en su pecho.
Orta boy, örümcekler korkusu?
¿ Altura media, temor a las arañas?
Örümcekler sinekleri yer.
Las arañas comen moscas.
- Evet, örümcekler onları yer.
- Sí, las arañas se las comen.
Dur, ne? Hayır, hayır örümcekler olmaz. Çekin oları üstümden.
Para, odio las arañas, quiténmelas.
Odadaki örümcekler tüm hikayeyi kasete aldı.
Los micrófonos en la habitación grabaron todo en esta cinta.
Örümcekler.
A los arácnidos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]