Öğreneceğim traduction Espagnol
1,870 traduction parallèle
Sen burada yokken nasıl öğreneceğim?
¿ Cómo voy a aprender si tú no estás aquí?
Çok geçmeden öğreneceğim gibi, o çok iyi bir arkadaştı.
Pronto descubriría que no era un deseo único.
Babanın nasıl bir doktor olduğunu bilen insanları bulacağım ve onların mezun olmadan önce günlerini nasıl geçirdiklerini öğreneceğim tek yer burasıydı.
Aquí encontraría a las únicas personas que sabían cómo era él como médico unos días antes que se graduaran... y se esparcieran por los vientos.
Daha sonra bir psikiyatriste gidip öğreneceğim.
Entonces fui llevado a un examen psiquiátrico con un psiquiatra.
'Piyano çalmayı öğreneceğim.
Voy a aprender a tocar el piano
Daha öğreneceğim çok şey var.
Aún lo tengo.
Jenny'm hakkında her şeyi öğreneceğim bir akşam yemeğini kimse benden daha çok isteyemez.
No se me ocurre nada que prefiera más que pasar una noche aprendiendo todo sobre mi Jenny.
İyiye gidip gitmediğimi öğreneceğim.
Eso me dirá si soy mejor o no.
Öyle ya da böyle, ne olduğunu öğreneceğim.
Y de una forma o de otra, voy a averiguar que es.
Her bir kelimesini öğreneceğim.
Me lo aprenderé entero.
Senden çok şey öğreneceğim. Tam bir asker gibisin.
Puedo aprender tanto de ti, ¡ eres todo un soldado!
Öğreneceğim çok şey var daha!
¡ Aún tengo mucho que aprender!
- Ben öğreneceğim.
Pero voy a averiguarlo.
Öğreneceğim.
- Lo haré.
Sadece katilimizin boyunu öğreneceğim için merak içindeyim.
Solo estoy preocupado por saber la altura de nuestro asesino.
Bunun nasıl çalındığını öğreneceğim.
Voy a aprender a tocarla.
Bilmiyorum fakat bir şekilde öğreneceğim.
No lo sé, pero debo saberla de todas maneras.
Ben polis değilim Leo, ama buradan ayrılmadan önce gerçeği öğreneceğim.
Y yo no soy la policía, Leo, pero me vas a decir la verdad antes de que me vaya.
Öğreneceğim.
- No sé. Lo averiguaré.
Kullanım kılavuzu yok ki bunun! Ama yakında öğreneceğim.
No vino con instrucciones, pero ya lo voy a resolver.
Öğreneceğim.
Lo haré.
Bir an önce cevabı öğreneceğim.
En cuanto pueda, te daré una respuesta.
Zadofian bulup, gerçeği öğreneceğim.
Voy a encontrar a Zadofian y también voy a averiguar la verdad.
Muhtemelen bu gece öğreneceğim.
Probablemente lo averigüe esta noche.
Ama öğreneceğim. Söz veriyorum.
Pero lo descubriré, lo prometo.
Kim olduğunu öğreneceğim ve pişman edeceğim.
Descubriré quién fue y se arrepentirá.
İçinin rengini bilmiyorum ama öğreneceğim.
No sabemos el color del interior, pero lo descubriré.
Peki, benim için bahar tatili ve ben nasıl sörf yapıldığını öğreneceğim ve kumlarda oynayıp gevşeyeceğim, ve sen köpek ölüsü gibi amaçsızca dolanabilirsin.
Pues para mí sí, y voy a aprender a hacer surf... jugaré en la arena y me relajaré. Y tú puedes pasearte como un alma en pena.
Nasıl sörf yapılacağını öğreneceğim.
- Yo voy a aprender a hacer surf.
Karısının ve kendisinin nerelere gittiğini, ne zaman yemek yediğini alışveriş yaptığını ve egzersiz yaptığını da öğreneceğim.
Averiguo donde él y su esposa van y cuándo... van a comer, al gimnasio o de compras.
Sana bir şey söyleyeyim mi, o pisliğin kim olduğunu öğreneceğim.
Te diré una cosa. Voy a descubrir quién es este estúpido.
Eninde sonunda öğreneceğim.
Voy a averiguarlo.
Öğreneceğim.
Bueno, voy a averiguarlo.
Kardeşime ne yaptığınızı öğreneceğim ve cezasını çekeceksiniz.
Voy a averiguar lo que le hiciste a mi hermana, y pagaréis.
Tamam, ben ameliyathaneye gidip son durumunu öğreneceğim. Tamam mı?
Iré al quirófano y te diré cómo va, ¿ de acuerdo?
Evet, öğreneceğim.
Sí, lo haré.Así que ¿ Es un músico?
O pisliğin kim olduğunu öğreneceğim.
Voy a averiguar quién es.
Tamam. Yani bana güvenmesini sağlayıp sırrını mı öğreneceğim?
De acuerdo, ¿ entonces salgo y hago que confíe en mí para descubrir su secreto?
Ne olduğunu öğreneceğim Odd Bob.
Voy a averiguar lo que eres
Kalacağım ve bilmediklerimin hepsini öğreneceğim. Bunun için ölecek olsam bile!
Me quedaré y me enteraré de todo, aunque me mates por eso.
Kesinlikle artık öğreneceğim, babamı kim öldürdü, ablamın katili kim. Ve sonra ona katlanmak zorunda kaldığım bütün acıları ödeteceğim.
Definitivamente encontraré a la persona... que asesinó a mi padre, y mató a mi hermana... y le regresaré todo el dolor que he tenido que soportar.
Babamı kimin öldürdüğünü, kesinlikle öğreneceğim.
Definitivamente averiguaré... quién mató a mi padre.
Uçak kullanmayı öğreneceğim.
Aprenderé a pilotear aviones.
Gerçeği öğreneceğim.
Te voy a sacar la verdad.
Onu içeriye götürüp paranın yerini öğreneceğim, tamam mı?
Voy a llevar su trasero hasta allá y averiguaré dónde está, ¿ bien?
Burada neler olduğunu öğreneceğim ve arkanı kollayacağım.
Voy a ver qué pasa y te cubriré la retaguardia.
Bay Murdoch, söz veriyorum ögrenecegim.
Le aseguro, Sr. Murdoch, que lo averiguaré.
Ve nedenini ögrenecegim.
Y trato de averiguar por qué.
- Gidip öğreneceğim.
- Voy a averiguarlo.
Senin hayatin hakkinda küçücük bir detay ögrenecegim diye yaptigin su strese bak.
Mira cómo te preocupas, el sólo pensamiento que yo pueda conocer un mínimo detalle de tu vida. ¿ Entonces?
gidip isin asligini ögrenecegim.
ire a averiguar.
öğrenci 51
öğrendim 28
öğrenecek 20
öğren 61
öğreneceksin 43
öğreneceğiz 28
öğreneceksiniz 19
öğrenciler 57
öğrenmelisin 17
öğrenebilirim 18
öğrendim 28
öğrenecek 20
öğren 61
öğreneceksin 43
öğreneceğiz 28
öğreneceksiniz 19
öğrenciler 57
öğrenmelisin 17
öğrenebilirim 18