Anladınmı traduction Français
90 traduction parallèle
Anladınmı?
Tu entends?
onunla konuşmam lazım, anladınmı?
Viens ici. Je dois lui parler.
Anladınmı?
Tu as compris?
- Ne demek istediğimi anladınmı?
- Il débloque.
- Anladınmı.? - - Şimdi, bu mahkum sizin. -
Comprenez bien que c'est votre prisonnier à présent.
Bir daha bana böyle seslenirsen yemin ederim seni öldürürüm kaltak, anladınmı?
Ne me parle pas comme ça! Plus jamais!
Bu konuları Konuşmak için biraz daha büyümelisin. Anladınmı.
Et n'oublie pas qu'en présence des personnes agées on parle peu.
Anladınmı?
Tu comprends?
Çatalı alırsın ve sağ tarafa koyarsın. Bıçağı ise sol tarafa anladınmı?
Mets la fourchette à droite le couteau va à gauche.
Şimdi 2'yi dinle.Anladınmı?
Trouve le deux. Compris?
Bu yüzdende oldukça fazla olduğunu şünüyorum anladınmı?
Des femmes différentes- - Alors, je crois que je fais un beau score, pas vrai?
Olay bu anladınmı? Onların gömülmüş olması gerekiyor.
Des crânes qui ont déjà été enterrés.
Ne demek isteğimi anladınmı, sevimli şey?
Tu vois ce que je veux dire, beauté?
Gitmesine izin yok. Beni anladınmı?
Il n'a pas le droit de sortir.
- Anladınmı?
- Compris?
- Anladınmı?
- Alors?
sen bak çirkine ve şimdi, daha çirkinsin, anladınmı?
Tu es de plus en plus moche.
Anladınmı?
Tu vois?
- Benim ne ima ettiğimi anladınmı?
- Vous voyez?
Senin lanet örme işlerini istemiyoruz, anladınmı?
On a pas besoin de ton putain de tricot, ok?
Ya da balıklarla uykuya dalarsın.Anladınmı?
Sinon tu iras dormir avec les poissons. Tu comprends?
Anladınmı!
C'est bon!
Yani- - bilemezdin. Anladınmı?
Je veux dire, tu ne le saurais pas.
Anladınmı?
Tu comprends.
Anladınmı, Charlie tatbikatların Nash'in asıl hedefi olmadığını düşünmüştü.
Tu vois, Charlie pensait que les exercices n'étaient pas la cible principale de Nash.
- Hepsini de anladınmı?
Tu as pigé?
Ne demek istediğimi anladınmı?
- Tu vois ce que je veux dire?
Anladınmı?
Tu me reçois?
- Hepsini de anladınmı?
Tu te rappelleras?
Ama hikâyen doğru olmalı, anladınmı?
Mais votre histoire a intérêt à être vraie, compris?
Bak, onu burda vuramazsın. Anladınmı?
Tu ne peux pas tuer ce salaud ici.
Ve, bu onlarda işe yarıyor, yani... bilmem birşey anladınmı..
On dirait que ça marche bien pour elles... Donc... Un petit conseil comme ça.
Ortadoğuluların başına nasıl çuval geçirdiğimizi, taşaklarını bir kaç saat içinde nasıl kızartığımızı anladınmı...
On les attachait au capot du char, pour leur cuire les couilles pendant quelques heures.
Anladığım kadarıyla bir yardım çağrısı sinyali alınmış.
Nous avons intercepté un signal de détresse, n'est-ce pas?
Anladığıma göre, Buckley senin şamar oğlanınmış.
Il paraît que Buckley est... votre souffre-douleur.
Anladığıma göre size orospu dememe alınmışsınız.
Vous avez pris ombrage... d'avoir été appelées putes.
Anladınmı, şişko?
Tu piges?
Anladınmı?
....
Anladı nmı?
Compris?
Beni iyice anladınmı?
Tu comprends ce que je veux dire?
Yanına taşınmış ve anladığım kadarıyla onunla evlenmek için can atıyor.
Elle vit avec lui et j'ai l'impression qu'il meurt d'envie de l'épouser.
O zaman anladım, neden Jersey'e geri taşınmıyoruz?
Je me suis dit, pourquoi pas revenir?
Güzel bir şeyin faydasız yanı yoktur, ve süprüntü yanı da. Anladınmı?
Tu comprends?
Anladığım kadarıyla, önce rızası dışında kızı akıl hastanesinden kaçırdın, sonra da, tanınmış bir uyuşturucu tacirinin evine götürdün.
Tu l'as fait sortir de l'hôpital psychiatrique contre sa volonté, voilà ce que je comprends, et puis tu l'as emmenée chez un dealer notoire.
Ne demek istediğini anladım Jackie ve merak etme, eğer bu işini kurtaracaksa, senin erkek arkadaşınmış gibi davranırım.
Ah, je te vois venir Jackie et ne t'inquiète pas. Pour sauver ton boulot, je ferai semblant d'être ton copain.
Anladığım kadarıyla, keman emanet kasasından çalınmış, öyle mi?
J'ai entendu que le violon a été volé du coffre des dépôts?
Anladınmı.
Regarde.
- Anladınmı?
Tu vois?
Anladığıma göre Bay Devalos, sinir bozukluğu öncesinde Colleen son derece mutlu ve sağIıklı bir kadınmış.
D'après ce que j'ai compris Mr. Devalos, avant sa folie
Kayıtlardan anladığım kadarıyla güvenlik görevlisi olarak işe alınmış.
D'après son casier, ça serait plutôt un vigile.
Eşya odasından hangi uyuşturucu alınmış olursa olsun elinde makbuzu hazır olacak, anladın mı?
Quelle que soit la drogue qui a été prise du dépôt des preuves... il faut un récépissé, tu comprends?
anladım 3457
anladim 18
anladın mı 3957
anladin mi 16
anladın 107
anladın mı beni 67
anladın mı şimdi 18
anladınız mı 673
anladım efendim 33
anladınız 18
anladim 18
anladın mı 3957
anladin mi 16
anladın 107
anladın mı beni 67
anladın mı şimdi 18
anladınız mı 673
anladım efendim 33
anladınız 18